Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Babam ‘Gökdelenler şehrin mezar taşları’ derdi. Benim babam öldü, şehirler niye ölmesin? bana masal anlatma
Kabristan sokaklarında dolaştı bugün,parmak uçlarında adımladı öksüz yetim taşları. Rahatsız etmek istemedi kimseyi bir ömür boyu uyudukları yetmezmiş gibi. Hasretten kurumuş dudaklarında dua gözleri nemli . Tek tek baktı mezar taşlarına gözlerinin içlerine bakarcasına tanıdık yüzler vardı aralarında yoklukları iç titretiyor hala. Can bildiğini bırakıp dönemedi evine yalnız bırakmak istemedi fısıldadı yanındaki ölü arkadaşa. Topraklarını öpüyorum büyükbabacım hasretle arıyorum o mavi gözlerini içimdeki seni görebilmek için daha sık bakıyorum gökyüzüne her sabah önce sana günaydın diyorum sonra yeni güne. Sen hala en yakışıklısın.
Reklam
Anthropos Apteros Contra Naturam morfiniyiz birbirimizin,karma damarların yankısı dozajı günbegün artan çağırma sesi göğ'lerin ve gözlerin çoğaldıkça yağmurların tezgahında biçilmiş giysiler patlayan tomurcuk kanları ve sevginin ölümcül çelengi boynumuzda göçlerin korkunç sanatıyla yükselen çöl'de kılavuzsuz kalmış,soğutur gecenin
Sayfa 82
"Sen ne söylersin? Hani nerde hanlarınız,hani nerde o ihtişamlı devir?Git de kavukları kırılmış mezarlara bak!O giraylar öldü,mezar taşları paramparça oldu.Hakikisi orda.Git gör.Harap,viran.Şimdi söyle hangisi daha değerli?"
BAYRAMLAR BAYRAM OLA -3 Kalkarım her sabah kötü bir günde Yüreğim zindanda, sevgim sürgünde Engeller yol vermez, gelemem oğul! Taşırım başımda başıboşları Konuşur karşımda mezar taşları Diriler dil vermez, bilemem oğul! Tecellim çiledir, çeker giderim Gözyaşı selinde akar giderim Dostlarım el vermez, kalamam oğul! Hasretim göl göldür, hicranım nehir Toprağım kor ateş, havam som zehir Arılar bal vermez, alamam oğul! Ben aşka koşarım, aşk beni vurur Yaklaştığım deniz içimde kurur Bahçeler gül vermez, gülemem oğul! Bayramlar kurşundur, canımda kalır Yazdığım tebrikler yanımda kalır Postacı pul vermez, salamam oğul!
http://www.siirperisi.net/siir.asp?siir=4117
"Gerçekten mezar taşları anımsanmak için sessiz çığlıklar atarlar mı?"
Sayfa 333 - Everest Yayınları
Reklam
Günaydın
Günaydın 1000Kitap.... Mutlu Günler.... Güzel bir haftasonu olur inşallah... Yaşamışım kaç para Mezar taşları neci? Deli gibi sarılsam da hayata Kalacak nesi var ki? Kitaplar seslenir, yüksekten, mağrur: - Gel bize, kurtul, gel!
''Kanlı acılarımın, zorlu savaşlarımın karşılığı değerinde yeryüzünde biricik, bir tek büyük mükafat vardı, tamah edeceğim yegane kazanç da o idi zaten: Rahmete göçmüş dedelerimin maneviyatı önünde diz büktüm, alnıma bir turna teli taktılar. Eskiden geçmiş zaman menkıbelerini dinledikçe küçülürdüm, azap duyardım. Türk abideleri bana kaş çatar, mezar taşları sessiz bir mahzunlukla üzerime sitem okları çekerdi. Şimdi yurdumda dedelerden kalan ne varsa her şey hoşnutlukla gözümün içine gülümsüyor. Kavuklu mezar taşları dirilip dile geliyor. Evet, dirilerin alkışından müstağni kalabilirim; zira dedelerim, bana katmış oldukları değerli mayayı helal ettiler, beni övdüler, vakarla çatılmış yüzlerinde şenlik kıvılcımlandı. Dediler ki: -Bre Turhan... Bre gayretli oğlumuz bizim... Gazan mübarek olsun!...''
Mezarlıklar son dönemde epeyce bakım görmüş, temizlenmiş. Ancak yeni mezarlar ve mezar taşları birer felaket. Zevk yok, incelik kaybolmuş. Her mezarda bir gösteriş, bir kabalık. Lenduha mezar taşları, mermer levhalarda aşırı övgü sözleri. Arada bir eski mezar taşlarına rastlayınca, o fesli-sarıklı mütevazi taşların yazısına, çiçeğine, motifine, işçiliğine dalıp gidiyorum. Hepsi birer sanat eseri, hat şaheseri. ...
Sayfa 46 - Dergâh yayınlarıKitabı okudu
Değil mi ki hepimizi ancak kendisine ait bir mezar beklerdi ve iç kubbesine necef taşları serpilmiş bir türbede yatan cihan padişahıyla taşı kırılmış ve çoktan kaybolmuş bir mezarda yatan isimsiz yeniçerinin hesabını tartacak olan aynı bir terazi vardı.
Sayfa 270Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.