Ölüm bilincine ulaşmamış, ölümünün farkına varmamış insanın gerçekten yaşaması mümkün değildir.
Sayfa 211Kitabı okudu
Ölümü, bu kişinin ne kadar eşsiz benzersiz olduğunu açıkça anlatır bize;
“Sevdiğimiz bir kişi öldüğü zaman, sağ kal­mak suçunun kafaretini yüreğimize işleyen yegın bir pişmanlıkla öderiz. Ölümü, bu kişinin ne kadar eşsiz benzersiz olduğunu açıkça anlatır bize; varlığı­nın, bir zamanlar, bütünüyle var kıldığı, yokluğunun, kendi bakımından ortadan kaldırdığı dünya kadar uç­suz bucaksız hale gelir bu ölü; yaşamamııda daha çok yer tutması, gide gide yaşamamızın tümünü kap­laması gerekirdi gibi gelir bize. Kendimizi sıyırırız sonra bu sersemleyişten: O da, öbürleri arasında, öbürleri gibi bir bireydi, o kadar, diyoruz. Ancak, kimsecikler için elimizden geleni -hiç bir zaman­ yapmadığımızdan, (kendi elimizle çizdiğimiz, tartı­şılabilecek sınırlar içerisinde bile elimizden geleni yapmadığımızdan,) kendimize, gene de, bol bol sitem edecek sebepler buluruz.”
Sayfa 94 - Bilgi Yayınevi, 1. Basım 1966, Türkçesi: Bilge KarasuKitabı okudu
Reklam
Derdi olana yolun meşakkati, yılların gövdede açtığı yaralar, saatlerin birbirini kovalayan telaşı sorulmazdı.
Ölüm kaderdir. Hayatta kalma isteğiniz ve yok olma korkunuz hep var olacaktır. Bunlar protoplazmanıza yerleştirilmiş içgüdüsel duygulardır ve nasıl yaşadığınız üzerinde büyük bir etkisi vardır.
Ve ne demektir ölüm? Belki insanın yüz duygusu var da, insan öldüğünde bunlardan bizim tanıdığımız beş tanesi ölmektedir de, öteki doksan beş tanesi canlı kalmaktadır.
Halkına zülüm ve işkence yapmayı gaye olarak güden başkanın halkmı Allah eksiltir, Afet ve belâlarla ölüm vak’alarmı içlerinden eksik etmez, Ti­cari hayatları sarsılır, afetler yüzünden ziraatçılar ek­tiklerini alamazlar. Sürü sahipleri günden güne kayıp verirler. Adalet üzerine hareket eden başkanın bu adîl tutumu bütün kitle içinde yayılır, bütün halk ölçülerini tam tutar, aralarındaki hak ve hukuka riayet ederler, adîl konulara sarılırlar. Artık bundan sonra eğri olan şeyler aralarında yok olur ve hak olan şeyler aralarında belirir. Semadan rahmet eksik olmaz, yeryüzünde bere­ket çoğalır, ticaret gelişir, ekicilerin ürünlerinde bir be­reket olur, böylece halkm gıda durumu gelişir. Filozof­ ların bildirdiğine göre: «Bütün halk başkanm bozgun­cu hareketiyle bozulurlar, dürüst davranışıyle dürüst olur­ lar.» Tabilerin 11 ileri gelenlerinden Süfyan Sevri12 Abba­sî halifelerinden Mansur’un yanma vardığında Mansur: «Sevri! uzun zamandanberi halkımı ve yardımcılarımı yoluma koyup itimat edecek kimseyi bulamadım», deyince Sevri! «Müminlerin başkam! Saydığınız şahısların deru- nunda büyük işlere ön-ayak olacak biri var. Şayet bu düzelirse hepsi düzelmiş olur.» der. Mansur: «Anlattığın ve tasvir ettiğin şahıs kimdir?.» deyince Sevri: «Bütün halkm önderi ve başkanı olan Mansur’dur». der. Bunun üzerine Mansur:«Ah! bu zamana kadar uyanmadım. Kendimi bıra­kıp başkası ile uğraşmam neyime gerekirdi?» diyereiv kendi kendini azarlar.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.