Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Maraş Katliamı
Bu katliamın aktörleri de, mahkeme kararlarıyla da kesinleşeceği gibi, yerel gericiliği harekete geçiren ülkücülerdi.
(1952'de, Seferberlik Tetkik Kurulu Başkanlığı kuruldu. Bu, "çatı isim" olarak kalmakla birlikte, kısa bir zaman sonra Özel Harp Dairesi adını aldı. ABD, soğuk savaş yıllarında NATO ülkelerinde, özellikle SSCB'ye karşı gizli bir eylem örgütü olarak Gladyo yapılanmalarını örgütledi. Bu bağlamda ÔHD, Türkiye'nin Gladyosu olarak kabul edildi. ÔHD'nin bilinen en önemli eylemleri arasında şunlar yer alıyor: Kıbrıs'ta EOKA'ya karşı Türk Mukavemet Teşkilatı'nın kuruluşu; azınlıklara karşı büyük linç hareketi "6-7 Eylül olayları", "Kanlı 1 Mayıs1977" ve " Maraş katliamı".)
Sayfa 153Kitabı okudu
Reklam
Ne kadar üzücü,ne kadar korkunç ve ne kadar cahillik!
CHP Kahramanmaraş İl Başkanı Mehmet Parlakyiğit'in basın açıklaması durumun vahametini gözler önüne seriyordu. Kahramanmaraş'taki katliamı tarif etmek için kelime bulamıyorum. Buna vahşet demek hafif olur. Sokaklardan, evlerden üç yaşındaki çocukların 60 yaşındaki ihtiyarların parçalanmış cesetlerı taşınıyor. İki gün süren saldırılarda 150 kişinin hayatını kaybettiğini tahmin ediyorum. Olaylar, saldırılar, cinayetler vatandaşların kalbinde derın yaralar açmıştır. Unutmak istesek dahi bu vahşetin unutulması mümkün değildir. Olayların başlangıcında konulan sokağa çıkma yasağına yalnız ve yalnız mağdur vatandaşlar uymuş ve hâlâ uymaktadır. Ne var ki, mağdur yurttaşların evlerinde mahsur kalmaları ve saldırıya hedef olmaları bıçımine dönüşmüştür bu yasak. Maraş Doğum Hastanesi var oraya da gittim. Bir kadını öldurmüşler, tel ile direğe bağlamışlar, rahminden çıkardıkları bebeği göğsüne çivilemişlerdi, kadının her yeri kanlar içindeydi..." Açıklamalar insanın tüylerini diken diken eden cinstendi. Olaylar sona ermiş ancak insanlık hafızasında unutulmayacak çok derin bir iz bırakmıştı.
Sözde ermeni Soykırımı
Kuşku duyulmaması gerekirdi ki, Ermeni katliamı hakkındaki açıklamalar, gerçeğe uygun değildi. Tam tersine, güney bölgelerinde yabancı kuvvetleri tarafından silahlandırılan Ermeniler, korunmalarından cesaret alarak bulundukları yerlerdeki Müslümanlara saldırmaktaydılar. Öç alma düşüncesiyle her tarafta acımasız bir şekilde adam öldürme ve yok etme politikası gütmekteydiler. Maraş'taki acı olay, bu yüzden çıkmıştı. Yabancı kuvvetleriyle birleşen Ermeni ler, top ve mitralyözlerle Maraş gibi eski bir Müslüman beldesini yerle bir etmişlerdi . Binlerce çaresiz ve suçsuz anne ve çocukları, işkenceyle öldürmüşlerdi. Tarihte bir örneği görülmemiş olan bu vahşeti gerçekleştirenler Ermenilerdi. Müslümanlar ancak namus ve hayatlarını korumak kaygısıyla direnmiş ve savunmaya geçmişlerdi.
Sayfa 258 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 35. Basım, Aralık 2021, İstanbulKitabı okudu
Reis dedikleri çatlı haydutu ve yediği naneler ..(16 Mart Katliamı)
Katliamın gerisindeki isim Abdullah Çatlı'ydı. Çatlı, saldırıda kullanılan NATO yapımı TNT kalıplarını İstanbul 3, Kolordu Komutanlığı'nda görev yapan Yüzbaşı Mehmet Ali Çeviker' den temin etmişti. Aynı Çeviker, Maraş katliamının hemen öncesinde, Maraş yolunda aynı seriden patlayıcı maddeler ve silahlarla yakalanacaktı.
Sayfa 301 - Yordam Kitap 2. Baskı 2019Kitabı okudu
Yıl 1920 Maraş Katliami!:(
Bütün sokaklar çıkmaz sokaktı ve yollar, sahibi belli olmayan ölülerle mahzundu. Sütü kesilmiş göğüslerine ölü bebeğinin başını gömmüş, mâni söyleyen, aklı başından çıkıp gitmiş genç kadınlar, her tarafından duman çıkan ve kuruyan nehir yataklarına benzeyen şehri terk etmeye hazırlandılar.
Sayfa 166 - Türk Edebiyatı Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Her toplum,topluluk kendi tarihini nesnel olarak sorgulamalıdır!!!
1978 sonu Maraş'a gelene kadar yol güzergahında bir dizi Katliamlar dizisi var. Bu katliamlara nesnel bir gözle baktığımızda herkesin elinin birbirinin kanında olduğu görülmektedir. Kürt'ün, Türk'ten, Türk'ün Kürt'den, Sünni'nin de Alevi'den, hemen hepsinin birbirlerinin elinin kanında olduğu görülmektedir.
Sayfa 312Kitabı okudu
Bu bölgedeki Kürtlerin tamamı Alevidir!!!
Kilikya'nın Ermeni halkı korkunç bir badireyle karşı karşıya. Türk ve Kürtlerden oluşan Mustafa Kemal'e bağlı yaklaşık 50.000 kişilik güç, Kilikya'nın dağlık bölgesinin korunmazlığından yararlanarak Zeytun (günümüz Süleymanlı, ç.n), Fındıcak (Fındıkçık), Furnus ve civarında yaşayan Ermenileri katletti.
Sayfa 306Kitabı okudu
Çok doğru bir tespit.
Maraş Katliamı işte o sırlardan birisidir ve bu Katliamı çözmek istiyorsak sadece Türkeş'i onun aşikâr fiillerini değil Ecevit gibi Cumhuriyet seçkinlerinin saklı hallerini de anlamak zorundayız. Eğer bu ülkeyi, bu devleti bugüne kadar getiren politik süreçleri anlamak istiyorsak onu, Ecevit'i, onları, Cumhuriyet seçkinlerini saklandıkları yerden, kutsandıkları ahlaki söylemden çekip çıkarıp gerçek siyasal yerlerine iade etmekten başka çaremiz yoktur.
Sayfa 253Kitabı okudu
Maraş Katliamı ve sonrasını, aynı zamanda Türkiye 'de devlet alanında "devrimci öğretmen ", "devrimci polis", ve "devrimci yargıç" gibi yeni yeşeren bir sol kültürün tasfiyesi ve "devlet kültürü" nün sağ şiddet faillerince işgali süreci olarak da görebiliriz. Bu süreç devlet içindeki "sol kültürü" neredeyse tamamen tasfiye ederken, aynı zamanda sol "kılıç artıkları "nın ise giderek muhafazakarlaşmasıyla sonuçlanmıştır.
Sayfa 246Kitabı okudu
Reklam
Maraş ve Srebrenitza Katliamları
Kişilerle olan güven ilişkimizi kitlelerin hararet ve eylemleri için de geçerli sayabilir miyiz? Her iki olay da kitlenin kendini oluşturanların iradesinden daha başka bir "güç" olduğu gerçeğini ortaya koyuyor.
Sayfa 232Kitabı okudu
Galeyana gelmeye hazırlamak için bir "milleti" derin kuyularda aç bırakarak, din ve milliyetçilikle beslemek gerekir.
Sayfa 203Kitabı okudu
Halkçı olduğunu iddia eden bir başbakan Ecevit!!!
Ve her şey bittikten sonra sokakta askeri cemseler gezmeye başladı. Bütün bu yaşananların olduğu vakit, dünyanın keşfedilmemiş bir vahşi ormanında değildik. Ülkede bir hükümet vardı, kendine "halkçıyım" diyen bir başbakan vardı, TBMM isimli bir meclis, her türlü polis gücü ve istihbarat teşkilatı ve de NATO'nun ikinci büyük ordusu vardı ki daha dört sene önce Kıbrıs'a çıkarma bile yapmıştı.
Sayfa 179Kitabı okudu
Maraşta dengeler değişince...
Kahve taranması, bombalama ve öğretmenlerin öldürülmesi gibi eylemler sol muhalefetin sağın yoksul tabanı ile bağlarını koparmaya dönük idi. O nedenle "din elden gidiyor " yalanlarını çok kullandılar...
Sayfa 119Kitabı okudu
Kesinlikle.
Maraş Katliamı devletin resmi ve gayri resmi düzeyde yeniden örgütlenmesini, Katliam faillerinin devlete taşınırken Katliam mağdurlarının toplumsal ve siyasal merkezden tamamen uzaklaştırılmasını da beraberinde getirmiştir.
110 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.