Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"Acımak, merhamet etmek, zayıflıktı. Vahşi hayatta merhamet diye bir şey yoktu. Merhamet, korku sanılırdı ve bu yanlış anlama, ölüm getirirdi. Ya sen öldürürsün ya da seni öldürürler, ya sen yersin ya da seni yerler; yasa buydu ve zamanın derinliklerinden gelen bu buyruğa uydu Buck." Bir köpeğin gözünden dünyayı izlemek ve hayata dair çokça mesajlar alabilirsiniz. İşte bir kısmını alıntıladığım bu muhteşem kitabı kesinlikle okumanızı öneririm, aynı şekilde çocuklarınıza da okutabilirsiniz. Hayal güçlerinin gelişimi için çok faydalı olacaktır. Çünkü Jack London'ın anlatımı tek kelimeyle muhteşem ve bütün Kuzey Toprakları'nı sanki siz de geziyorsunuz Buck ile birlikte. Kitabın kısaca konusu şöyle: Güney Topraklarında ve medeni dünyada bir evde yaşayan kendi halinde bir köpek iken, bir oyun sonucu tuzağa düşürülüp Kuzey'in o soğuk topraklarına gönderilen Buck'ın içindeki vahşi doğasının ortaya çıkışına ve geçirdiği evrime tanık olacaksınız. Alaska'da gittiği yerler ve her seferinde değişen sahipleriyle başına gelen maceraların destansı anlatımında duygulanacaksınız. Jack London bir köpeğin dünyasına girip onu o kadar güzel anlatmış ki eğer sizde bir hayvan sever veya köpek besliyorsanız mutlaka bu kitabı okumalısınız.
Vahşetin Çağrısı
Vahşetin ÇağrısıJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202332,1bin okunma
112 syf.
9/10 puan verdi
·
36 saatte okudu
Son derece güzel bir kitaptı. İlk Jack London romanım. Beyaz Diş'i henüz okumadım ama bu romanını okuyunca başlara doğru aldım sıralamasını. Gelelim içeriğe... Bir Sen Bernard ile çoban köpeği kırması olan evcil köpeğin gözünden dünya öyküsü. Bir anda satılarak vahşi yaşama alıştırılan akıllı ve devasa köpek. Vahşi yaşama alışırken başından geçen zorluklar süper İşlenmiş. Öncelikle roman hem kısa hemde çok akıcı. Son iki bölümdeki kahramanlıkları tam bir şaheser. Hayvanların nasıl sevgiyle yönetilip; anlaşılabileceğini de anlatmış. tavsiye edilecek roman... Tam film gibi diyecektim ki zaten filmi de mevcutmuş. Hatta birçok kez sinemaya ve diziye uyarlanmış... "Acımak, merhamet etmek, zayıflıktı. Vahşi hayatta merhamet diye bir şey yoktu. Merhamet, korku sanılırdı ve bu yanlış anlama, ölüm getirirdi. Ya sen öldürürsün ya da seni öldürürler, ya sen yersin ya da seni yerler; yasa buydu ve zamanın derinliklerinden gelen bu buyruğa uydu Buck." imdb.com/title/tt0074270...
Vahşetin Çağrısı
Vahşetin ÇağrısıJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202332,1bin okunma
Reklam
460 syf.
8/10 puan verdi
·
16 saatte okudu
Anlatılmakla değil okumakla anlaşılacak bir kitap ve bu yüzden fazla uzun yazmak istemiyorum. Merhamet, acıma, sevgi gibi duyguların yeniden ele alındığı, vicdanın sorgulandığı bu muhteşem eseri okuyun derim ben. Herkese bir şeyler katacak, içinizde bir şeyleri kıpırdatacak hatta değiştirebilecek bir kitap. Umarım okursunuz ve sizde de bir şeylerin değişmesini sağlar. yorumatolyesi.blogspot.com/2016/07/acimak....
Sabırsız Yürek
Sabırsız YürekStefan Zweig · Can Yayınları · 20166,1bin okunma
460 syf.
8/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Bitirmek için bu saate (01.27) kadar uyumadığım ve bitirince ciddi manada hüzünlendiğim bir eser oldu. Merhametini nasıl kullanması gerektiğini bilemeyen, merhamet duygusuna sınır çizemeyen bir teğmenin başından geçen olayları ele alıyor eser. Açıkçası merhamet duygusunun kontrol edilmediği durumda bu kadar ağır tahribatlara sebebiyet vereceğini kitabı okuyana dek düşünmemiştim. Eserde bu tahribatların boyutları çok net ve başarılı bir şekilde yansıtılmış. Psikolojik tahliller çok kuvvetli. Okuru sıkmayan, yormayan, üstüne üstlük merak uyandıran bir eser. Okuyun, okutturun arkadaşlar, tavsiyedir. :)
Sabırsız Yürek
Sabırsız YürekStefan Zweig · Can Yayınları · 20166,1bin okunma
"Acımak, merhamet etmek zayıflıktı. Vahşi hayatta merhamet diye bir şey yoktu. Merhamet, korku sanılırdı ve bu yanlış anlama, ölüm getirirdi. Ya sen öldürürsün ya da seni öldürürler, ya sen yersin ya da seni yerler; yasa buydu..."
460 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Stefan Zweig’ın tek romanının bu olduğunu öğrenince merak edip okumak istedim. Oldukça akıcı bir dile sahip olduğu için kitaba kapılıp gitmek mümkün. Yazarın, Sigmund Freud hayranı olmasının etkilerini de görebiliyorsunuz. Çünkü, merhamet ve acımanın sınırını bir türlü belirleyemeyen, çevresindeki insanların ve toplumun etkisinde kalabilen, düşüncelerini bu insanlara göre kolaylıkla değiştirebilen, hayır demekte zorlanan bir insanın psikolojisini kusursuz bir şekilde aktarabilmiş yazar. Okurken sinirlendiğim, üzüldüğüm, “acaba ben olsam bu durumda ne yapardım?” diye düşündüğüm çok zaman oldu. Karakter üzerine epeyce kafa yorduğumu kitabı bitirince daha iyi anladım. Psikolojiye de meraklıysanız, severek okuyacağınızı düşünüyorum. Keyifli okumalar.
Sabırsız Yürek
Sabırsız YürekStefan Zweig · Can Yayınları · 20166,1bin okunma
Reklam
460 syf.
10/10 puan verdi
"Merhamet duygusu iki tarafı keskin bir kılıç gibidir. Onu kullanmasını bilmeyen vazgeçmelidir bu işten. Tıpkı morfin gibi merhamet de başlangıçta hastaya iyi gelir, onu yatıştırır, bir ilaç gibidir adeta. Ama dozunu kaçırdınız mı ya da frenlemesini beceremediniz mi, merhamet öldürücü bir zehir haline geliverir." Daha iyi bir alıntı olamazdı kitabı anlatmak için. Felçli bir kıza acıma duygusundan dolayı dans teklif eden bir asker ve bu durumu yanlış anlayarak askere aşık olan genç kızı konu alan bir kitap. İlerleyen sayfalarda da baş karakter askerimizin 'acımak' duygusu değişmeyecek ve hayatı çok farklı yönlere giderken nasıl seyirci kaldığını göreceğiz. İyi okumalar..
Sabırsız Yürek
Sabırsız YürekStefan Zweig · Can Yayınları · 20166,1bin okunma
460 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Stefan Zweig'in okuduğum ilk uzun romanı.Bu uzunlukta başka kitabı varmı bilmiyorum.Bu kitabı okuduktan sonra şunu rahatlıkla söyleyebilirim şu ana kadar okuduklarımın hepsi mükemmeldi ama ' Acımak' için mükemmel kelimesi bile biraz hafif kalır.Bir defa elinizdeki olağünüstü güzellikte bir kitap.Yazılım tarzı hiç değişmemiş aynı diğer kısa kitapları gibi sakin sakin anlatıyor Zweig.Kesinlikle sıkılma diye bir şey yok.Elimdeki kitap 360 sayfa olmasına rağmen sayfa sayısı bir veya iki kat daha fazla da olsa,inanın bana memnunniyetle okurdum.Zweig bu defa bize merhamet duygusu üzerinden dersler veriyor.Ama bunu anlatırken müthiş bir duygusallık yaratıyor.Diğer kitaplarından farklı olarak bizzat olayı yaşayan kişinin direk anlatımıyla bize yaşatıyor her şeyi.Oysa diğer kitaplarında genelde esas olayı ikinci kişi anlatırdı(satranç,amok koşucusu,bir kadının 24 saati...vs.).Evet konu merhamet veya acımak duygusu.O kadar güzel işlenmiş ki, bu duyguyu yaşayanların tüm içsel çatışmalarını,kararsızlıklarını,huzur ve huzursuzluklarını,mutlu ve mutsuz oldukları anları bütün ayrıntılarıyla önümüze seriyor.Bu duyguyu yaşarken başarılı olan ve olamayan örneklerle zorluklarını ve kolaylıklarını,güzel taraflarını ve yıkıcı taraflarını kısaca her yönünü bize gösteriyor.Ve bütün bunları da esas itibariyle genç bir teğmen,iki genç kız,bir yaşlı baba ve bir doktor üzerinden bize aktarıyor.Tekrar tekrar söylüyorum ben bu kitabı mutlaka okunması gereken ve insanın çok fazla dersler çıkaracağı bir kitap olarak değerlendiriyorum.
Sabırsız Yürek
Sabırsız YürekStefan Zweig · Can Yayınları · 20166,1bin okunma
460 syf.
9/10 puan verdi
Tekerlekli sandalyeye bağlı yaşayan Edith tesadüf eseri evlerine misafirliğe giden albay Hofmillere aşık olur. Bu karşılıksız bir sevgidir, onun için merhametten fazla bir şey duymayan Hofmillere duyulan karşılıksız bir aşk. Stefan zweig bu karşılıksız aşk etrafında merhamet konusunu ele alıyor. Betimlemeleriyle, diyaloglaroyla olayı ele alış biçimiyle oldukça sürükleyici ve insanı içine çeken bir kitap. İnsan başkalarını kendinden üstün mü tutmalı? Yoksa kendi çıkarlarını mı düşünmeli?  Önemli olan kendi mutluluğumuz mu? Yoksa çevremizdekilerin mutluluğu mu? Kitabı bitirdikten sonra merhamet, acımak, sevgi, fedakarlık gibi olguların üzerine epeyce düşünüp bu olguları tekrar sorguluyorsunuz. Kitabı okurken bitmesini hiç istemeyerek çeviriyorsunuz sayfaları. Ve her bölümü sizi derinden etkileyeçek olan bir kitap.
Sabırsız Yürek
Sabırsız YürekStefan Zweig · Can Yayınları · 20166,1bin okunma
Ya o efendi olacaktı ya da birileri onun efendisi...Acımak, merhamet etmek, zayıflıktı. Merhamet korku sayılırdı ve bu yanlış anlama, ölüm getirirdi. Ya sen öldürürsün ya da seni öldürürler, ya sen yersin ya da seni yerler ; yasa buydu ve zamanın derinliklerinden gelen bu buyruğa uydu Buck.
Reklam
11 Haziran 2017 Umutsuzluktan kaynaklanan intikam duygusuyla bizi üzmek, çektiği acıyı bize de yaşatmak, Tanrı yerine bize, sağlıklı insanlara isyanını belirtmek istiyordu. Bütün bunlara rağmen onu neşelendirmek bugün hâlâ ne kadar kolay bilemezsiniz! En ufak bir jest bile onu ufak bir çocuk gibi sevindiriyor. En aptalca
460 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Bu kitap yıllardır kitaplığımda bana bakardı,. Neden bilmem elime alıp okuyasım geldi ve çok kızdım kendime bu harika kitabı bunca zamandır beklettiğim için. Kitabımızla ilgili çok kısa bilgi vereyim; genç bir teğmen ile sakat bir kızın arasında 'merhamet' duygusunun yol açtığı çıkmazları anlatıyor. kitabı okurken açıkçası sonunu tahmin etmekte zorlandım ve hiç beklemediğim şekilde bitti. çevirinin çok iyi olmamasına rağmen cümleler çok vurucu ve tek kelimeyle harika bir kitaptı. Stefan zweig ikinci dünya savaşının ağır psikolojisine dayanamayıp karısıyla intihar etmiştir, son bir kaç sayfa satırlarında rastlayacaksınız bu psikolojinin izlerine... kitabın son cümlesiyle bitireyim o halde: İnsanın vicdanı hatırladığı müddetçe, hiç bir hata unutulmuş değildir.
Sabırsız Yürek
Sabırsız YürekStefan Zweig · Can Yayınları · 20166,1bin okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
Öncelikle kitaptan önce kitabın filme uyarlanmasını izlemiştim.bir o kadar etkili. Hem başrolde oyayan haluk kurtoğlu öyle mi gerçekçi olur öyle mi rolun hakkını verir. Kitap uyarlamalarının başarılı olan eserlerindendir Akıl mantık kaidelerin alt üst olduğu bir şaheser çok abartılması gereken bir kitap evet abartılmalı.... Hani cennet vari bir dünya da yaşadığımız ülkeleri konu edinen eserler ona distopya deniyor galiba işte eserde böyle... Çünkü artık makine olmuşuz ümitsizlik etmiyoruz desem yüreğe ağır. "Ne kelimeler, ne duygular . var; öğretemiyoruz da, sıra merhamete geldi mi, herkes ezbere biliyor. Ağızların iğrenç sakızı!" Merhamet vicdan merhamet kalp merhamet soyut merhamet Allaha götüren duygu yoğunluğu... Eser de merhamet e sanki eş anlam lı olarak acımak olarak görülüyor ama değil tabii olarak eksik bir kavram Acımada bir bencillik kibir hissediyorum. Lakin merhamet öyle mi ne ulvi ne uhrevi yumuşak ve ilahi bir ruhtur o. "Ceketim benimdir, cep ceketime aittir, eroin de o cebin malıdır." ben suçluyum" Akıl bilim ve modern dünyaya başkaları bir kavram merhamet. Nefs hep ben hep egoya karşı bir cümle bunlar; af, acımak, vicdan, merhamet... Nasıl dile getirmiş bilmiyorum nasıl bir mantık ve akıl kanaması bir eser bu. Merhamet kavramına bir felsefe kisvesi giydirmiş ki başlı başına bir ders olsa okullarda yeridir. Ama gerçekten öyle okuduğunuzda hıçkırıklar boğazınızda yumruk oluyor :( Okuduğunuz gibi işte, cahilim kelime dağarcığım dar size bu eseri tam hakkı ile anlatamıyorum :( Ben eserin sembolik ve aligorik olduğunu da düşünüyorum idam edilen genç, necip fazılın kendisidir
Reis Bey
Reis BeyNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 20088,1bin okunma
1.103 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.