Kadınların bir şeyi sevip sevmemesinin nedeni oldukça muğlak bence.
İtalya’da komünistlerin iktidarı ele geçirmelerinden korkmayın” demektedir. Oysa bu çok muğlak bir ifadedir, çünkü • Korkulacak bir durum yok, çünkü komünistler iktidara gelmeleri durumunda temel kapitalist mekanizmada hiçbir değişiklik yapmayacaklar; • Hiçbir zaman iktidarı ele geçiremeyecekler, çünkü iktidar olmak gibi bir istekleri yok
Reklam
"İnsanlar fiziksel bakımdan kışkırtıcı derece yakındır ama yine de birbirlerinden uzaktırlar. Kalabalıkta kaybolan insanlarda, kendi imkân ve olanaklarıyla bir başına terk edilme, dolayısıyla yalnızlık hissi oluşur. Yalnızlık mahremiyetin bedeli olarak görünür. Yabancılarla yaşamak, diğer yabancıların kendileri kadar muğlak bir sanata dönüşür. "
Sayfa 69 - Ayrıntı Yayınları, İngilizceden Çeviren: Akın Emre Pilgir, 23.BasımKitabı okudu
Tenimde iz bırakmış kar kokusu terli, muğlak adamların hevesleriyle harman edilmiş tenim sevinçler artırmışım çiçekli ve çiçeksiz bütün dağlardan.
Her şeyin başlangıcı muğlak ve belirsizdir, ama sonu değil, Ve ben beni başlangıç olarak hatırlamanızı isterim.
Zekâ kavramında akılla duyguyu birbirinden ayırmanın güçlüğü elbette ahmaklık kavramında da yansımasını bulur; örneğin tıp psikolojisinde, zayıf akıllı insanların düşünce tarzları, yoksul, muğlak, soyutlama yeteneği yok, belirsiz, yavaş, dikkat dağılıyor, yüzeysel, tek taraflı, katı, çapraşık, aşırı hareketli, dalgın gibi kelimelerle ifade edildiğinde, bu niteliklerin kısmen akla, kısmen de duygulara dair olduğu kolaylıkla anlaşılır.
Sayfa 49 - KırmızıKedi
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.