... öyle yorumluyorlardı olanları, çünkü düzgün (!) (kime göre, neye göre) bir kadının sırf iki saatlik bir tanışmadan sonra kolayca ilk ıslıkla (kocasından ve çocuklarından) kaçabileceğine ihtimal vermiyorlardı.
1.kısım
Hayatın anlamı nedir?" sorusu hakiki bir soru mu yoksa yalnızca hakiki gibi görünen bir soru mudur?
Tanrı, stratejik bir amaçla dünyayı yaratmış göksel bir mühendis değildir. O, dünyayı yalnızca kendi memnuniyeti ve yaratma hazzı uyarınca yaratmış bir sanatçıdır.
Philosophical Investigations" gibi bir çalışmada
Sanıyorlar ki, ben alelade bir masa şefiyim ve evrakların ancak en dibinde bir köşeye minicik bir paraf atarım. Siz öyle sanın! Şimdi yaptığımı gö rünce çok şaşıracaksınız... En göz alıcı yere, tam genel müdürün imzasını attığı köşeye, "VIII. Ferdinand" diye bastım imzayı. Nasıl benzeri görülmemiş bir sessizlik kapladı bütün kalem odasını! Benimse tek yaptığım, "Tebaam olduğunuzu belirten bağlılık sözlerine gerek yok" anlamında elimi şöyle hafifçe oynatmak oldu.
_Eyy dünya denen çamurun üstünde yaşayan böcekler. Şehvetten kudurmuş besili rahiplerin, cübbeli ırz düşmanı namussuzların sizi nasıl kullandıklarını, masallarla nasıl uyutup mallarınızı yediklerini görün.
_Ah! Sevgilim. Erdemli kadınlardan nefret ederim ben. Cici bir kız yalnızca skişmekle ilgilenmelidir. Küçük sürtük nasıl da boşalıyor! Anüsü
_Oorroossppuu çocuğu, kahbenin evladı, ciğeri 5 para etmez, domuz ahırında doğan cüzzamlı yahudi piç’i Tanrınız yapmadınız mı? İğrenç şarlatan. Tanrı’yla bir kaltağın düzüşmesinden doğan bu soytarının kanını ve etini, şarap ve ekmek diyerek, meyhane yemeği gibi yiyip bağırsaklarınızdan geçirip, sıçıp tanrıyı boka dönüştürmediniz mi?
_Bir boka
Ne yazık ki kadınlar en çok kendilerine acımasız dav ranılmasından zevk alır. Son derece ilkel içgüdülere sahiptir ler. Her ne kadar biz onları çoktan azat etmiş olsak da hala efendilerini bulmaya can atan köleler olarak kalmakta ısrar ediyorlar. Kadınlar kendilerine hükmedilmesine bayılırlar.
Ey ahali, avareler topluluğu! Duydum ki benim hakkımda orada burada arkamdan asılsızca ileri geri konuşuyorsunuz. Şems mezhepsizin teki demişsiniz. Haklısınız. Her mezhebi okudum,hiçbir mezhebe bağlı değilim. Her çiçeği kokladım, hiçbir çiçeğe yaprak olmadım. Meşk adamıyım; ama meşrebsizim. Konuşurum; ama yazmam. Okurum ama kitap kölesi değilim. Kağıtlardan, derilerden değil gönülden okuyalım. Beni dilenci sandınız. Varın öyle sanın. Sizden para pul istemem. Benim ödülümü veren verecek nasıl olsa. Tiridiniz, kebabınız sizin olsun. Lokmanızı değil; ama sultanınızı elinizden alacağım. Tenekeleşen, pas tutan,küf kokan gözleriniz elmastan habersiz. Kirletmeyin kandilimi. Açın yolumu. Zıkkımlanın sofranızda. Kitap, kadın,kahır ve kapristen iğrenirim. Aşka aç olanı doyurmaya geldim. Et ile kemik ile oyalanın siz.