Kullanılmadığı sürece bilginin hiçbir gücü yoktur.
Sayfa 121 - Epsilon
Beni bu taraf ilgilendiriyor.!
Ben kuşlara sevap olsun diye yem vermem. Ver sevaptır diyorsun ya her seferinde. Ben he he diyorum sana. Ama bilmen lazım. Söylesem anlayacak mısın bilmiyorum ama, söylemezsem de ben çatlayacağım. Bıktım senin bu beni sevaba sokmak sevdandan. Öyle anlamaz anlamaz bakıyorsun ki. Öyle değil hayır. Sevapsa sevap, yazılsın adıma o ayrı. Ama ben bu sokaktaki kuşlara kedilere köpeklere mama ve tabii sana niye yemekti sodaydı çikolataydı getiriyorum zannediyorsun. Adıma sevaplar yazılsın diye mi? Hayır. Ben bilemem, öteki tarafta ne var. Beni bu taraf ilgilendiriyor. İşte şimdi bak bu taraftayız. Bu tarafta olduğumuz sürece de burada olanların hepsinin karnı tok olsun isterim ben. Öyledir bu duygum, kendiliğinden kalbimdedir. Hayat biraz da tok bir karındır. Varsa eğer bir Allah, o benim kalbime bunu böylece koyduğundan öyledir. Emrettiğinden, sevaplar yazacağından değil. Öyledir işte, ben yaşadığım sokakta herkes tok olsun isterim. Kuşlar da tok olsun kediler de tok olsun. Bu zalim dünyanın bütün unuttuklarını ben unutmayayım diye kalbime yazmışlar. Yani ben kendiliğimden böyleyim.
Sayfa 18
Reklam
O insanlara baktığımda uzun süre anlayamadığım oydu. Kendi benlikleri yok. Başkalarının içinde yaşıyorlar. İkinci el hayatlar yaşıyorlar. Peter Keating’e bak. Bedel ödüyor, hangi günah için ödediğini merak ediyor, çok bencil davranmışım deyip duruyor. Oysa hangi düşüncede, hangi harekette ben diye bir varlık gösterdi ki? Hayattaki amacı neydi? Büyüklük… Başkalarının gözünde. Şöhret. Hayranlık. İmrenme. Bunların hepsi başkalarından gelen şeyler. Tüm inançlarını başkaları dikte etti ona. O bunlara pek bağlı kalmadı ama başkaları onun bağlı olduğunu sandığı sürece bir sakınca görmedi. Öncelikli derdi hep başkalarıydı. Büyük olmak istemiyor, büyük sanılmak istiyordu. Bina yapmak istemiyor, mimar olarak hayranlık toplamak istiyordu. Başkalarını etkileyebilmek için başkalarından çaldı. İşte sana kendini katıksız silme. İhanet ettiği, feda ettiği şey, kendi egosuydu. Oysa herkes ona bencil diyor.
Sayfa 859Kitabı okudu
582 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Oku! Yaratan Rabbi'nin adıyla oku. ( Alak Suresi,1.Ayet)
Kalplerin Keşfi ya da orijinal dilde; "Mükâşefetü'l Kulub." Adına yakışır şekilde cümlelerin dizildiği fevkalade bir kitap. "Önyargılarımızın kurbanı olup ilk başlarda mesafeli davrandığımızdan olsa ki; Rabbimiz okumayı biraz geç nasip eyledi"diye düşünmeden edemedik. Öyle bir kitap ki yüzyıllar sonra da şimdiki gibi
Kalplerin Keşfi
Kalplerin Keşfiİmam Gazali · Çelik Yayınevi · 20156,5bin okunma
136 syf.
7/10 puan verdi
'Büsbütün olur kadın. Ölü gövdesi...'
*Sahne1(Tanışma) Sylvia'nın eserlerinin de ilk olarak Ariel'i incelemeye karar verdim. Benim için Plath gibi bir kadını, eserlerini yazıya dökmek incelemek tıpkı onu anlayabilmek gibi zordur... Genel olarak kitabı birilerine önerdiğim de olumsuz eleştirilere denk geldim. Bu nedenle Ariel ile tanışma zamanımdan biraz bahsetmek istiyorum. Kitaba ilk
Ariel ve Seçme Şiirler
Ariel ve Seçme ŞiirlerSylvia Plath · Kırmızı Kedi Yayınları · 20221,817 okunma
O Müminlerin Emiri Hz.Ömer
Bir gün gezinti esnasında bir pencereden içeriyi gördü. İçeride içki içen ve sarhoş gibi görünen bir genç vardı. Hazreti Ömer'in celali hepinizin malumu! Kapıyı yıkıp içeri girdi, genci yakasından kavra­yıp şöyle söyledi; "Demek benim gözetimim altında iken içiyorsun!?" Genç ise, "Ben bir haram işledim, sen ise üç." diye
Sayfa 70 - Timaş Yayınevi Baskı Kasım 2017Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.