Bugün sizlere çocuksu masumiyetin yitirilmediği çilek ve şeftali kokulu bir aşk hikayesinin romanı ile geldim.
Kendisini en çok mutlu eden üç şeyin okumak, yazmak ve yazdıklarının başkaları tarafından okunması olduğunu söyleyen yazarımız; içindeki güzellikleri de insanlar ile paylaşmayı seviyor. Ayrıca gençlere ve çocuklara kitap okumayı sevdirmeyi amaç edinmiş ve kitaplarını bu amaca hizmet etmek için yazıyor. Kitabını imzalayarak bana gönderen, güzel gönüllü insan @kubraduranekici ye çok çok teşekkür ediyorum. .
Gelelim kitaba. Işıl 18 yaşına yeni giriyor ve üniversite eğitimi için ailesinden ayrılarak İstanbul'a gidiyor. Çok sevdiği rahmetli anneannesinin evinde kalıyor. Yağmur, Yaprak ve Ece ile arkadaş oluyorlar. Kitabın konusu hayatlarının aşkını bulmaya odaklı, bunun etrafında dönüp duruyor. Usul kendisine çilek ve şeftali kokulu notlar alıyor, planlamalar yapıyor. Gençlerin yaşadığı iletişim, karşı cinsle ilişki sorunları, kilo ve özgüven problemleri vb konularına yer verilmesi açısından güzel bir roman. Okurken ben de biraz üniversite yıllarıma gittim.
Işıl uyanıyor ve hepsinin rüya olduğunu anlıyor . Yaprak ve Yağmur yurtdışındaki kuzenleri, Ece ise kız kardeşi. Anneannesi ise ölmemiş yaşıyor. Ama aşkı Mert tabiki var, yakınında hem de bir kaç kulaç...
.
Keyifli keyifli okumalar dilerim.
.
Not: Bu kitabı okurken Nutella kaşıklamak isteyebilirsiniz
Kendinizi Sindirella olarak görmek isteyebilirsiniz.
Hemen gidip çilek ve şeftali kokulu tütsü almak isteyebilirsiniz.
Aman dikkat.
