Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kampanya: Atsız Affedilmelidir! Atsız'ın hapse atılmasıyla ilgili ilk protesto bir Alman bilim adamından gelmiştir: Dr. Heinrich Georg Baum. 20 Kasım 1973'te Bon'daki Türkiye Büyükelçisi Vahit Halefoğlu'na yazdığı bir dilekçede olayı protesto ettiğini ifade ediyor, Cumhurbaşkanı'na da bir dilekçe yazdığını belirtiyor ve
TARİHLER VE OLAYLAR (1960-1975) 13 Ocak 1960: Atsız, Falih Rıfkı Atay'a yayın yolu ile hakaretten İstanbul Toplu Basın Mahkemesi'nde yargılanıyor. 27 Mayıs 1960: İhtilal. 38 subay ve general iktidara el koyuyor. İhtilal bildirisini, 27 Mayıs sabahı 04:36'da, 1944 sanıklarından Alparslan Türkeş okuyor. Cemal Gürsel Devlet Başkanı,
Reklam
Tarik-i Nakşibendîyye
Abdurrahman Tâhî hazretleri [kuddise sırruhû] "Büyük günah işleyenler hatta daha büyük cürüm irtikap edenler bu asırda bu tarikata girebilir” buyurmuştur. Eskiden tarikata girebilmek kaza borcu (namaz ve oruç), kul hakları olmamakla mümkündü.
18. Yüzyıl Fransız Sosyetesi'nin ilginç merakları
Bu esnada Ramazan-ı şerif geldi, oruç tuttuk ve giceleri, cemaatle teravih namazı kıldırdık. Bu esnada Merşal gelüp âyan ve ekâbirinden sêlam getürup ''Rica ve niyaz ideriz ki, hanımlarımız gelüp iftar eyledüğünüzü ve yemek yidüğünüzü seyretmek isterler. Eğer ki izniniz olursa cümlemizi sevindirirsiniz ve belki kralımız dahi hazzeder'' dedi. Çaresiz kalup: ''Elimizden ne gelür, hoş geldiler, safa geldiler'' dedik, gitti. Anı gördüm ki akşama yarım saat kaldıkda bir iki yüz avrat, altın ve ziynet içinde ve elmaslara batmış halde gelüp karşu be karşu sandalyelere oturdular. Gûya konağımız kadınlar evine dönüp doldu, taştı.
Sayfa 82 - Her gece iftar ve teravih bu kadınlar tarafından merakla izlenilmiştir.Kitabı okudu
“..kendisine Son Saat’in ne zaman gerçekleşeceğini soran Akra b.Habis isimli sahabiye Hz. Peygamber; “Sen onun için ne hazırladın?” buyurarak cevap vermiştir. Akra b. Habis; “Onun için fazla bir şey hazırlamadım. Namaz, oruç, sadaka vermek gibi ibadetlerin dışında onun için bir hazırlığım yoktur. Ancak ben, Allah’ı ve Resul’ünü çok severim”dedi. Bunun üzerine Hz.Peygamber ; “O halde sen sevdiklerinle beraber olacaksın.” Cevabını verdi. (Buhari,Edeb,96)
Efendimiz (asm) hariç bütün peygamberler dinlerini bir seferde almışlardır, Efendimiz ise yirmi üç senede almıştır. Çünkü O'na (asm) indirilen din, o saatten kıyamet vaktine kadar insanlığın tamamımın her alanını kapsayacaktı ve bu yüzden de insanlarin yaşayışında temellendirilmedik hiçbir yer bırakılmaması lazımdır. Peki Islam dininin altında hangi meseleler yirmi üç yılda tamamlanmıştır? Faiz, Veda Hutbesinde yani 23 yılın sonunda yasaklandı. Zekât ve oruç on beşinci yılda, tesettür on altıncı yılda farz kılındı. Peki bunlar için neden böyle aşamalar beklenildi? Sebebi belli. Bir insan "iman, İnanç, ahiret, Allah beni ne için yarattı, benim bir kul olarak ne yapmam lazım, ahlakımın hangi dengede olması lazım" gibi noktalardan yaşantısını temellendiremezse az önce saydığımız hiçbir şeyde de başarılı olamaz. Bu yüzden bu az önce saydığımız meseleler emir olarak gelene kadar ki süreç içerisinde Efendimiz (asm) iman ahlakını, tevhid ahlakını onlarda sürekli temellendirdi.
Sayfa 243Kitabı okudu
Reklam
“Açlığa sabredersin adı “oruç” olur. Acıya sabredersin adı “metanet” olur. İnsanlara sabredersin adı “hoşgörü” olur. Dileğe sabredersin adı “dua“olur. Duygulara sabredersin adı “gözyaşı” olur. Özleme sabredersin adı “hasret” olur. Sevgiye sabredersin adı “AŞK” olur.”
Sayfa 81 - Eğitim Kitapevi Yayınları - Haziran 2011Kitabı okudu
Dinimize göre ilimle meşgul olmak ; nâfile namaz, oruç, tesbih gibi ibadetlerden daha faziletlidir. Çünkü bilgili insan herkese faydalı olur . Nâfile ibadetler ise sadece onu yapana fayda verir. İbadetlerin bile Allah katında makbul olması için, usulüne uygun şekilde yapılması gerekir. Bu da bilgiyle olur. İşte âlimler, pek değerli bilgileri sebebiyle peygamberlere vâris olmuşlardır.
Oruç, oruç tutanı koruyan bir kalkandır. Biriniz oruç tuttuğu gün kötü söz söylemesin ve kimseyle kavga etmesin. Şayet biri kendisine söyler ve sataşırsa ‘Ben oruçluyum’ desin.
Orucu tut dostum, kendini tutmuş olursun. Zira oruç tutmak kendini tutmaktır. Ömrünü Ramazan et dostum. Ömrü Ramazan olanın, ahireti bayram olur. *Mehmet Akif Ersoy
Sayfa 29 - HayykitapKitabı okudu
Reklam
İnsanoğlunun anlamlı anlamsız bütün hareket ve davranışlarına amel denir. Ameller ikiye ayrılır: biri taayyüşî amel, diğeri ise taabbudî amel. Taayyüşî amel insanın yaşamak için yapıp ettikleridir: yemek-içmek, oturmak-kalkmak, çalışmak, yönetmek, siyaset yapmak, maişetini kazanmak vs. Taabbudi amel ise insanın Allah'a kulluğunun bir gereği olarak yaptığı bazı ibadetler ve amellerdir: namaz, oruç, hac, zekât, hayır hasenat, infak vs. İslam, her iki ameli de birbirinden tefrik etmez, bizden her taayyüşî ameli, birer taabbudî amele dönüştürmemizi ister. Bize düşen, dersimizde ifade ettiğimiz usûle riayet ederek her taayyüşî amelimizi birer taabbudî amele dönüştürmektir. Bu da ancak nefis tezkiyesi, rıza-ı ilahi, ihlas, samimiyet, ihsan şuuru ve güzel ahlak ile mümkündür. Zira ahlak, salih amelin başka bir adıdır.
Fatih Sultan Mehmet Han
İnsanlara "Dinin ne, namazın var mı, oruç tutuyor musun?" gibi Allah'ın soracağı sorular sormayacaksınız! İnsanlara "Aç mısın, ne ihtiyacın var, bir sorunun var mı?" gibi kulun kula soracağı sorular soracaksınız."
Sayfa 1 - Minel YayınKitabı okudu
Kendi Çıkarlarımız uğruna
Günümüzde çoğu insanın aklına ibadet denince namaz, oruç, haç; günah denince de içki, kumar, zina geliyor. Onlar islam’ı bu kadar dar kalıplara sıkıştırıyor ve islam’ı bundan ibaret zannediyorlar. İşte bu düşünce hali İslam’a vurulabilecek en büyük darbedir. Zira bu düşünceye sahip insanlar birkaç meselenin peşinden koşmaktan asıl meseleyi sürekli görmezden geliyorlar. Bu kainattaki en yüksek hakikat imanken yılda bir Umre ziyareti yapınca her şey halloluyor sanıyorlar. Bir de iş yerinde kazandıklarıyla servetleri üstüne katıp: “İlerde bu parayla bir ticaret yapacağım. Kazandığımdan da İslam yolunda harcayacağım”. Diye kendilerini avutuyorlar. Düşünceye bakarsak ağzıdan çıkanlar kulağa çok hoş geliyor ama amele bakarsak; o kişi var olanın üzerinden vermiyor ki ilerideki sözüne nasıl güveneceğiz?
Sayfa 14 - Timaş Yayınları Yaşayan Şehit Talha Bin Ubeydullah (R.A)Kitabı okudu
Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, bir rehber ve doğruyu yanlıştan ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır.Sizden o bir aylık süreye ulaşan(lar) onu (o ayı) oruç tutsun! (İçinizden) kim hasta veya yolcu olursa, (tutamadığı gün sayısı kadar) diğer günlerden o sayı(yı tamamlasın).Allah sizin için kolaylık ister; zorluk istemez. (Bütün bunlar), sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık Allah’ı yüceltmeniz ve şükretmeniz içindir. Bakara:185
791 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.