Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
827 syf.
8/10 puan verdi
O, İki Karanın Sultanı, İki Denizin Hakanı, Kayser-i Rum
İncelemeye başlamadan önce geçen günlerde bir zavallı çıkmış Türkiye'nin gurur kaynağı, hocaların hocası, Prof. Dr. Halil İnalcık'a dil uzatıyor. Amacı açık; Osmanlı Devleti'ni tarihî gerçeklerine aykırı yüceltmek, Türkiye Cumhuriyeti ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e saldırarak mevki kapmak. -Ne bereketli topraklarımız varmış,
Fatih Sultan Mehemmed Han
Fatih Sultan Mehemmed HanHalil İnalcık · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019373 okunma
377 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 saatte okudu
Kitap, küçük bir Türk topluluğunun kısa süre içinde bir dünya imparatorluğu haline gelmesinin, dünya tarihinde gizemi aralanmasi gereken bir mesele olduğu yönündeki sözle başlıyor. Buna etken olan hususlar incelenerek devam ediyor. Anadolu Selçuklularin, Moğol İlhanli Devletine yenilmesi ve bunun ardından da Moğollara bağlı bir devlet haline
Devlet-i Aliyye - Klasik Dönem (1302-1606)
Devlet-i Aliyye - Klasik Dönem (1302-1606)Halil İnalcık · İş Bankası Kültür Yayınları · 20102,563 okunma
Reklam
SULTAN II.BAYEZİD
Fatih Sultan Mehmed Osmanlı İmparatorluğu'nu Asya ve Avrupada kanatlandırırken, oğlu TI. Bayezid'in onu ayakları yere basar hale getirdiğini görürüz. Belki Fatih zamanındaki gibi geniş toprak fetihleri görülmez onun devrinde ama dikkatleri dış fethe değil, iç fethe yöneltmiş olması, devletin dayanacağı temelleri tahkim etme, ideolojiyi sağlamlaştırma gayreti içerisine girmesi, bunun için ilim adamları, sanatkârlar ve tarikat şeyhlerini yeni başkente çağırması, vakıfları kurup geliştirmesi, II. Bayezid'in büyüklüğünü göstermesi bakımından önemlidir. Bazılarının “Sofu” lakabını yobazlık manasında alarak onu gerici olarak göstermeye çalışmaları fevkalade yanlış bir tavırdır.
"Fatih Sultan Mehmet bizim anladığımız anlamda yani oğlu II. Bayezid gibi sofu, torunu Yavuz Sultan Selim gibi bir hükümdar değildir. Yani şüphesiz itikadı vardır; ama herhalde davranışında ve üslūbunda bu kadar koyu değildir."
Sayfa 73 - TİMAŞ YAYINLARI, İstanbul 2015, 40. BaskıKitabı okudu
Sofu bozuntusu, babasının yaptıklarını yıkan II. Bayezid'ın yediği halt!!!
Bellini'nin II. Mehmed portresi (1481) sonraki bir sultan tarafından putperestçe bulunduğu için satılmıştır ve bugün Londra'da National Museum'da sergilenmektedir. Müslüman bir ülke hükümdarlarının temsili sanatla tanıştırılması ve Bellini'nin İstanbul'da bir pazarda ıskartaya çıkarılmış ve İngiliz tüccarlar tarafından alınan alınmış portresinin öyküsü Rönesans pazarında olup bitenlerin çarpıcı bir örneğidir.
Sayfa 308 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
II. Bayezid
İstanbul'da ilk tahta geçen ve ilk tahttan indirilen padişahtır. Dindarlığından ötürü "Sofu" ve "Veli" olarak anılır.
Sayfa 55 - İnkılap yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Fatih'in yaptıklarını yıkan Sofu Bayezid
Kul sınıfından gelen devlet adamlar, yeniçerileri ve şehzade Bayezid'i doğal bir müttefik olarak bulmuş ve mali siyasetten şikayet eden kamuoyu tarafından desteklenmiştir. Fâtih'in siyâsetini II. Bayezid terk etmeye ve onun geleneğini kıran aşırı önlemlerini kaldırmaya çalışmış; barışsever, yumuşak bir yönetim getirmiş: Gedik Ahmed ve İshak paşaların etkinliklerine son verdikten sonra Çandarlılara iâde-i itibar ettirerek eski Osmanlı geleneğine ve şeriata devlet içinde tekrar üstün bir etki alanı sağlamaya gayret etmiştir.
Sayfa 274 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
II. Bayezid
"Sofu Bayezid lakabıyla anılıyor. Dindar olduğu bir gerçektir. Tarikatlara düşkündür. Babasının aksine Batı sanatlarıyla, klasik heykellerle, Yunanca ve İtalyancayla alakası yoktur. Fakat mesela bugünün Türkologlarını kıskandıracak kadar Çağatayca bilgisi ve Uygur yazısını okuma kabiliyeti vardı. Topkapı Sarayı Kütüphanesi'ndeki mirası olan okuduğu kitaplar bunu gösteriyor. Cem ise babası gibi Doğu ve Batı'ya yatkın bir eğitim aldı. Farsçası olağanüstü zengin ve güzeldir. Divan sahibi bir şairdir. Sportmendi, harb sanatını iyi öğrendi."
Sayfa 32 - İnkılap Kitabevi, 1.baskı, 2016.Kitabı yarım bıraktı
800 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Çağ Açıp Çağ Kapayan Entelektüel Hükümdar
Franz Babinger, bu eseri İstanbul'un Devlet-i Aliyye'ye geçişinin 500. yılında hazırladığı için ekstra bir dikkat çekmiş olmasıyla hasebiyle ayrı bir göze çarpan bir yapıt oluşturmuştur. Keşke faydalandığı tüm kaynakları da paylaşsaydı da daha rahat bir şekilde inceleme imkanımız olsaydı. Lakin yine de çok değerli olan bu eserin muhakkak
Fatih Sultan Mehmed ve Zamanı
Fatih Sultan Mehmed ve ZamanıFranz Babinger · Alfa Yayıncılık · 202184 okunma
Bu meşhur(!) sofu Bayezid değil mi?
Bazı Osmanlı sultanları Türkler (veya Türkmenler) hakkında hakarete varan ifadeler kullanmışlardır. Örneğin şu beyit Adlî mahlasıyla şiir yazan Sultan II. Bayezid’e aittir: Değme etrak ne bilsun gam-ı aşkı Adlî, Sırr-ı aşkı anlamaya haylice idrak gerek Yani güya Türk sultanı olan padişah kendi halkını idraksizlikle tavsif etmektedir.
Sayfa 288 - Selenge Yayınları
Reklam
Sanat Dostu Baba ve Vizyonsuz Oğul
Bellini, sultan ile maiyetinin portrelerini yapmakla kalmayıp, sarayın iç odalarını erotik ve muhtemelen müstehcen tablolarla (aslında bu tablolar açıkça "cose di lussuria dir (şehvet nesneleri]) donattı. Bu tabloların ancak az bir kısmi rastlantı eseri günümüze dek kalmıştır; geri kalanlar ise sofu, ikonoklast Sultan II. Bayezid'in kurbanı oldu... II. Bayezid tahta çıkınca, babasının sarayındaki çok sayıda tablonun hepsini Kapalıçarşı'da yok pahasına sattırdı. Böylece Mehmed'in ünlü portresi [Resim XXIII (üstündeki yazıya göre 25 Kasım 1480'de tamamlanmıştı), Pera'da ki Venedikli bir tacirin eline geçti ve daha sonra Venedik'e götürüldü. Orada, Britanya'nın Babıâli sefiri (1877-1880) ve Ninova kâşifi Sör Austen Henry Layard (1817-1894) tarafın dan satın alındı; 1917'de, Layard'ın dul eşi tabloyu Lond ra'daki National Gallery Müzesine bağışladı.
Sayfa 581
Fatih'in topladığı Yunan-Roma heykel koleksiyonu, İtalya'dan celbedilen ustaların yaptığı portrelerin hiçbiri sarayda bırakılmado, satıldı, atıldı; en ünlüsü olan Bellini'nin yaptığı portre bugün Londra National Gallery'de. Birtakım zümreler bu miras kazıma hareketini alkışladı. II. Bayezid Han'a ''veli'' unvanını verdiler; bazıları da yaptıklarına dudak büktü, ''sofu'' dediler.
Fatih Sultan Mehmet bizim anladığımız anlamda yani oğlu II. Bayezid gibi sofu, torunu Yavuz Sultan Selim gibi bir hükümdar değildir. Yani şüphesiz itikadı vardır; ama herhalde davranışında ve üslûbunda bu kadar koyu değildir. Nitekim idaresi boyunca kozmopolit davranışlara çok meyletmiştir. Kendisi Fazlullah'ın Hurufileri ile yakın ilişkideydi. Burada bunun üzerinde çok fazla duramayız.İran'dan neşet eden bu garip tarikatın en büyük özelliği, tıpkı Yahudi Talmut Kabalistleri gibi ebcede ve rakamlarla harfler arası ilişkilere dayanarak birtakım kehanet ve yorumda bulunmasıydı; ama bütün bu söylemin etrafında her dinden ve meşrepten insanı etrafında toplamıştır.
MEB'in Matematik, Felsefe ve Tarih'i seçmeli ders yapacağı yönünde iddialar dolaşıyor. Osmanlı'nın da aynı derin gafletten ileri gelen aynı ufuksuzluğu onun çöküşünü başlatmıştı. Yavuz'un Mısır'dan getirdiği Eşari mezhebine mensup bağnaz ulemanın etkisiyle Hanefi-Maturidi çizgi hızla terkedilmiş, bu zevat geldikten kısa süre sonra medreselerin
Gençliğini zevk-u safa ve eğlence içinde geçiren II. Bayezid, padişah olur olmaz, dünya zevklerine tövbe etti. Eski günahlarını affettirmek için gece gündüz ibadetle uğraştı. İmparatorluğun muhtelif yerlerinde dinî yapılar yaptırdı. Bu sebepten «Sofu» adını aldı.
Sayfa 58 - Ötüken Neşriyat
39 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.