Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Teknoloji, ekonomik sistem ve brokrasinin ortaya çıkması, insan tipini belirleyici oldu. İnsan eğer özgürce gelişirse, insanların sayısınca, insan tiplerinin ortaya çıkacağından kuşku yok. Yani her insan sadece kendisine benzeyecek. Ancakteknoloji, brokrasi ve ekonomik sistem (üretim, tüketim ve masraf) tek tip insan talep etmektedir. Üretim mamulleri standartlaştığı gibi, teknoloji ürünleri brokrasi ve yeni ekonomik sistem de standart hale gelmelidir. Bir bahçivanm tabiî yapılarına müdahale etmesi, güllerin sağını solunu budayıp, onları standart hale getirmesi gibi. Makine ürünü haline dönüşen insan da, standartlaşacak şekilde gelişme gösterir. Böylece insanlar arasındaki çeşitlilik de giderek yok olur. Standart bir veya bir kaç tipin oluşması makinenin işine yaramaktadır. Standart hale gelen insan, yetenek ve kabiliyetlerini yitirecektir. Bugün öğretmen ve öğrenci standart hale gelmiştir.
Öyle ya, insan eti ölünce para bile etmiyor. Hatta cesedi bir an önce gözden uzaklaştırılmak için masraf ediliyor;kimsesi yoksa belediye devreye giriyor.
Reklam
Şimdilik biraz param daha var. Masraf etmemek için sokağa çıkmıyorum.
Sayfa 120Kitabı okudu
Ebe kadın onun vurdumduymaz, yakışıklı yüzüne bakarken bir şeyler söyleyecek diye bekliyor. Ancak berikinden çıt çıkmıyor gene, oturduğu yerde hep düşünüyor. Daha fazla dayanamayan ebe, konuşmaya kendisi başlıyor, aslında doğum sonrasında söylenen şu sözleri söylüyor: “Çok şükür, bir çocuk daha geldi dünyaya!” “Evet, hoş bir şey. Ancak işe başka bir açıdan bakacak olursak, yeni bir çocuğun dünyaya gelmesi, yeni bir masraf kapısı demektir. Öyle ya, yeni doğan çocuklar karnı tok ve giyinmiş olarak gelmiyor dünyaya...” Doğum yapan kadının yüzünde başkalarından izin almadan, heves uğruna canlı bir varlık dünyaya getirmişcesine bir suçluluk duygusu beliriyor... Kiryakov içini çekerek ayağa kalkıyor, ağır ağır odadan uzaklaşıyor. Ebe, adamın hanımına, “Ne biçim bir adam bu?” diye soruyor. “Ne yüzü gülüyor, ne bir şey... Çok da sert.” Beriki kocasının hep böyle olduğunu söylüyor. Çok dürüstmüş, herkesin hakkını gözetirmiş, sağduyuluymuş,
Ağaç dediğin bakım ister, masraf ister... Kıymetini bilmeyene nimetini verir mi? Muhacirler iki sene üst üste mahsul alamayınca ya kestiler, ya sattılar... Cahillikle fakirlik bir olmuş, Sultan Süleyman'ın mülkü dağılmış.
Reklam
''(Kimi) Erkeğe göre becerikli kadın para harcamadan daha güzel olabilen kadındır. O zaman erkek kendi karısına masraf etmek yerine başkasının masraf ettiği kadına bakmayı, uzana, biliyorsa tutmayı tercih ediyor. ''
Ağaç dediğin bakım ister, masraf ister... Kıymetini bilmeyene nimetini verir mi? Muhacirler iki sene üst üste mahsul alamayınca ya kestiler, ya sattılar... Cahillikle fakirlik bir olmuş, Sultan Süleyman'ın mülkü dağılmış...
Sayfa 113 - Ezr Yayıncılık
Tolstoyca tespitler :)
Köylü ve işçi için beslemek zor da olsa çocuk gereklidir, bu yüzden de karı koca ilişkilerinin haklı bir gerekçesi vardır. Çocuk sahibi bizim gibi insanlara ise daha fazla çocuk gerekmez, onlar fazladan kaygı, masraf, yeni mirasçılar demektir, yani yüktür. Bizim için bu domuz benzeri yaşamın haklı bir gerekçesi de yok demektir. Ya yapay yollara başvurarak çocuk sahibi olmaktan kaçınırız, ya da çocuklara dikkatsizlik sonucu başımıza gelmiş bir talihsizlik olarak bakarız ki bu çok daha iğrençtir. Mazareti de yoktur. Ama ahlak açısından o kadar düşmüşüzdür ki, bir mazeret bulma gereği bile duymayız. Şimdi eğitimli insanların çoğu en ufak bir vicdan azabı duymadan kendini bu ahlaksızlığa teslim ediyor.
Sayfa 64 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Söz yüzükleri çok ince olurdu. Bu incelikle bağların henüz zayıf olduğu mu vurgulanmak istenirdi, yoksa söz yüzüğüne göre pahalı olan alyans zaten alınacağı için fazla masraf olmasın diye mi? Bilemiyorum
Reklam
En güzel ihtiras bile evin masraf defteri içinde söner.
Sayfa 74 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Ağaç dediğin bakım ister, masraf ister... Kıymetini bilmeyene nimetini verir mi?
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.