İnsanın içini acıtan bir dönem romanı. Devam kitabı olduğunu değerli kitap dostum 
Can Karakuş sayesinde öğrendiğim Erguvan Kapısı'nın öncesi olan ve yetmişli yıllardaki öğrenci hareketlerini ve toplumsal yapıyı, farklı sınıflardan iki gencin ümitsiz aşkı üzerinden anlatan güzel bir hikâye...
Kim satıcı kim dilenci?
Hepimiz bir şeyler istiyoruz bu hayattan. Kimi az kimi çok. Kimi sağlık istiyor. Kimi bir parça huzur. Kimi çokca para. Kimi tek gecelik istiyor, kimi ömürlük. Kimi uçan araba, kimi sıcak somun... Bir şeyler de satıyoruz tabi. Bu hayatın temeli 2 şeye dayalı ondan satıyoruz: Satmak ve istemek. Kimi kendini satıyor, kimi fikrini, kimi emeğini... Sakin olun. En az kirli olan kazanacak. Bu hikaye de temiz olan yok çünkü... Doğasına aykırı! Aslında kandırdım sizi. Bu hayatın temeli sadece istemek. Satmayı da istemek. Satmak istiyoruz iyi yaşamak için. Ben kitapçıyım mesela kitap satmak istiyorum. Kimi ağzıyla kebap satmak istiyor kimi lezzetiyle. Kimi beğendiği ayakkabıyı indirimli almak için kampanya istiyor, kimi dişiliğini kullanıp almak... Demiştim temiz olan yok bu hikayenin içinde. Bende kirliyim ama çoğunuzdan az. Şimdi siz söyleyin kim satıcı, kim dilenci! Ben söyleyeyim : hepimiz modern birer dilenciyiz. Milenyumsu inovatik dilenci hemde...
Dut Ağacının Altında
#okudumbitti
Merhabalar
Bugün sizlere 
Abdurrahman Seyhan ın
#dutağacınınaltında kitabı ile geldim .
Anıların hayellerde yaşadığı zamanlar
