Hem bir dönem hikayesi olması sebebiyle hem de popülerliğiyle uzun süredir dikkatimi çeken Yeşilin Kızı Anne'e büyük bir merakla başladım. Başkarakterimiz ve aynı zamanda yetim bir çocuk olan Anne'in evlat edinilmesiyle olaylar gelişiyor. Kitap hakkında söyleyebileceğim en olumlu şey, başından sonuna kadar, oldukça akıcı olduğuydu. Ama bunun dışında bu kitabın bende bir hayal kırıklığına sebep olduğunu söylemeliyim. Öncelikle, diğer okuyucuların bahsettiği o sıcaklık, o samimiyet, benim okuma deneyimimde yoktu. Özellikle başkarakterle bağ kuramadığımı söylemem gerek. Öte yandan da iyi kalpli kimsesiz çocukların anlatıldığı hikayeleri seven bir okuyucu olarak, bu tarz hikayelerin daha iyi örneklerini (Pollyanna, Küçük Prenses, Oliver Twist vb.) çoktan okumuştum. Belki de bu sebepten bu hikayenin devamına dair bir okuma hevesim oluşmadı. Sonuç olarak, aradığımı bulamadığım ve tüm seriyi okuma niyetiyle başladığım bu kitap serisinin ilk cildinde kalıp devam etmemekte karar kıldım.