Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Çok öskedim seni. Öskedim, bizim doğu dialektinde özledim demektir. Neyini, nereni, hangi halini desem ki? Sesini öskedim örneğin. Yüzünü, şeytan çocuk gülüşünü, öfkeni, yeryüzünü ve kaskatı canımı ısıtan varlığını. Şükür varsın. Oturup “nasılsın” diye açabilir insan. Sevinebilir, övünebilir, ağlayabilir insan. Ne tuzsuz şeydi şu dünya be. Geldin, buldun, şenlendirdin, insan ettin beni. Yemeyip-içmeyip, yatmayıp-uyumayıp, seni anlatmalı bu yürek. Senden bir ricada bulunucam ama en iyisi şimdilik susmak. Mâdem sen sözünde durmadın ben de sürpriz yapıcam! Şaşırtıcam seni! Hem böylesi şeyler gevezeliğe gelmez, tadı kaçar sonra... Gene de ödeyemem. Böylesi daha güzel. Sana mahkûm kalmak güzel. Gözlerinden öperim. N’olur yaz.
208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bayildim kitabi okurken bitmesini hic istemedim kurgu mukemmel yazarin anlatim sekli mukemmel kitabi okudukca karakterlerin yasadiklarini bire-bir yasadim yazar hisleri cok guzel anlatmis kitabin sonunu kotu bitsede beyendim ben hikayeye yakisir bir son olmus bence
Senden Sonra
Senden SonraNilgün Durdan · Truva Yayınları · 201421 okunma
Reklam
kaderi hicranda dolu annem anlat bana beni ben önceleri de hep ağlardım gözlerimi hüzünlü buluttan mı aldın şu yüreğim yanıp tüter durur yanar dağdan mı kopardın hayatı boyunca tahalluk içinde suskun duran annem anlat bana kendimi 6 kız 3 oğlun olmuş yeni parlatılmış şemsirler gibi ayrılık gelip koparıp ayrı düştün her birimize uzaksın uyuyamadığın gecelerde içindeki yaraları neyle sardın yorgun günün akşamlarında yalnız bir başına bu dağbaşındaki evde ümitlerin. isteklerin.dileklerin için uğraşların çabaların hepmi beyhude oldu benim talihimde senden ayrı olmak var annem doğarken suçum mu vardı acaba bilir misin beni acılara mahkum mu doğardun anlat bana kendimi anlat bana beni 17 ay sonra 5 gün görebileceğim canım annem
DESEM Kİ Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır, Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor, Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini, Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim, Senden kopardım çiçeklerin en solmazını, Toprakların en bereketlisini sende sürdüm, Sende tattım yemişlerin cümlesini. Desem ki sen benim için, Hava kadar
aferin evlat iyi etmissin! sonra zamanini da iyi intihap ettin. maalesef seni bos ceviremeyecegim. mademki iki esnaf karsi karsiyayiz, acikca konusalim.. dun gelsen metelik alamazdin, seni tekme ile kovardim. yarin gelsen beni bulamayacaktin. seytan sana fisildamis heralde... mubarek olsun... ben bu ise daha fazla dayanamayacagim... bir nihayet
Ben senden önce ölmek isterim. Gidenin arkasından gelen gideni bulacak mı zannediyorsun? Ben zannetmiyorum bunu. İyisi mi, beni yaktırırsın, odanda ocağın üstüne korsun içinde bir kavanozun. Kavanoz camdan olsun, şeffaf, beyaz camdan olsun ki içinde beni görebilesin... Fedakârlığımı
Reklam
Merhaba, sesine, gülüşüne, bakışına en çok da yüreğine aşık olduğum adam.Bugün sabah ilk işim seni tekrardan sevmek oldu biliyor musun ? Üşenmedim hiç, tekrar tekrar aşık oldum.Sesini dinledim, mesajlarını okudum.Yine tebessüm ettim, yine seni sevdim. Düşündüm sonra, nasıl ne zaman girdin hayatıma da en değerli kişi oldun benim için ? Tam yere düştüğümde, tam her şeyden vazgeçtiğim an sen çıktın karşıma. Ellerini uzattın, hiç tanımadan sarıldım sana bende.Bilmiyorum, belki de o an ihtiyacım vardı sana, inan gerçekten hiç bilmiyorum. Öyle bir vakitte çıkıp geldin ki, ben ilk defa zaman ilerlesin istedim.İlk defa tüm zamanımı sana harcamak istedim. İlk defa sahiplenildiğimi, ilk defa bu kadar sevdiğimi fark ettim. Söylesene, neden geç geldin bu kadar ? Neyse, önemli değil zaten ne zaman geldiğin.Gitme sadece, bunu istiyorum senden.Hep bende kal.Sımsıkı sarılırım sana, hiç bırakmam inan ki. Benimsin sen sevdiğim, sadece benim. Hep benimdin zaten, Hadi şimdi sus ve sarıl bana, ve öyle kal. Burağım
Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır, Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor, Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini, Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim, Senden kopardım çiçeklerin en solmazını, Toprakların en bereketlisini sende sürdüm, Sende tattım yemişlerin cümlesini. Desem ki sen benim için, Hava kadar
BEN SENDEN ÖNCE ÖLMEK İSTERİM - NAZIM HİKMET Ben senden önce ölmek isterim. Gidenin arkasından gelen gideni bulacak mı zannediyorsun? Ben zannetmiyorum bunu.
40 Yaşındasın Rahmetini umarak Günahkar bir dille; Allah Azze ve Celle Ya Rasulallah, lemlere rahmet hayatın geçiyor kalbimizden,
Reklam
DESEM Kİ Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır,Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor,Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini,Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,Senden kopardım çiçeklerin en solmazını,Toprakların en bereketlisini sende sürdüm,Sende tattım yemişlerin cümlesini. Desem ki sen benim için,Hava kadar lazım,Ekmek kadar mübarek,Su gibi aziz bir şeysin;Nimettensin, nimettensin!Desem  ki...İnan bana sevgilim inan,Evimde şenliksin, bahçemde bahar;Ve soframda en eski şarap.Ben sende yaşıyorum,Sen bende hüküm sürmektesin.Bırak ben söyleyeyim güzelliğini, Rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber.Günlerden sonra bir gün,Şayet sesimi farkedemezsen,Rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden,Bil ki ölmüşüm.Fakat yine üzülme, müsterih ol;Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini,Ve neden sonraTekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede,Hatırla ki mahşer günüdürOrtalığa düşmüşüm seni arıyorum. CAHİT SITKI TARANCI
Akdeniz yaraşıyor sana Yıldızlar terler ya sen de terliyorsun Aynı ıslak pırıltı burun kanatlarında Hiç dinmiyor motorların gürültüsü Köpekler havlıyor uzaktan Demin bir çocuk ağladı Fatmanım cumbadan çarşaf silkiyor yine Ali dumdum anasına sövüyor saatlerdir Denizi tokmaklıyor balıkçılar Bu sesler işte sessizliğini büyüten toprak O sesinin
” Bir zamanlar, ayaklarının kırkını da müthiş bir hünerle kullanarak çok güzel danseden bir kırkayak varmış. Ormandaki tüm hayvanlar bu kırkayağın dansını izlemeye gelirler ve her seferinde onun dansedişine hayran kalırlarmış. Ama onun bu dansedişini beğenmeyenler de varmış. Bunlardan biri de kurbağaymış… Ne yapsam da kırkayağın böyle güzel dansetmesini engellesem diye düşünüp duruyormuş. Güzel dansetmiyorsun dese olmazmış. Ben senden daha güzel dansederim dese hiç olmazmış. Düşünmüş, taşınmış, güzel bir plan hazırlamış. Oturup kırkayağa bir mektup yazıp, göndermiş. ” Eşi benzeri olmayan saygıdeğer kırkayak kardeşim ! ” diye başlamış mektuba ” sizin benzersiz danslarınızın naçiz bir hayranıyım. Müsaadenizle sizden şunu öğrenmek istiyorum. Nasıl böyle güzel dansedebiliyorsunuz? Acaba önce 13.sol ayağınızı, sonra da 27. sağ ayağınızı atarak mı dansa başlıyorsunuz? Sonra da 11.sağ ayağınızı kaldırıp, 35.sağ ayağınızı mı indiriyorsunuz? ” İmza naçiz hayranınız kurbağa. Kırkayak mektubu alır almaz nasıl dansettiğini düşünmeye başlamış. Önce hangi ayağını attığını? Ondan sonra hangi ayağını kaldırdığını… ve sonunda kırkayak dansetmeyi bırakmış… Bu bize aklın yaratıcılığı nasıl engelleyebileceğini gösteren güzel bir örnek. Bazen kulaklarımızı tıkamalıyız ve isteklerimizi, hayallerimizi yüceltmeliyiz....
Sayfa 499Kitabı okudu
480 syf.
7/10 puan verdi
Senden Önce Ben, umut etmenin gücünü iliklerinize kadar hissetmenizi sağlayan bir roman. İmkansız gibi görünen bir aşkın aslında yalnızca önyargılardan ibaret olduğu fikrini hedef almış yazar. Bir yandan okurken, bir yandan ağlatıyor. Bu kitabı okuduktan sonra, bazı şeylerin farkına varıyoruz; mutlu olmak için ne yaptığımızın ya da mutlu olmak için bir şey yapıp yapmadığımızın. Ben bu kitabı okuduğum gecenin sabahı mutluydum. Kitap okumanın en güzel yanı da budur işte. Okuduğumuz her romanda, kendimizi o hikayenin içine atarız. O karaktere bürünür, onun duygularını yaşarız. Sonra gerçek hayata dönmek üzer bazen, çünkü okuduğumuz romandaki karakterin yaşadığı hayat daha iyidir. Bazense mutlu eder. Ben de mutlu oldum. Will' in yerinde olmadığım için , ama en çok da Lou' nun yerinde olmadığım için...
Senden Önce Ben
Senden Önce BenJojo Moyes · Pegasus Yayınları · 201329,2bin okunma
Atatürk'ün Adalet'i... Yaşlı kadın yatağından kalktı. Sabah ezanının insan ruhuna huzur veren sesi oda içinde yankılanıyordu. 88 yaşından beklenmeyecek bir çeviklikle pencereye doğru yöneldi. Pencereyi açması ile birlikte odaya ezan sesi ile birlikte baharın güzel kokusu ve kuş cıvıltıları doluştu. Penceresinden gözüken Kurtuluş Parkına bakarak
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.