ORTA DOĞU'NUN AĞLAYAN KALBİ KUDÜS
Büyük Sultan elinde meşhur kılıcı, atının eğerinde topuzu ve 40 yiğidi ile en önde çarpışıyor, ölüme adeta meydan okuyordu. Haçlıları büyük bir uğratan Selahattin ve kahraman ordusu, Kudüs'ün derhal teslimini istedi.
Şarkın Sultanı, Allah'ın Mukaddes Beyiti=Evi olarak gördüğü Kudüs'e kan dökerek girmek istemiyordu. Bir haftalık sıkı bir kuşatmadan sonra 2 Ekim 1187 Cuma günü Miraç Kandili'nde Kudüs kapılarını tekrar Müslümanlara açtı.
Sayfa 25Kitabı okudu
“Osmanlı döneminde Ramazan, Kurban bayramı ve Miraç kandili resmî tatil iken, II. Meşrutiyetten sonra yeni rejimle beraber Miraç kandili resmî tatilden çıkarılmıştır.”
Tapınak ve Hospitalier tarikatları kendi mensuplarını kurtarmak için tek kuruş bile harcamadılar. Patrik sadece kendisi için on dinar ödedi. Sahip olduğu altınlar, gümüşler ve arabalar dolusu servetiyle Kudüs'ten çıkıp gitti.
Selahaddin'in bu insanca davranışı Kudüs'ü zapt eden Haçlıların vahşetiyle tam bir tezat teşkil ediyordu. Mirac Kandili'ne denk düşen 2 Ekim 1187 Cuma günü Selahaddin Kudüs'e girdi. Haçlıların seksen sekiz yıl önce kana buladik- ları şehirde hiçbir taşkınlık yapılmadı. Müslümanlar zafer sevincini olgunluk içinde kutladılar. Haçlılar Kudüs'ten çı- kıp giderken Ortodoks ve Yakubi Hıristiyanlar şehirde kaldı. Yahudilerin de şehre yerleşmesine izin verildi. Hıristiyanlara ait kutsal yerlerin idaresi Ortodoks Kilisesi'ne teslim edildi. Bir süre Kudüs'te kalan Selahaddin Eyyubi, Haçlılar tarafın- dan saray olarak kullanılan Mescid-i Aksa'yı camiye çevirdi ve Tapınak Şövalyeleri'nin yaptığı değişiklikleri ortadan kal- dırdı. Ayrıca Nureddin Mahmud'un Halep'te yaptırdığı minberin getirilmesini emretti.
Sayfa 196
Biricik Sevgilinin (sav) hırkalarını düşündün mü hiç?
Biricik Sevgilinin (sav) hırkalarını düşündün mü hiç?" Kuşçu "Hırka" der demez, Regaib Kandili arifesinde gördüğüm rüyaya kaymıştı aklım. Minberde ve mihrabda vaizi ve imamı açık şekilde görememiştim. Her ikisinde de gördüğüm abaydı aslında. Keza gördüğüm o abayı Efendimizin (sav) meşhur abasına benzetmiştim.
"Ey Ehl-i Beyt!
Sufilere göre ontolojik olarak yaratılış nasıldı?
Allah, gizli bir hazine idi, bilinmek için “hakikat-i Muhammediye”yi yarattı. Allah’ın ilk muhatap aldığı, “hakikat-i Muhammediye”dir. Yani Abdullah oğlu Muhammed adıyla ete kemiğe bürünmüş o nebinin hakikati. Hakikat ve beden… Zaten miraç da bedenden hakikate doğrudur. Hz. Muhammed’in miracı, kendi bedeninden hakikatine doğrudur. “Ey beni izleyenler! Bana bakınız, siz de benim gibi suretinizden siretinize miraç ediniz” anlamını da taşır. Onun için Müslümanların, sadece Miraç Kandilini kutlamakla yetinmemeleri gerekiyor. Miraç Kandili, Hz. Peygamber’in miracının vuku bulduğu gecedir; bizden de kendi yükselmemizi gerçekleştirmemiz beklenir. Yükselmediğin sürece hâlâ aşağıdasın demektir.
Sayfa 114 - Sûfi KitapKitabı okudu
Geceler Kandille Aydınlandı
Yılın belli günlerinde idrak ettiğimiz mübarek günlerimiz vardır. Bunlar; Mevlid, Regaib, Mirac, Berat ve Kadir geceleridir. Yalnız, biz "gece" ifadesi yerine daha çok "Mevlid Kandili, Miraç Kandili" misallerinde olduğu gibi "kandil" ifadesini kullanırız. Bunun sebebi, Osmanlı padişahı Sultan İkinci Selim döneminde, bu mübarek günlere özel olarak camilerin iyice aydınlatılıp minarelerde kandiller yakılmasıdır.
