Köydeyim. Ablamın odasında yatıyorum. Dışarda çok yağmur var. Annemler uyuyor. Sigara içmek için dışarı çıkacaktım. Üzerime bir mont almak isterken ablamın montu gözüme takıldı. Cebinde bir şeyler olduğunu fark ettim. Ve bunları buldum.
Çikolatalardan ikisinin son tüketim tarihi geçmiş. Birisinin ise 24 ocakta bitiyor. İki adet sakızı kalmış. Saati durmuş. Yara bandı, 99'luk tespih, bileklikler... Bir adet de giyilmemiş çorap vardı. Ablamı kabrine koyalı 45 gün oldu ama ben hala öldüğüne inanmakta güçlük çekiyorum. Evin her yerinde hatırası taptaze duruyor. Seni çok özledim canım kardeşim 😭😭😭
Kafka iyi bir yazar olmasının yanında, aynı zamanda iyi bir gözlemcidir. Dönüşüm kitabı ütobik bir kitap olmakla beraber, bu kitapta da anlatmak istediği alt metinde eleştirel bir kavram ve özgürlük temasına vurguda bulunmuştur.
Kitapla ilgili önemli bir anektot ise: Kafka bu kitabında bir böcek resminin kullanılmamasını rica etmiştir. ( Neden
"Herkes 'sürüye' katıldığından ötürü güven içerisinde, ...sınırları 'iyice' çizilmiş bir yaşam."
Kafka'nın (1920-23) Jonouch'la konuşması
Öncelikle Dönüşüm, sayfa sayısının azlığına, üslubunun görünüşteki yalınlığına karşılık deyim yerindeyse öyle kolay yutulur lokma değil.
Kolay yutulur lokma olmamasına rağmen neden bu kadar çok
"Hiçbir şey hayat kadar şaşırtıcı olamaz. Aşk hariç!"
Sevgili Galip,
Senin hikâyeni yazmak iğneyle kuyu kazmak kadar zordu, ancak seni anlamak ondan bile daha zordu. Kaleme alındığından beri hakkında bir sürü şey yazıldı çizildi, pek çok akademik çalışmaya ilham oldun, seni sevenlerimiz de oldu, senden nefret edenlerimiz de. Seni büyük
Öncelikle belirtmeliyim bu kitabı çocuk büyük herkes okuyabilir. Savaş ve dört küçük kız... Yan yana gelmemesi gereken bir ikili değil mi? Savaş ortamında kalan küçük kızlar ne yapar nasıl yaşarlar? Bunu bir düşünün...Eğer çocuklarımızıın geleceğini düşünüyorsak hepimiz savaş karşıtı bireyler olmalıyız. Unutmayın tek bir insan savaş da
Yazarın Dil-Küşâ kitabını okuyarak kalemine hayran kalmıştım. Frau’da da aynı şeyleri hissettim. Öncelikle sizi alıp içinde bulunduğu döneme çok başarılı bir şekilde götürebiliyor. Götürdüğü dönemin ayrıntılarını da, tarihini de çok güzel anlatıyor. Detaylı bilgiler için ayrıca teşekkürlerimi sunarım.
Orta Çağ Fransa’sında Strasbourg kasabasında yaşanılanlar anlatılıyor. Yokluğun baş gösterdiği kasabada Toreffeo ailesi geçimini çiftçilikle sağlıyor. Kasabanın çalışmayı en çok seven ailelerinden. Frau evin bir odasında kasabalının sinir sistemlerini telkin yoluyla düzeltmeye çalışırken yani bir nevi psikologluk yaparken Herr ise doktora gitmek için yeteri kadar parası olmayan halkın hastalıklarını bitkilerden karışımlar yaparak iyileştiren, kendince bir şifacıdır. Birbirlerine çok büyük aşkla bağlılar. Frau’ya aşık olan Aleon seçilmemiş olmanın verdiği kıskançlıkla yaptığı planlar sonrasında bir dans çılgınlığının başlamasına sebep oluyor.
Bu kitapta öğrenilecek çok detay var. Hem zevk alıp hem de tarihte gezinti yapmak isterseniz durağınız FRAU olsun.
Keyifli okumalar…
Frau TroffeaMurat Terlemez · Perseus Yayınları · 202345 okunma
“Her bir evin her bir odasında ayrı bir sır vardır ve bunların içlerinde çarpan her bir yürek de hemen yanı başındaki yüreğin bile bilmediği ayrı bir sır taşır içinde!”
Merhaba arkadaşlar, uzun zaman sonra yeni bir inceleme yapıyorum. Bu kitap polisiye romanların kraliçesi Agatha Cristie’nin “On küçük zenci” kitabıdır. Diğer romanlarından farklı olarak bu kitapta meşhur dedektif Herkül Puaro yoktur. A.Cristie romanlarının büyük bir çoğunluğunda olduğu gibi bu kitapta da /Katil kim?/ oyunu oynanıyor.
Konuya
Minik ellerini öpüp kokladı okulun kapısında, telaşlı çocukların sırt çantalarından sırtına yediği darbeyi hissetmedi bile. “Allah zihin açıklığı versin,” dedi gülerek. Sel gibi akan çocuk kalabalığına karışmadan evladı. Şimdi avucunun içindeki minik eli biraz daha sıktı. “Hadi koştur Erhan'ım koştur, geç kaldık...” Beş yaşındaki Erhan'la
Spoiler içerir.......
Bluma, Brauer, Delgado, Gölge Hattı adlı kitap.
Özet olarak bütün hikaye; yolda şiir kitabı okurken bir arabanın çarpması sonucu ölen Profesör Bluma'nın, ölümünden sonra üniversitedeki görevini alan yardımcısının, Bluma adına gönderilmiş kapağı kirli ve çimento kaplı olan Gölge Hattı isimli kitabı, gönderildiği yere geri
Faust - Birinci Tragedya (Faust I), 1808 yılında Johann Wolfgang von Goethe tarafından kaleme alınan bir dramadır. Trajedi, 1500’lü yıllarda Almanya'da gerçekleşir ve bilgi için çaba sarf eden ve hayatının akışından tat alamayan bilim adamı Heinrich Faust hakkındadır. Bu nedenle, şeytanla kader bir anlaşma yapar ve şeytana anlaşma karşılığında
+ Dışa bağımlı mıyız?
- Yok canım! Ne bağımlılığı? Onlar bize bağımlı. Bizimkisi dudak tiryakiliği.
Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir.
/Başbuğ Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Çocuklarınızı Padişahçı değil Milliyetçi yetiştiriniz.
/Başbuğ Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Bu millet