Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Fatih'in şahsiyeti, ecdad, mazi
"Mazideki ruh kuvvetlerinin fethi, kendini yetiştirmede olan ferdin zaferidir. Fatih, kendi şahsiyetini yoğuran bu fetihleri, Manisa 'da geçirdiği onüç yıllık çocukluk ve gençlik devresinde yaptı."
Şu inkârı gayr-ı kabil gerçeklere rağmen, hâlâ daha ülkemizde bazı kimselerin "siyasî ümmetçilik" diyerek, İslâm'ın ve müslümanların devlet gerçeğine âid şu aslî gâyesine yan bakışlarını, akl-ı selîm önünde anlamaya imkân yoktur. Böyleleri, ya ne Dünya'da olup bitenlerin derûnî hikmetine ve ne de İslâm'ın muhtevasına vukufları olan ve binnetice ruhları mâzî ve ecdad düşmanlığı ile kararmış zavallılar veyahud da birşeyin olması gerekeni ile, beşeri zaaflar yüzünden olabilen arasındaki farkın ârızî sebep ve hikmetlerini kavramaktan âciz kimselerdir.
Reklam
ya şimdi aklıma geldi; mahallede bizim evin çaprazındaki apartmanda ikamet eden bi' dayı var. habire ecdad, mazi güzellemesi yapar.. bi' ara nereden okuduysa her gördüğüne; ''osmanlı zamanında mahallede bir evde hasta olursa o hastası olunan evin penceresine saksıda sarı çiçek konulurmuş ki mahalleye giren gürültü yapmasın diye..'' güzelleme yapardı.. aynı kişi geçen 123421.. defa gece apartman önüne yüksek sesle şarkı türkü çalan arabayla gelip sarhoş kafayla apartman sakinlerini rahatsız ediyor diye ikamet ettiği apartmanın sakinleri tarafından dairesinden çıkarılmaya çalışılmakta.. bak yazmayı unutmuşum şimdi ekliyorum; bahse konu olan bu kişinin oturduğu apartmanda bir tane sürekli hemodiyalize giden bir kişi ve seksen dört yaşında kısmi felçli sık sık hastahaneye giden var.. öyle işte..
MAZİ(GEÇMİŞ)- HAL- GELECEK (ATİ) İnşa ettiğimiz medeniyetin, tevarüs ettireceğimiz kültürün ve yaşadığımız insanlığın kayıtlarını televizyondan izlerken, radyodan dinleyebilir, gazetelerden okuyabiliriz. İzlerini ve yansımalarını çocuklarımızda, okullarımızda, tüm kurum ve kuruluşlarımızda görebiliriz. Hatta ve hatta geçmişle kıyaslayabilir, atiye yönelik yorumlarda bulunabiliriz. Mesele bu elbisenin bedeni bize uyuyor mu, büyük mü, küçük mü?.. Ecdad nerede, biz neredeyiz ve bizim çocuklarımız neredeler ve ya nerede olacaklar? Tabi aynı zamanda ilim ve medeniyet bazında dünya ülkeleriyle kıyaslandığımızda nerdeydik, neredeyiz ve nereye doğru gidiyoruz?
Sen ey! Tarih-i millet, ey, şahadet-nâme-i ecdad! Haber ver! Böyle günlerde... Ederdin kimden istimdad! Uyan bir kere bak! Mülke.. Sen, ey! Pür-şan olan mazi Yıkıldı üstüne halin şu kanlı, kirli enkazı.. Şu binlerce zina-zade, vatan baziçe olmuştur. "Ocak"lardan esas-ı devlete kundak konulmuştur. Sunuldu, millete zehr-ab-i şer, cam-i
544 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Yaşadığım Gibi -Akıntılarımdan Derleme-
Önsöz "İnsanlar duygu ve düşüncelerine göre hareket eder. Sevgi, nefret, korku, ümid, zan, inanç, şüphe, bilgi gib uni manevî kuvvetler, insanları içten içe, şu veya bu şekilde davranmaya zorlar. Nefret ettiğimiz bir şeyi yapmak bize çok güç gelir. Korku kaleleri yükseltir, hendekleri derinleştirirken sevgi bütün kapıları açar ve bütün
Yaşadığım Gibi
Yaşadığım GibiAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 2019387 okunma
Reklam
İskelet
Sen, ey tarih-i millet, ey şehâdetnâme-i ecdâd, Haber ver böyle günlerde, ederdin kimden istimdâd? Uyan bir kerre bak mülke sen ey pürşân olan mazi, Yıkıldı üstüne halin şu kanlı kirli enkazı. Şu binlerce zinâ-zâde vatan bâziçe [oyuncak] olmuştur. Ocak’ lardan esâs-ı devlete kundak konulmuştur. Sunuldu millete zehrâb-ı şer [kötülüğün zehirli
Sayfa 24 - Kapı Yayınları 1.Baskı
Sen, ey tarih-i millet, ey şehâdetnâme-i ecdâd, Uyan bir kere bak mülke sen ey pür-şân olan mazi, Yıkıldı üstüne halin şu kanlı kirli enkazı. Sunuldu millete zehrâb-ı şer câm-ı cehâletle, Yed-i İblis'i bûs etti eşekler hüsn-i niyyetle. Uyup her dâire kanuna çevrildi fırıldaklar, Usûl-i darbı tuttu "Meclis-i Milli" de yardaklar. Davul boynunda halkın, parsayı bir kaç şakıy toplar, Ki onlar da Cemâl, Enver ile Talât gibi hoplar. Kaçarlar, dîdeden olmak nihân onlarca bir şey mi? Vatan uğrunda tebdil-i mekân onlarca bir şey mi?
Sayfa 25 - 2. baskı - 2002
Mâzi/ Ecdad
Ya şimdi? Bizim "şimdi"miz, "an"ımız onların geleceğiydi! Yani onların geleceğinde yaşıyoruz. Şayet onlar tahayyüllerinde görselerdi kendilerine söven torunlarını, kâbuslara yorarlardı elbet. Bilselerdi kendi geleceklerinde geçmişine bu denli bigâne ve hatta divaneler yetişecek hayal dahi kurarlar mıydı? Düşlerini esvedi kuyulara atarlar, üzerini kayalarla kapatırlardı elbet. Fikrimi kemiriyor şimdilerde bir soru; onların her fethettikleri topraklarda, her girdikleri şehirlerde ve hatta uykusuz kaldıkları gecelerde, kurdukları hayallerde bana benzeyen bir âdem var mıydı? Ya da bizim gibileri hayale gerek var mıydı?
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Mazisi olmayanın geleceği olmaz. Mazi derin. Mazi gerekli. Ve öyle bir mazimiz var ki bir kısmımız mazimize sonuna kadar sahip çıkıyor; bir kısmımız tamamiyle reddediyor. Kendi yazısından bir gecede mahrum bırakılan millet kendi mazisini okuyamıyor. Sayın Dursun Gürlek kendi yaşam deneyimleri ve okuduğu kitaplarla derlediği bu eserde bir nebze olsun maziyi önümüze seriyor. Ecdad bizden onları bilmemizi bekliyor. Yanlışla değil hakikatle. Keyifli okumalar...
Maziye Bir Bakıver
Maziye Bir BakıverDursun Gürlek · Timaş Yayınları · 2017124 okunma