Bir gün gezinti esnasında bir pencereden içeriyi gördü. İçeride içki içen ve sarhoş gibi görünen bir genç vardı. Hazreti Ömer'in celali hepinizin malumu! Kapıyı yıkıp içeri girdi, genci yakasından kavrayıp şöyle söyledi; "Demek benim gözetimim altında iken içiyorsun!?" Genç ise, "Ben bir haram işledim, sen ise üç." diye
“Cezbe-dârân-ı cünûn-ı aşka karşı berk urur
Mâh-ı enver vech-i Leylâ’dır şeb-i mehtâbda”
~~~•
“Kendinden geçen çılgınlar aşka ateş püskürür
Parlak ay Leyla’nın yüzüdür mehtaplı gecede”
Kendine saygı, farklı boyutları ve toplumsal alanla bağla-
rı nedeniyle kırılgan, değişken olabilir, duruma uyabilir...
hatta şekillendirilebilir. Bu kısmi geçicilik yine de onun gü-
cünü oluşturur: Kendine saygı esnektir. Zarar verici olaylar
karşısında ya da usta bir manipülatör sayesinde sakatlanabi-
lir ya da harap edilebilir olsa da, olumlu bir etkiyle güçlen-
dirilebilir, onarılabilir. Sapkın manipülatörlerin kurbanları-
nın zihinlerinde bu umut mesajının olması önemlidir. Tera-
pist zarar görmüş olan kişiye bastırılmış olan şeyi kendi için-
de aramasında yardım edecektir: O şey tamamen yok olma-
mıştır, çünkü sapkın manipülatör “yok etse” bile, en mah-
rem katmanlara erişemez... terapist ise erişebilir.