Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eleştiri
''Bize göre eleştiride en iyi yöntem, konunun, okuyucunun kendi sonucunu çıkarabileceği bir biçimde ortaya serilmesidir. Bize düşen, verileri gruplandırmak, yapıtın taşıdığı genel düşünce üzerine görüşlerimizi ortaya koymak, bu düşüncenin yaşadığımız gerçeklikle ilişkisini göstermek, bu konudaki kendi düşüncemizi belirtmek(...) ama bütün bunları yaparken okura, eleştirmenle yazar arasında herhangi bir noktada kendi düşüncesini üretebileceği bir serbestliği sağlamak, muhakkak sağlamaktır.''
Sayfa 11 - Evrensel Yayınları
— Niçin her şey böyle berbat oldu? Sana kim beddua etti İlya? Ne günah işledin? İyi yüreklisin, zekisin, duygulusun, soylusun. Ama gene de eriyip gidiyorsun. Seni için için yiyen nedir? Bu hastalığın bir adı yok mu? Oblomov zor işitilir bir sesle: — Var, dedi. Olga yaş dolu gözleriyle sorar gibi baktı. Oblomov: — Oblomovluk, diye mırıldandı. Sonra Olga'nın elini tuttu. Öpmek istedi, öpemedi. Yalnız dudaklarının üzerine kuvvetle bastı ve sıcak gözyaşları Olga'nın parmaklarına döküldü. Başını kaldırmadan, yüzünü göstermeden arkasını döndü ve odadan çıktı.
Reklam
“İnsanoğlunun kaderi ve gayesi, capcanlı ve parlak bir şekilde aniden ruhunda belirdiğinde, bu gayeler ile kendi hayatını bir anlığına karşılaştırdığında, hayatla ilgili çeşitli sorular, keşfedilmemiş kalıntıların üzerine aniden vuran gün ışığının uyandırdığı kuşlar gibi, kafasının içinde birbiri ardına uyandığında, düzensizce ve korkusuzca koşturduğunda dehşete düşmüştü.”
Sayfa 127Kitabı okudu
-Niçin her şey böyle berbat oldu? Sana kim beddua etti İlya? Ne günah işledin? İyi yüreklisin, zekisin, duygulusun, soylusun. Ama gene de eriyip gidiyorsun. Seni için için yiyen nedir? Bu hastalığın bir adı yok mu? Oblomov zor işitilir bir sesle: -Var, dedi. Olga yaş dolu gözleriyle sorar gibi baktı. Oblomov: -Oblomovluk, diye mırıldandı. Sonra Olga'nın elini tuttu. Öpmek istedi, öpemedi. Yalnız dudaklarının üzerine kuvvetle bastı ve sıcak gözyaşları Olga'nın parmaklarına döküldü. Başını kaldırmadan, yüzünü göstermeden arkasını döndü ve odadan çıktı.
_Hayat öylesine sürprizlerle doludur ki, sırtındaki küfeyi alır kiminden, elmasları yükler taş yerine. _Onların zırvalara inanmalarının sebebi, cahillikleri. _Sefil egolarının değer ölçüleriyle ölçüp, gerçeğe, güzele ve iyiye ağızlarından salyalar saçarak nutuk çekiyorlar. _Köle tiplerden oluşmuş hiçbir devlet yasayamaz. Köleden doğan yine köle
— Niçin her şey böyle berbat oldu? Sana kim beddua etti İlya? Ne günah işledin? İyi yüreklisin, zekisin, duygulusun, soylusun. Ama gene de eriyip gidiyorsun. Seni için için yiyen nedir? Bu hastalığın bir adı yok mu? Oblomov zor işitilir bir sesle: — Var, dedi. Olga yaş dolu gözleriyle sorar gibi baktı. Oblomov: — Oblomovluk, diye mırıldandı. Sonra Olga'nın elini tuttu. Öpmek istedi, öpemedi. Yalnız dudaklarının üzerine kuvvetle bastı ve sıcak gözyaşları Olga'nın parmaklarına döküldü. Başını kaldırmadan, yüzünü göstermeden arkasını döndü ve odadan çıktı.
Sayfa 466 - Üçüncü Bölüm - XIKitabı okudu
Reklam
Oblomovluk( tembellik)
Kendi hayatının yolunu ağır bir kaya parçasıyla tıkanmış, daracık, zavallı bir keçiyolu gibi görüyordu. İçinde, hiç uyanmadan kalmış, biraz kurcalanmış, fakat hiçbiri sonuna kadar işlenmemiş birçok yetenek olduğunu acı acı seziyordu. İçi yanarak anlıyordu ki onda gömülü kalmış iyi ve güzel bir şeyler vardı;belki çoktan ölmüş ya da bir dağın derinliklerindeki altın gibi saklı kalmış olan bu hazine çoktan meydana çıkmış olmalıydı. Ama öyle derinlerde kalmış, üzerine öyle pislikler yığılmıştı ki... Sanki dünyanın ve hayatın ona verdiği nimetleri biri çalmış ve yine kendi ruhunun derinliklerinde bir yere gömüp bırakmıştı. Sanki bir güç onu hayat meydanına atılmaktan, iradesini ve zekâsını alabildiğine açılıp harcanmaktan alıkoyuyordu. Sanki gizli bir düşman daha yola çıkarken onu ağır eliyle yakalamış, insanlığın doğru yolundan uzaklara fırlamıştı...
Sayfa 115 - Kültür yayınlarıKitabı okudu
!}atta Türk okuyucusu tanıdıkları arasında Oblomov'a benzeyen insanlar görebilecektir. Konya'daki çihliğinin geliriyle Beyoğlu'nda, bir türlü gerçekleşmeyen hayaller içinde yaşayan işsiz yarı aydınlar ve memurlar az değildir. Kaldı ki hepimizde, iş hayatına karışanlarımızda bile, Oblomovluk vardır. Avrupalılaşma yolunu tutan her Doğu milletinde Oblomovluk kolay kolay ruhlardan çıkmayacaktır. Oblomovluktan kurtulmak için onun tam zıddını örnek tutmuş olan, dünya görüşünü iş üzerine kurmuş olan yeni Rusya' da bile Oblomov'lar kuşağının büsbütün kuruduğu ileri sürülemez. Nitekim Lenin diyor ki: "Rusya üç devrim geçirdi, ama gene de Oblomov'lar kaldı; çünkü Oblomov'lar yalnız derebeyler, köylüler, aydınlar arasında değil, işçiler, komünistler arasında da vardır. Toplantılarda, komisyonlarda nasıl çalıştığımıza bakarsanız, eski Oblomov'un içimizde olduğunu görürsünüz . Onu adam etmek için daha çok zaman yıkamak, temizlemek, sarsmak, dövmek gerekecektir."
“Neden mahvoldu her şey?” diye sordu birden başını kaldırarak. “Üzerine çöken bu lanetin adı ne İlya? Ne yaptım ben? Sen iyi, akıllı, kibar, soylusun... ve... mahvoluyorsun! Kim bozdu seni? Bu kötülüğün adı yok...” “Var,” dedi Oblomov zar zor duyulur bir sesle.Olga soran bakışlarla, gözyaşı kaplı gözleriyle baktı ona. “Oblomovluk!” diye fısıldadı Oblomov, sonra Olga’nın elini tuttu, öpmek istedi, ama yapamadı, dudaklarını sıkıca bastırdı ve sıcak gözyaşları onun parmaklarına da bulaştı. Başını kaldırmadan, yüzüne bakmadan, arkasını döndü ve gitti.
Sayfa 417 - Everest Klasikler 5Kitabı okudu
Avrupalılaşma yolunu tutan her Doğu milletinde Oblomovluk kolay kolay ruhlardan çıkmayacaktır. Oblomovluktan kurtulmak için onun tam zıddını örnek tutmuş olan, dünya görüşünü iş üzerine kurmuş olan yeni Rusya'da bile Oblomov'lar kuşağının büsbütün kuruduğu ileri sürülemez. Nitekim Lenin diyor ki: "Rusya üç devrim geçirdi, ama gene de Oblomov'lar kaldı; çünkü Oblomov'lar yalnız derebeyler, köylüler, aydınlar arasında değil, işçiler, komünistler arasında da vardır. Toplantılarda, komisyonlarda nasıl çalıştığımıza bakarsanız, eski Oblomov'un içimizde olduğunu görürsünüz. Onu adam etmek için daha çok zaman yıkamak, temizlemek, sarsmak, dövmek gerekecektir."
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.