Her bahar temizlediğin gardırobun kadar sade olmalıydı hayatın.
İnsan insana yük oluyor.
Hayatın en büyük ironisi bu işte:
Kalabalık rehberde dost aramak..
Ben yine onu bildim.
Bakamadım ama kalbim varlığından haberdardı.
Sanırım ben onu sevmeyi sevdim. Her defasında adını duyduğumda heyecanlanmayı sevdim.
Ben bir hayali sevdim.
Ama o bir başkasını sevmiş.
Alışmıştım hayallerimin olmamayışına...
Şimdi tekrar ne yapsam dedirtme bana Yarabbi taşınacak suyu göster, kırılacak odunu kaldı bu silinmez yaşamak suçu üzerimde bileyim hangi suyun sakasıyım Ya Rabbelalemin tütmesi gereken ocak nerde?
İnsan yalnız olunca neler neler düşünür.. gerçekleşmemiş hayallerini, uçup giden yıllarını, ilk aşk maceralarını... O pek gerilerde kalan yılları, erişilemeyen ve erişilemeyecek olan bir isteği hatırlamak, düşünmek de hoş bir şeydi...