Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
311 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Yine lise de edebiyat dersinde, mecburen okuduğumuz kitaplardan. Çok uzun yıllar önce okumuştum. Hiç bir zaman unutamayacağım...
Araba Sevdası
Araba SevdasıRecaizade Mahmut Ekrem · İletişim Yayıncılık · 201425,2bin okunma
Ekmeği koparmadan önce Mani hep şöyle dua ederdi: Tanrım, bu yemek hazırlanırken toprak, bitkiler ve daha başka yaratıklar mecburen incitildi. Ama bunu yapanların insandaki ışığı beslemekten, senin kelamını yaşatmaktan başka isteği yoktu.
Reklam
276 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Açılışta Amerikan filmlerinde veya romanlarında sık sık karşılaştığımız; sahte bir peygamber etrafında toplanan, "Ahret" ismini verdikleri kendi kurdukları kasabalarında, kendi dünyalarında yaşayan insanların arasındayız. Bu kasabaların tümünde olduğu gibi bu Ahret'te de telefon, telsiz ve elektrik yok. On altı yıl sonra kasabanın yakınlarında bir şehre konferans için gelen Maura Isles, konfrans sonrası eski okul arkadaşları ile birlikte kısa bir kayak taili yapmak ister. Karda mahsur kalınca mecburen bu yukarda bahsettiğim, telefon, telsiz, elektrik ve her nedense artık hiçbir canlının bulunmadığı kasabaya sığınırlar. Sorun, kasabada kimsenin olmamasından çok bu insanların yemeklerini bile yarım bırakacak kadar ne acelelerinin olduğudur. umutcalisan.com/2014/04/buz-gib...
Buz Gibi Soğuk
Buz Gibi SoğukTess Gerritsen · Doğan Kitap · 20123,355 okunma
Tesadüf geldik dünya'ya,mecburen yaşıyoruz....
ÜNLÜ MÜ ÜNLÜ 16 Yazarın “HADİ CANIM!” DİYECEĞİNİZ ÖZELLİKLERİ Ben yazılanların yalancısıyım:)) 1)Doğa tasvirli şiirlerin şairi olarak bilinen Schiller’in tüm bu eserlerini ,üzerinde sinekler uçuşan çürük bir elmayı koklayarak yazması gerçekten ilginç. Ama daha da ilginci var. Ünlü şair yazmak için elmanın kâfi gelmediği zamanlarda banyoya
Reklam
576 syf.
10/10 puan verdi
Dan Brown harika bir yazar. Sonraki gün iki sınavım olduğu halde birkaç sayfa okuduktan sonra çalışırım diye elime alıp, 100 sayfa okuduktan sonra mecburen bıraktığım bir kitaptı. Ama sınav haftam olmasına rağmen bitmesi üç gün sürmüştü. Bu tür kitaplardan hoşlananlara tavsiye edeceklerim arasında ilk sıralarda yer almaktadır.
Melekler ve Şeytanlar
Melekler ve ŞeytanlarDan Brown · Altın Kitaplar · 200436,2bin okunma
“Konfüçyüs, öğrencilerine ders veriyordu. Sınıfa elinde dar uzun bir vazo ile geldi. Tüm öğrencilerin görebileceği şekilde vazoyu havada tuttu. Diğer elinde de bir elma vardı. Elmayı vazonun içinde koyduktan sonra, vazoyu yere bıraktı ve şöyle dedi; Elmayı vazodan çıkarmayı başaran öğrenci, elmayı alabilir. Öğrencilerden biri atıldı ve elini vazonun dar ağzından içeri soktu. Elmayı yakaladı, çıkarmaya çalıştıkça elma elinden kaydı. Bir de elini vazoya sıkıştırdı, bağırmaya başladı: Elimi çıkaramıyorum! Konfüçyüs; Elmayı sıkı sıkı tutmaktan vazgeçmezsen, elini çıkaramazsın. Öğrenci biraz daha uğraştı, elmayı elinden bırakmak istemiyordu; ama sonunda mecburen bıraktı. Elini vazodan çıkardı. Konfiçyus’a sordu: Elmayı vazodan çıkarmanın bir yolu var mı? Konfüçyüs, nasıl olacağını göstereyim dedi ve vazoyu ters çevirdi. Elma kendiliğinden vazonun içinden yuvarlanıp çıktı. Öğrenciler çözümün bu kadar basit olması nedeniyle gülmeye başladı. Konfüçyüs, öğrencilerine elmayı göstererek dedi ki: Göründüğü gibi basit değil, bazen bırakabilmek daha zordur. Eğer bir şeyi zorla tuttuğunuzda, ulaşmak istediğiniz şeyi engellediğini görüyorsanız, o zaman onu özgür bırakmalısınız. Hayatın akışında bazen ulaşmak istediklerinize onları yakalamaya çalışarak değil, onların size gelmelerine izin vererek ulaşabilirsiniz. Bazen en doğrusu olayları kendi akışına bırakıp müdahale etmemektir. Sorunlara bakış açınızı değiştirdiğinizde farklı çözümler bulabilirsiniz.”
"Diyorum ki; Kitap okumanın zararı da var elbette; kitap bittiği zaman hayata geri dönüyor ve mecburen yaşamaya devam ediyorsun."
Bir şeyi uzun süre bekledikten sonra umutsuzluğa kapılıp hiç içine sinmeyen başka bir şeye razı olduğun anda o beklediğin şey çıkageliyorsa ve onu mecburen hiç hak etmediği bir yere koymak zorunda kalıyorsan tetris oynuyorsun demektir.
Reklam
484 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu kitabı hep okumak istiyodum geçen günde çarşıya çıkmıştım bi arkadaşımla beraber hazır gelmişken bu kitabıda alıp eve öyle dönerim dedim ama kitapçının istediği miktar yanımda yoktu. Mecburen eve döndüm.Ertesi gün kitapçıya beraber girdiğim arkadaşım elinde bu kitapla çıkageldi. Hem şaşırdım hem de sevindim. Ona bu ince davranışından dolayı çok teşekkür ettim. Kitap hediye almak güzeldi üstelik bu hediye en değerlilerinizse... Bu arada kısa bi anı aktardım size. Neyse kitap hakkındaki yorumuma gelecek olursak öncellikle canım arkadaşıma kucak dolusu sevgiler gönderiyorum bana böyle bi kitap aldığı için çünkü gerçekten harika bi kitap. Tarihin romanlaştırılarak okuyucuya sunulması gayet güzel. Üstelik hiç sıkılmadan hep sonunu merak ederek okudum.Stumayı,yahudi soykırımını, Almanları,işkenceleri,özlemi, aşkı, ayrılığı, hasreti, üniversitelerimizin tarihini yazarın kaleme alışı çok muntazam.Bence kesinlikle okuyun özelliklede tarih seven okurlar okusun bu kitabı...
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136,5bin okunma
Günlerden bir gün "Güzellik" ve "Çirkinlik" dalgaların kıyıya ulaştığı bir deniz kenarında karşılaştılar."Hadi denize girip yıkanalım" dediler birbirlerine. Elbisleerini çıkarıp denize girip yüzdüler. Sonra, "Çirkinlik" sudan çıkarak "Güzelliğin" elbiselerini giydi ve gitti. Daha sonra "Güzellik" çıktı sudan, fakat elbiselerini bulamadı. Kendini çıplak hissedip utandı ve mecburen "Çirkinliği" orada kalan elbiselerini giydi ve kendi yoluna gitti. Ve o gün bugündür insanlar "Güzellikle Çirkinliği" birbirine karıştırılar. Ama yine de "Güzelliğin" yüzünü önceden görmüş olanlar elbisesine rağmen onu hemen tanırlar. Ve yine "Çirkinliği" yüzünü önceden görenler elbisesi onu saklamaya çalışsa da onu tanırlar.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.