Ockham'ın Usturası (veya Occam'ın Usturası) teorisi temel olarak "her şeyin birbirine eşit olduğu bir ortamda, en basit açıklama doğruya en yakın olandır" felsefesi üzerinde şekillenir." 14. yüzyıl filozofu Ockham'lı William tarafından ortaya atılmıştır. Buna göre bir olayın olası açıklamaları içinde en basit olanı tercih edilmelidir. Bir açıklama ne kadar çok sayıda varsayıma dayanıyorsa gerçeklikle bağı o kadar zayıftır.
Ve bu olay ayrıca Occam' ın usturası denen şeyin doğru
olduğunu da gösteriyor. Occam'ın usturası, erkeklerin
tıraş olduğu ustura değil, bir kanun ve diyor ki
Entia non sunt multiplicanda praeter
necessitatem.
Bu söz Latince ve anlamı da
Varoluşu tam anlamwla gerekli olmayan
şeylerin varlığından şüphe etmek gerekir.
Bunun anlamı şudur; cinayet işleyenler genellikle kurbanların
tanıdığı biridir ve periler kağıttan yapılmıştır ve
ölülerle konuşulmaz.
Occam'ın Usturası; on dördüncü yüzyıl filozofu Ockham'lı William tarafından ortaya atılmış bir teori: "Koşulların birbirine eşit olduğu durumlarda, doğruya en yakın açıklama en basit olanıdır."
"Dış Güneş Sistemi'nde kanıtlar bulabilirsek, bu kanıtlar evrendeki köşemizde ikinci bir yaşam kökeni olduğuna işaret eder. Bu durumda Occam'ın usturası yasasına göre, yaşam diğer tüm yıldız sistemlerinde yaygın olabilir ve bizler de o kadar da özel değilizdir."
Occam'ın Usturası Prensibi, diye düşündü. UKO'daki eğitmenleri bunu bilinç altına kazımışlardı. Birden fazla açıklama olduğunda, en basiti genellikle doğrudur.
"Biyoloji, birbiri ardına gelen ve her biri kendisinden öncekileri değiştiren mekanizmalar üzerine kuruludur. Occam'ın Usturası fiziksel bilimlerde çok kullanışlı olsa da, biyolojide uygulamak çok tehlikeli sonuçlar doğurabilir."
Aynı zamanda "Occam'ın usturası" diye de bilinen bilimdeki sadelik ilkesi, gözlemlediklerimizi açıklamak için zorunlu olmayan herhangi bir bilimsel varlığı veya fenomeni farz etmememiz gerektiğini ileri sürer.