Çocuklara Duyulan Öfke
Günümüzün pek çok annesini tehdit eden tehlikelerden biri de kendini ve çocuğunu suçlama. Tüm aile sorunlarının sorumluluğu omuzlarına yüklendiğinde anneler, “Benim sorunum ne?” ya da “Çocuğumun sorunu ne?” sorularına takılıp kalıyorlar. Annelerde, çocuklarının davranışlarının –hatta, çocuklarının varlıklarının– tamamen kendilerinin yarattığı bir şey olduğu fantezisini geliştiriyoruz: Çocuğun durumu iyiyse, kadın “iyi bir anne” olarak görülüyor; ama eğer kötüyse o zaman da, soruna yol açan “kötü anne” olarak damgalanıyor. Çocuğun içinde bulunduğu ortam sadece anneden oluşuyormuş gibi düşünülüyor.
Batı Medeniyetsizliği !!!
~ Nazizim ve Stalinizm, toplama kampları ve canavarca suçları ile Batı medeniyetine karşı ağır bir suçlama olarak kalacaktır. Nereden bakarsak bakalım bu canice metodlar ve onları uygulayan insanlar bu medeniyetin potansiyellerinden biriydi ve malesef bu gerçekleşmiş bir potansiyeldi.
Reklam
Kurguladığı her şey gerçekleşiyor insanın, inandığı müddetçe büsbütün can kesiliyor hayat. Bak diyor senin için daha ne yapabilirim? Doğa bile her şey olurken insan için, insan insana düşman kesiliyor. Bir sır çıkıyor açığa; insan davranışlarına ve iradesine ait. Beni suçlama diyor yaşamın büyük rolü, sana karşı gelen ben değilim başka bir insann... Hâlbuki ipler kıvrılırken makas insanın ellerinde, müthiş çılgınlık. Hep kendimi suçlardım, sevdiğim için bile suçlardım kendimi; kendime insan için ne büyük haksızlık yapmışım.🦉
İlişkinizde sözel ya da duygusal taciz, manipülasyon, nefret, kontrolsüz öfke, suçlama, terk edilme tehdidi, aşırı kontrol ve kıskançlık, bağımlılık, gerçeklikten uzaklaşma, kimlik karmaşası, kendine zarar verme, narsistik beklentiler, aldatma, zararlı alışkan­ lıklardan herhangi biri varsa bu ilişki sizin için zehirli bir ilişkidir. Hayatınızdaki kişinin “olduğunu sandığınız” kişi çıkmama­sı hayal kırıcıdır. İlk başlarda bu durumlar görmezden gelinse de artık öyle şiddetlendiği zamanlar olur ki siz sadece mese­ leleri yatıştırmakla uğraşırken yakalarsınız kendinizi. Ne olup bittiğine dair sağlıklı çıkarımlar bile yapmaktan uzaklaşırsınız. Gitmek istersiniz ama hareket edemezsiniz. Bedeniniz ve ruhu­nuz bazı emareler göstermeye başlamıştır bile ama aklınız sanki kilitlenmiştir, bir kuyunun içine çekilirsiniz.
Sıradan endişelenme öznesinin üzerinde durmak için, gelişim süreci açısından, endişelenmeye başlamadan önce "birinin bizim için endişelendiğini" hatırlamakta yarar vardır. Birinin bizim için endişelenmesi, çocuklukta yaşanan baskılardan ve aynı zamanda rahatlamalardan biridir. Potansiyel bir tehdit olan "Senin için endişeleniyorum" cümlesi, yetişkin yaşamında bir suçlama ve talep olarak devam ettirilir. Ancak, alâka ve merak uyandırabilmek, kendisi için endişelenecek bir başka insana sahip olmak, bebeğin ve çocuğun yaşamının çok önemli bir parçasını oluşturur. Psikanalizde semptom olarak düşündüğümüz şey, çocuklar da genellikle, birini endişelendirmenin ve böylelikle düşündürmenin bir yoludur
Sayfa 67 - Ayrıntı Yayınları, 3. Baskı: 2012
Bunu okuduğunuzda, ölmüş olmayı umuyorum. Meydana gelmiş bir şeyi geri döndüremezsiniz; yüksek sesle söylenmiş bir sözü geri alamazsınız. Beni düşünüp, keşke benimle konuşarak vazgeçirebilseydiniz diye içinizden geçireceksiniz. Söylenebilecek en doğru laf ne olurdu diye bulmaya çalışacaksınız. Sanırım ben size bunun cevabını verebilirim. Kendini suçlama, bu senin suçun değil. Ne var ki bu bir yalan. Hepimiz bu noktaya tek başıma gelmediğimi biliyoruz. Cenazemde ağlayacaksınız. Bu şekilde olmaması gerektiğini söyleyeceksiniz. Herkesin sizden beklediği şekilde davranacaksınız. Peki ama beni özleyecek misiniz? Daha da önemlisi; ben sizi özleyecek miyim? Hiçbirimiz bu sorunun cevabını gerçekten duymak istiyor muyuz?
Sayfa 8 - April YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.