Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Genç olduğum için özür dilerim… Bizim de herkes kadar deli olmaya hakkımız var.
Sayfa 132
Gerçek bir özür, suçtan kurtuluşa değil incinmiş taraf için şefkate vurgu yapar.
Reklam
Hayatı boyunca "Köklerinizden kopun, her şeyi reddedin" diyen Nietzsche'nin doğduğu yer ile, öldüğü yer arasında 30 metre mesafe vardır. İlginçtir, hayatı boyunca bir seyyah gibi ülke ülke gezip, hiçbir şeyin özgürlüğüne zincir vuramayacağını düşünen bir adamın, başladığı yere geri dönmesi. Nietzsche'ye göre kalp ve duygu dediğimiz şey, zihnin zayıf tarafıydı bu yüzden "Sert ve acımasız olup, acıma hissini unutun. Çünkü kötülük insanın en büyük gücüdür." diyen ve merhameti gülünç bulan bir adamdı Nietzsche. Fakat bir sabah Turin'deki otelinden çıktığı sırada kırbaçlanan bir atı gördüğünde merhametine yenik düşmüş ve atın boynuna sarılıp attan ağlayarak özür dilemişti. At'ın gözlerinin içine baktı. Bazı kaynaklar bu esnada Nietzsche'nin, "Anne ben bir aptalım." diye mırıldandığını yazar. Ardından Nietzsche, bilincini yitirdi ve zihni sonsuza kadar sürecek bir değişime uğradı. Nietzsche, bir daha hiç eskisi gibi olmadı. 10 yıl boyunca akıl hastanesinde, kimse ile tek kelime etmeden yaşadı ve hayatını kaybetti. Yazıyı Nietzsche'nin en sevdiğim cümlesi ile bitirmek istiyorum. Nietzsche der ki; "Yaşamak, acı çekmektir. Hayatta kalmak ise, bu acıda bir anlam bulmaktır."
İçimde öyle ağır bir yük var ki bunu nasıl anlatabilirim ben bile bilmiyorum. Kaybetmenin ardından getirdiği yalnızlık meğerse insanı çok derinden etkiliyormuş. Her seferinde daha da derinden sorgulatıyor. Acaba daha farklı olabilir miydi? Daha çok arayabilir miydim? Nasıl olduğunu sorabilir daha çok vakit geçirebilirdim. Yaşlandıkça insanlar daha çok çocuklaşıyordu ama biz bunlara tasalanıp durduk. Anlayamadık ki bunun ne çok kıymeti varmış. Bilemedik ki tekrardan onlarla uyumanın ne kadar değerli olduğunu. Bir tebessümün kıymetini. Yapmadık yapmamız gerekenleri. Konuşmadık sormadık duymadık görmedik. Ruhlarımız fani zevklerin peşinde bencilliklerimiz için çırpınırken düşünemedik ölüm nedir ne zaman gelir. Diyemedik bazı şeyler ansızın gider. Aslında hep biliyorduk ama göz ardı ederek yaşadık. İnsan sonrasında elinde hiçbir şey ile kalıyor. Pişmanlıkları ve kalbindeki bu yük ile bomboş, yapayalnız... Neden seni çok seviyorum demek bir külfet haline geldi? Neden ebeveynlerimiz bize sevgi göstermenin bu kadar zor bir şey olduğunu öğretiyor. Çok mu zor minnet etmek, özür dilemek sevmek ve sevilmek. Büyüğü ve küçüğü fark etmeksizin çocuk olabilmek. Neden farkında olmadan bastırılmış duygular ve görünmez kalıplar içerisinde yetiştiriliyoruz? Bunun sonunda giden gittikten sonra diyebildiğimiz tek şey değer miydi? Şimdi soruyorum ben de değer miydi bunca şeye?
Özür dilerim Üzülmediğim için Demek isterim, bir şeyler var Sakladığım, hep yanımdalar
"Ben haklı falan olmak istemiyorum. Kimse benden özür de dilemesin beni sadece rahat bırakın. Ben sizin ne istediğini bilmeyen yanınızla savaşamam."
Frida Kahlo
Frida Kahlo
Reklam
ANNEYİ ÖLDÜRMEK SURETİYLE KARISINA DERS VERMEK
Qingshan komününde dört kişilik bir aile yaşıyordu: Anne Wang, oğul Wang, karısı Tarçın Çiçeği ve küçük oğulları. Bay Wang, bölgenin tarım makineleri fabrikasında çalışıyordu. Anne Wang ile gelini Tarçın çiçeği arasındaki ilişkiler, havadaki pozitif ve negatif elektrik yükleri arasındaki ilişkiye benziyordu. Bir araya geldiklerinde şimşekler
Aklıma George Floyd geldi :(
Bir zamanlar, Afrika'nın kuzeybatısından gelen ve yanlışlıkla bir bankayı soymak suçundan tutuklanan Amfo isimli bir adamla çalışıyordum. Yanlış zamanda yanlış yerde bulunmuş, tutuklanmış, sorguya alınmış ve özür dilenerek serbest bırakılmıştı.
Sayfa 70 - Psikoterapi Enstitüsü Eğitim YayınlarıKitabı okuyor
"Özür bile dilemeyip sadece biraz zaman geçtikten sonra sanki hiçbir şey olmamış gibi devam devam eden biriyle anlamlı bir ilişkiniz olamaz. Çünkü gönül almayı bilmek de bir olgunluktur."
"Beni üzecek gücü sana verdiğim için kendimden özür dilerim."
Franz Kafka
Franz Kafka
Reklam
Erkekler pek ender olarak, “Üzgünüm,” derler; çünkü Marsʼta bu yanlış bir şey yaptığınız ve özür dilediğiniz anlamına gelir. Öte yandan kadınlar aynı ifadeyi, “Senin duygularına önem veriyorum,” demek için kullanırlar. Bu, yanlış bir şey yaptıkları için özür diledikleri anlamına gelmez.
Cesaretlendim birden, bırakıp oyalanmayı "Bayım, Bayan her kimseniz, gerçekten Özür dilerim sizden, uyukluyordum; zaten Çok yavaş çaldınız, çok yavaş tıklattınız odamın kapısını Güçlükle duydum sizi", deyip ardına dek açtım kapıyı- Karanlık- başka bir şey yok asla.
Çok sevdim ama artık gidiyorum Tüm sevdiklerime özür diliyorum
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.