Onlardan nefret ediyorum. Eğitimsizden ve cahilden nefret ediyorum. Kendini beğenmişten ve sahteden nefret ediyorum. Kıskançtan ve kızgından nefret ediyorum. Kabadan, sıradandan ve alçaktan nefret ediyorum. Kalın kafalı ve küçük olmaktan utanç duymayan bütün kalın kafalı ve küçük insanlardan nefret ediyorum. G.P.’nin Yeni Kitle dediği insanlardan; arabaları, paraları, TV’leri, aptal bayağılıkları ve aptal, yaltakçı, burjuva bozuntusu sonradan görmelikleriyle bu yeni sınıftan nefret ediyorum.
Dürüstlüğü ve özgürlüğü ve eliaçıklığı seviyorum. Yaratmayı seviyorum; yapmayı seviyorum. Dolu dolu yaşamayı seviyorum; oturmayan, seyretmeyen, kopya çekmeyen ve yüreği ölmemiş olan her şeyi seviyorum.
Onlardan nefret ediyorum. Eğitimsizden ve cahilden nefret ediyorum. Kendini beğenmişten ve sahteden nefret ediyorum. Kıskançtan ve kızgından nefret ediyorum. Kabadan, sıradandan ve alçaktan nefret ediyorum. Kalın kafalı ve küçük olmaktan utanç duymayan bütün kalın kafalı ve küçük insanlardan nefret ediyorum.
Yoksunluk çektiğim zamanlarda en küçük tıkırtıdan korkuyorum, insanlara nefret duyuyorum. Onlardan korkuyorum. Aşırı mutluluk anlarında da herkesi seviyorum, fakat yalnızlığı tercih ediyorum.
Onlardan nefret ediyorum.
Eğitimsizden ve cahilden nefret ediyorum. Kendini beğenmişten ve sahteden nefret ediyorum. Kıskançtan ve kızgından nefret ediyorum. Kabadan, sıradandan ve alçaktan nefret ediyorum. Kalın kafalı ve küçük olmaktan utanç duymayan bütün kalın kafalı ve küçük insanlardan nefret ediyorum.
“Onlardan nefret ediyorum. Hepsinden nefret ediyorum. Onlar Doktor’u öldürdüler. Onu öldüren Savak değildi. Bu çivisi çıkmış sistemdi; bu kahrolası ülke ve bir tiranı devirmek için birlikte hareket etmekten aciz insanlar. Korkaklar sürüsüyüz, yoksa ben onu ele verip, onu tutukladıkları gece sokaklara fırlayıp protesto etmiş olmalıydık. Belki şimdi hâlâ yaşıyor olurdu.”
"Bazen hastalanmama neden olan insanlardan nefret ediyorum," dedi Carla.
“Yeterince tedavi gördükten sonra onlardan nefret etmezmişiz artık, öyle diyorlar. Ama bilmiyorum, bir şey diyemiyorum.
Üstelik benim düşmanım, ne nefret edebileceğim ne de bağışlayabileceğim bir insan."
"Kim bu insan?” diye sordu Deborah, bu düşman tek bir kişi olabilir mi acaba diye düşünürken.
“Annem,” diye yanıtladı Carla, sıradan bir şey söylüyormuş gibi.
“Beni, erkek kardeşimi ve kendisini vurdu. Onlar öldü, ben yaşadım.
Babam yeniden evlendi, ben de aklımı kaçırdım.”