Heybeliada’daki kiralık evinde, çocukluk hassasiyetim, son irtifaını buluyor.
Bayıltıcı çam kokuları, sabahlara kadar okunan acıklı romanlar ve ağlamalar; ve orada ben. Bahriye Mektebi tarafından yanık boru sesleri ve trampetli divan merasimi... Bir ağızdan haykırış:
– Padişahım çok yaşa!