Krallar ve kraliçeler, ne zamana kadar insanların kafatasını, taç diye giyecekler?.. Ve insanların tümü, ne zaman kin seline dalıp, altın başlı olacaklar?..
Çocuklukta büyüktüm, oyunlara girmedim..
O bahçelerde kaldı oynanmamış oyunlar.
Ben şimdi anlıyorum oyunda çocukları;
Ne zaman, nerde, baksam, beni de oynuyorlar.
Ters yüzüne evime dönüp odama kavuştum. Dört duvar, bir pencere, bir valiz içinde birkaç kitap ve bir demir karyola... Hasılı mukaddes bir hapishane olan odamda düşünmeden, hatta okumadan gezindim durdum.
— Gringoire, demek savaş zırhları içindeki o yakışıklı çocuklara hiç özenmediniz, öyle mi?
— Neylerine özeneceğim monsenyör, güçlerine mi, zırhlarına mı, disiplinlerine mi? Yırtık pırtık giysiler içinde felsefeyi ve özgürlüğü yeğlerim. Aslan kuyruğu olmak yerine sinek başı olmayı tercih ederim.