Gudrun ya da Sisifos
Zeus'un Sisifos'u bir kayayı sonsuza dek taşımakla lanetlemesi üzerine Sisifos üzerinden dönen bir absürdizm felsefesi vardır. Anıl 'ın sapıklık çabası ile Sisifos'un kayayı taşıma mecburiyeti her ne kadar benzer görünsede aslında felsefi bağlamda insanı farklı sorulara ve cevaplara
Daha bir underrated, ama underrated olmanın dibine vuran bir şair örneği. Bu 4 puanı kim verdi ve ya neye göre verdi merak ediyorum cidden. Bana göre şairle şahsi bir husumeti olmalı böyle dizelere böyle gereksiz bir puan vermesi için. Şiirlerinin Küçük İskender den neyi eksik mesela? Aa konu bazen küfürlü sözler sarf etmesiyse, bunu daha mantık dışı yapıp çok beğenenler var. Bence bir kitaba 5den düşük puan verdiğimizde bunu açıklamalıyız. Baktım, kitapla ilgili tek bir inceleme yok. Sonuç itibari ile bir çok kişi de kitabı okumadan 4 puanı görüp geçmiştir. Sanki kendim haksızlığa uğramış gibi üzüldüm açıkçası, çünkü cidden baya iyi. Bir kere sadece şiir isimleri bile başlı başına bir şiir ve kaliteli. Umarım bu incelemeyi görenler şu önyargılarını yıkıp kitabı okurlar da, bu gereksiz 4 puan değişir.. Kendisi şu an 60 yaşında ve bu incelemeyi okuyorsa, bilsin ki çok değerli bir şair ve 4 puan ona yapılan en büyük haksızlık. Seviliyorsun, Cihan Oğuz :)
'Tombaladan çıkmış bir yolculuk oldu hayat
İte kaka sevdiniz, deli dolu aştınız kalbinizi inciten her soruyu
Ne büyükmüş ki cezanız bir tufan salgınında duruldu ancak'
Dip not : hahahaha 10 puan verdim 7e yükseldi puan :D
Yine bir DOSTOYEVSKİ kaçamağı yaptım ve her zaman ki DOSTOYEVSKİ bana karışık duygular hissettirdi ama bu konuda en anlamlı söz NABOKOV'UN ''Aynı şekilde,doktor Lujin'e Dostoyevski'den herhangi bir şey verilmesini yasakladı,zira Dostoyevski,doktorun deyimiyle,çağdaş insanın ruhunda baskılı bir etki yaratıyordu,sanki korkunç bir aynaymış gibi- ''
Dış imge ya da persona, kişinin dış dünyaya gösterdiği maskedir. Çok şey gizler. Hem erkek hem de kadınlar psişeyi uygun şişirme ve kılık değiştirmelerle yeniden şekillendirerek mükemmele yakın bir persona, mükemmele yakın bir yüz sunabilirler.
Tıpkı aktörün taktığı maske gibi persona da görüntüde bir yapmacıklığı işaret eder; yani kişinin maskesinin ardında yer alan asıl ayırt edici özelliklerinden farklı birtakım niteliklere sahip olduğunu varsayar.
Sayfa 2 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları / 2. Basım: Mart 2020Kitabı okudu
“Persona’ Türkçede ‘maske’ anlamına gelir. Carl Gustav Jung tarafından ilk kez ortaya atılan ‘persona’ kavramı, insanın günlük yaşamındaki ihtiyaçlarını karşılayabilmek için üzerine giyindiği birbirinden farklı kimlikleri, imajları tanımlar.
İnsan üzerine giyindiği kimliklerin temsilcisine dönüşür hayatın içinde. Bulunduğu yere ve duruma göre taşıdığı unvanların karşılığı olarak bir karakter benimser. Ve bunu bir tiyatro sahnesinde sergiler gibi oynar. Bazen iyi oynar bazen kötü. Ama sonunda hep bir gösteri vardır. Ama hangisi gerçek sensin?..
Tasavvufta unvanlardan arınma, maskeyi çıkarma ve hiç olma hali, aslında kim olduğunu bilme ve gerçeğini koruma bilincine tekabül eder.
‘Herkes bir şey olmaya çalışırken, sen hiç ol’, der Şems. Ama hiç olmak, maskeni/kimliğini terk edip kaçmak demek değildir. Üzerindeki hırkayı çıkarmaktan söz eder Şems. Çünkü eğer gerçekte kim olduğunu bilmezsen, hırkalar da üst üste binmeye başlar ve kimlikler üzerine kimlikler geçirmeye başlarsın. Böylece bir maskeyi indirdiğinde, altında başka bir maske çıkar...”
Persona, bireysel bilinçle toplum arasında mevcut olan karmaşık bir ilişkiler sistemi; bir yandan da başkaları üzerinde belli bir izlenim yaratmak, diğer yandan da bireyin gerçek doğasını gizlemek için tasarlanmış bir tür maskedir.
PERSONA
Persona kelimesi Latince ‘’kişilik’’ demektir. Antik Yunan tiyatrolarında oyuncuların ellerinde tuttukları ve rolleri için taktıkları maskelerdir. Bu kelime 3 yıldır çok fazla ilgimi çekiyordu ve bu kelimenin anlamını içselleştirip günlük hayatımda da gözlemlemeye başladım. Bir insan muhakkak girdiği ortamda olduğundan daha farklı bir