Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Düşünüyorum da aşk sözcüğünü de biraz eksik buluyorum, şu senle ben arasındaki ilişkiye. Daha büyük, daha sağlam bizimki. Aşk onun içinde sadece bir kısım galiba. Ötesinde aşkla birlikte ama yer yer, zaman zaman onu aşan başka duygular, başka esriklikler, başka baş dönmeleri de var bizde. Seni seviyorum ve senin için her şeyim. Beni seviyorsun ve benim için her şeysin. Bir insan için şu kısa hayatta bundan daha büyük ne olabilir ki. Acaba Mecnun Leyla’yı elde edip onunla evlenseydi, Ferhat Şirin’e kavuşsaydı, aradan bu kadar yıl geçtikten sonra bizim birbirimize olduğumuz gibi tutkun olabilir miydi? Yangın olabilir miydi? Sen ne dersin buna?”
Miraç ve muazzam iman mümessili Ebubekir ra
Miraç'ı alalım ele... Miraç insan aklını berhava eden bir büyük vakıa... Miraç'ın Mescid-ül Haram'dan yani Kabe'den Mescid-i Aksa'ya kadar olan kısmına inanmamak Kur'ân'ın nassı olduğu için küfürdür. «Oraya kadar inanayım da diğer tarafa inanmayayım» demek de iman değil... Vakıa mühim... Burada akla tâkat yoktur. Akla tâkat olmadığını büyük akıl sahipleri akılla tahkik etmişlerdir. Nitekim Miraç olup bittikten sonra, bunu haber alan müşrikler doğru «en büyük delili kazandık» diye Hz Ebubekir'in kapısını çalıyorlar. Kendisini çağırıyorlar; «Yâ Ebubekir buna ne dersin?» Ve anlatıyorlar: «Burak'a bindi, göklere çıktı. Allah'a vâsıl oldu, onunla konuştu. Akıl, fikir, idrak ve her şey bunun karşısında...» Hz Ebubekir'in tavrına bakın!.. Buradan imanın metodolojisine ait, usûl ilmine ait en güzel davranışı kazanacaksınız. Diyor ki: «Bunları kim söyledi size?» «O söyledi.» «O mu, söyledi? O söylediyse doğrudur!» Bu ne azîm cevaptır! Yani, «O söylediyse diyeceğim yok; O söylediyse tamam»... îman budur!
Reklam
"Delinim. Hemi bütün belalar, hemi de bütün sevdalar bilir. Delin, divanenim işte. 'Ulan madara herif, ulan hergele, madem halin bu çok gel!' dersin belki. Yakın, o boku da yicem. Yokum. Varsam, sensin ya da... Hiçbir kararım yok. Düşünlerim, duygularım önüne öyle bir barikatsın ki, hiç aman vermez. Ne olucaksam seninle ya da senden sonra olucam, anlatabildim mi ki? "
Sayfa 112Kitabı okudu
“Hissiyat,çok önemli olgudur. Neyi,nasıl hissettiğimiz; Bizi biz yapan faktörler. Bu yüzdendir ki bizi biz yapan,başa gelen olumsuz,kederci,isyancı eylemlerden de kaçmamak gerek. Şöyle bir cümle okumuştum ve çok hoşuma gitmişti. “Duygular canımızı yakmak için değilde,bize bir şeyler öğretmek için gelirler ve öğrettiğini öğretince çekip giderler.” Ne kadar manasının yapıcı olduğunun farkında mısınız? Ne bir acıyı yaşamaktan korkmalı,hissettiğimiz mutluluğu paylaşmaktan da keyif almalı. Paylaşılan,paylaştıkça çoğalan şeyler değer görür diye düşünüyorum şahsen… Yazdığınız,okuduğunuz,anladığınız bir olayda “Vay be,”dediğiniz,nerede yorulmuşsunuz,nerede kırılıp,darılmışsınız,neyi kabul edebilirmişsiniz,neyi edemezmişsiniz,neye ağlar da ne size keyif verirmiş bunların öğreticisi akıldan çok duygulardır. Duygulardan ders almaya ihtiyacı olan biz beşeriler,her dersin detayını iyi dinlemesinin,analizi sentezden iyi elemesinin,anlamanın da yıkıcı değil yapıcı olduğunu anlamak gerektiği kanısındayım. Düşünce öyle bir şey işte. Delirttiği anlarda var,akılı başa getirdiği anlarda… Yine öğreniciyiz… Sonra da öğreticiyiz…😉 Hayat bunlar kadar biraz…” SELİN
Kjell tıslarcasına, “Peki o zaman, küçük tarla kuşuna bir soru soracağım,” diye karşılık verdi. ”Şuna ne dersin? Seni bir uçuruma atarsam uçar mısın yoksa düşer misin? Çünkü gideceğin yer orası.” Dişlerimi o kadar sıktım ki çenemde bir şeyin çatırdadığını hissettim. Kelimelerim cam parçası kadar keskindi ve kafamın içinde o kadar yüksek sesliydiler ki çiti kesip geçebilirlerdi. Ne kuşum ne de canavar, bu yüzden düşerim. Ama kokuna ve davranışlarına bakılırsa seni domuzların arasına atsam kendini evinde hissedersin. Kısa bir an buz gibi bir sessizlik yaşandı. Sonra Tiras kahkahalarla gülmeye başladı, Kjell’in öfke dolu ifadesi karşısında kahkahalarla gülerken omuzları sarsılıyordu.
İstanbul üniversitesi Finalleri...
Yav 4 dersin 4'ünü niye sabah vermezsin ki? Öğleden sonra tek ders verme mantığı nedir ?
Reklam
Öyle bir aşk yaşamışsındır ki, bir daha artık böylesini yaşayamam dersin. Aşk sözcüğüne anlamını veren, bedenin tüm hücrelerinde, sinirlerinin her atomunda duyduğun bir duygudur. Sonra, bir gün, bir rastlantı, yeniden aynı heyecan, aynı coşku, aynı yoğunlukta yaşanan anlar... İnanamazsın. Bir düşteyim sanırsın. Kitaplar da benim için öyledir. Eski aşklara dönemezsin, ama eski kitaplara dönebilirsin.
268 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
İletişim fakültesinde bir hoca olsaydım ve yeni başlayan öğrencilere hitap etseydim önerebileceğim ilk üç kitaptan biri olurdu herhalde.İletişimin her evresini anlatmış Cüceloğlu. Öldükten sonra ruhun ,yazdıkların,fikirlerinin insanların hayatlarına dokunması müthiş bir şey olsa gerek.Rahmetle...Üstün Dökmen 'in selam ver şiiri ile başlıyor
İnsan İnsana
İnsan İnsanaDoğan Cüceloğlu · Remzi Kitabevi · 20216,8bin okunma
Ya Sırattan Düşersen.. Şiddetli korku ve zayıf bedeninle Sırat köprüsünün üzerin den geçişini düşün! Eğer gazaba uğramış ve affedilmemişsen birden bire ayağının Sırattan kaydığını görürsün. Eğer Allah seni affetmezse, ayağının Sırattan kayacağı anki halini düşün! O anda kendi kendine. "Ebediyyen mahvolup gittim!" dersin. "İşte korkup endişe ettiğim başıma geldi." dersin. Aklın uçar Sonra diğer ayağın da kayar Baş aşağı düşersin. Ayaklarn Srattan kesilmiştir. Demir kancalanın deri ve etlerine saplanmasından başka bir şey hissetmezsin Bunlarla ateşe doğru çekilirsin. Ateş üzerine hücum eder.
67 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Sezai Karakoç'un kaleminden bir başka yükte hafif, pahada ağır eser…
Düşünceler 1 - Kavramlar
Düşünceler 1 - Kavramlar
, üstadın 1983 yılında Diriliş Gazetesine çeşitli konular hakkında yazdığı yazılardan oluşan bir derlemedir. Başlıkları itibariyle konular; -Medeniyet Kavramı -Efsane ve Hakikat -İnsan ve Maymun -Komünizm ve Kapitalizm -Halk ve Demokrasi
Düşünceler 1 - Kavramlar
Düşünceler 1 - KavramlarSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 1995465 okunma
Reklam
Seçim senin ellerinde..
Bir gün civcivler dışarıda oynarken bir kartal yumurtası buldular ve gizlice kendi kümeslerine getirdiler. Yumurta oldukça büyüktü ve bunun, çok büyük tavuğa ait büyük bir yumurta olduğunu düşündüler. Daha sonra anne tavuk kümese geldi, ona da bunun büyük bir tavuk yumurtası olduğunu söylediler. Böylece anne tavuk bu yumurtayı bağrına bastı ve
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.