Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Aslında şey... Beni biraz olsun mutlu edenler iletilerime baktıklarında kendilerine pay çıkaracak iletilerimi bulur. Bazılarının yokluğu hep en derinlerimde ve kaybetmekten korktuğum kim varsa kendi elimle kaybettim. Gelene sormam niye gittin. Çünkü giden döndüyse sevdi ama bilmiyorum. Burdan 1 gün öncesi bile şuandan daha iyi. Keşke gidenler dönse ya da şey, neyse...
72 syf.
·
Puan vermedi
·
6 saatte okudu
Okuyuuuunnnn!!!
"İnsan kendi ölümünü yazamaz." Dikkat ; elinize aldığınızda " 1-2 saate bitiririm ya , kafam dağılır hem " diyebileceğiniz ama içine dalınca okuması neredeyse yarım gününüzü alacak etkisi ise da çok daha uzun süre devam eden eserin incelemesini okuyacaksınız birazdan !! Dili mi anlaşılmazdı neden bu kadar uzun sürdü 72 sayfalık kitap diyen sevgili arkadaşlarıma cevabım ; aksine öylesine etkileyiciydi ki ister istemez empati kurarken buluyorsunuz kendinizi ve sonuç nefes almak için bol molalı bir okuma . Çok merak ediyorum sahi Tobias kuzum sahi sen nasıl dayandın bu yaşadıklarına ?? Neyse eserimize fazla spoi vermeden ufak bir giriş yapacak olursak ; Yıllarca babası ölmüş diye kandırılan , bulunduğu kasabada kötü kadın diye anılıp toplum tarafından dışlanan annesi ile yașayan , babasının kim olduğunu daha sonra öğrenen ve bu sırrın yükünü taşımanın zorluğu ile çocuk yaşta yüzleșen Tobias, yașadığı ülkeyi terk eder ve yeni bir isimle hayatına devam eder. Soruyorum size ; peki insan geçmişinden , dününden kaçabilir mi?? Evinden , yurdundan ayrılmak zorunda kalanların hislerine öyle güzel tercüman olmuş ki yazar... Tanışmakta geç kalmayın deriiiimmm!!
Dün
DünAgota Kristof · Yapı Kredi Yayınları · 20191,228 okunma
Reklam
Davy Jones - Karayip Korsanları
Davy Jones bir zamanlar normal bir korsandı, her korsan gibi denize aşıktı. Denize aşık olduğu gibi, denizin tanrıçası Calypso'ya da aşıktı. Calypso, Davy Jones'un aşkına karşılık vermeyi kabul etti ancak bir ilişki yaşayabilmeleri için bazı şartları yerine getirmesini istedi. Calypso, Davy Jones'u ölümsüz kıldı ve ona bir görev
Gerçi acıma g ö s t e r i l m e l i d i r , ama o n a s a h i p o l m a k t a n kaçınılmalıdır: çünkü mutsuzlar öylesine a p t a l d ı r l a r ki, onların nezdinde acıma göstermek, dünyanın en büyük iyiliğidir. - Belki de mutsuzların bu gereksinimi aptallık ve zihinsel bir eksiklik olarak, felaketi beraberinde getiren bir tür akıl hastalığı olarak (Rochefoucauld da böyle kavramış görünüyor) değil de tümüyle başka ve daha düşündürücü bir şey olarak anlaşıl dığında, bu acıma duygusuna sahip olmak istemeye karşı daha güçlü bir uyarıda bulunulmalıdır. Daha çok kendileri ne acımisın d i y e ağlayıp bağıran ve bu yüzden durumları nın dikkati çekebileceği anı kollayan çocukları gözlemlemek yerinde olur; hastalada ve ruhsal rahatsızlığı olanlarla ilişki içinde yaşandığında bu yakınmaların ve inlemelerin, mutsuzluğun sergilenmesinin, aslında orada bulunanlara a c ı ç e k t i r m e k amacını güdüp gütmediğini sorar insan kendisine: sonra da berikilerin dile getirdiği acıma, zayıflar ve acı çekenler için bir tesellidir, görürler ki tüm zayıflıkianna karşın en azından hala b i r g ü ç l e r i v a r d ı r : a c ı ç e k t i r m e g ü c ü . Mutsuz kişi acıma gösterisinin onun bilincine çıkarttığı bu üstünlük duygusundan bir tür haz elde eder; kendini beğenmişliği kabarır, hala dünyaya acı çektirecek kadar önemli biridir. Dolayısıyla acınma özlemi kendinden haz alma özlemidir, üstelik yakınlarına zarar verme pahasına; kendi özgün benliğini, olanca saygısızlığıyla gösterir insanlara: hiç de Rochefoucauld'nun dediği gibi "aptallığıyla" değil.
Sayfa 45
28 Şubat'ta Churchill, Çanakkale Boğazı'nı alır almaz Rusların 47.000 asker gönderebileceğini öğrendi. 1 Mart'ta Yunanlılar Türklere karşı 60.000 asker gönderme teklifinde bulundu. 10 Mart'ta, zafer beklentisi Savaş Konseyi'ni öylesine sarmıştı ki, çeşitli toprak kazançları konuşuldu. İstanbul Rusya'ya verilecekti; İngiltere İskenderun'u alacaktı.
Sayfa 355 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, çev. Süha SertabiboğluKitabı okudu
Benzeri konumdaki her kadın gibi, belli bir kamu düzenine sonuna kadar güvenmekteydi; bu öylesine adil bir düzendi ki, insan hiçbir şeyi dert etmeksizin hayatını idame ettirebilirdi;..
Reklam
Ortaöğretim öylesine yoz bir gençlik yetiştirmektedir ki, öğrenciler, üniversiteyi toplantılar ve gösteriler yapma, karşı görüştekileri ortadan kaldırma yeri ve bütün bunları da hakkı olarak görmektedir nerdeyse.
🔴🔇HASET , KİN  VE  NEFRET     📣İMANINIZI KONTROL EDİN❗️   ❌NE KÖTÜ HASTALIKTIR BU HASET.O ise sahibine çok zarar verir🔥 🙅‍♂️Müslümanların hayırlarının eksilmesindeki en belirgin ve çirkin bir haslet olan "hased hastalığı" birlik ve beraberliği yok etmektedir. ✅ ➡️❤️ Biz kendimiz için istediğimizi kardeşlerimiz için istemiyorsak nasıl
352 syf.
·
Puan vermedi
·
57 günde okudu
George Orwell 1984 kitap tahlili(spoiler içerir) 1-Roman Türü: George Orwell'in 1984 isimli eserinde distopya türü ele alınırken; sistem, bürokrasi ve yönetimlere eleştiri söz konusu olmakla birlikte en net esas alınan şey totalirizm eleştirisidir. 2-Olay Örgüsü: Olay kurgusal bir evrende geçmektedir bu kurgusal evrende Dünya:
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2019165,9bin okunma
Yaşamla ilgili her şeyi kavrayan, ister erkeğe ister kadına ait olsun insan yüreği ve insan zihni hakkında bilinmesi gereken ne varsa hepsini bilen şeytan Tolstoy; Rose bir erkeğin kadınlar hakkında Tolstoy kadar bilgili olması mümkün müdür diye merak ediyor, bir erkeğin bütün erkekler ve bütün kadınlarla özdeşleşebilmesine anlam veremiyordu, o yüzden de Tolstoy'un yazdığı sadece Savaş ve Barış, Anna Karenina, Diriliş gibi büyük romanları değil, daha kısa yapıtlarını, novellalarını ve öykülerinin çoğunu da okudu, içlerinde en çok da genç bir gelinin hikâyesini ve giderek yaşadığı hayal kırıklığını anlatan yüz sayfalık Aile Mutluluğu kitabından etkilendi, yapıtta anlatılanlar kendi yaşadıklarına öylesine yakındı ki sonunda gözyaşlarına boğuldu
Reklam
GAZZE'DEN SONRA ŞİİR YAZMAK MÜMKÜN MÜ? Modern Batı düşüncesinin şekillenmesindeki en önemli olay Yahudi Soykırımı, özel adı ile Holokost’tur. Felsefeden tarihe, sanattan sosyolojiye kadar hemen her disiplini “Holokost’tan önce ve Holokost’tan sonra”diye tasnif etmek mümkündür. Hatta fen bilimleri için bile durum aşağı yukarı
Yaşamaya Dair
1 Yaşamak şakaya gelmez, büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın bir sincap gibi mesela, yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden, yani bütün işin gücün yaşamak olacak. Yaşamayı ciddiye alacaksın, yani o derecede, öylesine ki, mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda, yahut
372 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
34 saatte okudu
"Dedem beni dudaklarımdan öptü, ona ceza ver anne!"
Kardeşini Doğurmak / Büşra Sanay Seslendiren : Seda Türkmen Dinleme Süre: 10 saat 40 dk. Hepinize selamlar, En son dinlediğim kitap Büşra Sanay'ın büyük bir titizlikle kaleme aldığı " Kardeşini Doğurmak" oldu. "Mısır'da ensestin dinsel ve siyasal nedenleri vardı. Dolayısıyla ensest üst sınıfa özgü bir durumdu
Kardeşini Doğurmak
Kardeşini DoğurmakBüşra Sanay · Doğan Kitap · 20185,6bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.