Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
-Evet, kastettiğin buysa, tünelin sonunda ışık var. Ama bazen, insan karanlığı aşıp öteki tarafa ulaştığında arkasına döner ve geçtiği yerlerde müthiş bir tahribat yarattığını görür.
Tarımla birlikte başlayan ve tarım aracılığıyla ilerleyen, doğayı boyunduruk altına alma projesi devasa boyutlara ulaşmıştır. Uygarlığın ilerleyişinin “başarısı”, daha önceki insanlığın istemediği o başarı, giderek yakılmış bir cesedin küllerini andırmaktadır. James Serpell bu durumu şöyle özetlemiştir: “Kısaca ifade etmek gerekirse, yolun sonuna geldiğimiz anlaşılıyor. Artık daha fazla büyüyemeyiz; daha fazla tahribat yaratmadan üretimi yoğunlaştırmamız mümkün değil; ve dünya hızla bir çöplüğe dönüşmektedir.”
Sayfa 130
Reklam
Takvanın en önemli ve temel işlevi insana doğru bir şekilde kendini inceleme ve doğruyu yanlıştan ayırdedebilme kabiliyet ve gücünü vermesidir. Bir şahıs bu şekilde kendi kendisinin röntgenini çekmek (self x-raying) kudretine erişebildiği ölçüde hatadan/günahtan ve onun "ben"i tahrib eden (self destructive ) neticelerinden "korunma" imkanına kavuşur. Fakat, şu da ifade edilmelidir ki, takva kavramıyla ima edilen bu "kendini inceleme (nefis muhasebesi) " hiçbir zaman kendini herşeyden masum görme anlamına gelmez. Tam aksine; takvanın anlamının ayrılmaz bir unsuru şudur: Bir insan davranışlarını düzenlemek için kendini mümkün olduğu kadar nesnel şekilde nefis muhasebesine çekse de, hiçbir zaman doğruyu seçtiği hususunda garanti yoktur. Eğer bu nefis muhasebesi tek başına yeterli olsaydı, hümanizm mükemmelen işler ve böylece "aşkın"a ihtiyaç kalmazdı. Fakat, insanların vicdanlarının ne kadar subjektif olabildiğini biliyoruz. İşte takva bizzat bu aşkınlığa işaret eder; zira onun ima ettiği şey, her ne kadar seçim bizim, çaba/fiil de bizimse de; bizim yapıp etmelerimiz hakkındaki nihai ve gerçekten nesnel değerlendirme bizim değil "Allah'ın yetkisindedir ". Kurana göre insanın en büyük düşmanı, yani en büyük şeytan, onun kendi kendini kandırması ya da kendi nefsini aldatmasıdır (self deception). Heva (çoğulu ahva:insanda derinden kökleşmiş ve teşhisi zor arzular) ve umniye (çoğulu emanin: insanın emniyet içinde olduğu vehmi/kuruntusu) terimleri Kuranda son derece sıklıkla geçer. Muhtelif defalar, Peygambere dahi, vahyin onun arzularını hesaba katamayacağı söylenmektedir.
Birinci Meclis'te Evrak ve Tahrirat Müdürü olarak çalışan Necmettin Sahir Sılan'ın daha 25 yaşındayken tasarlayıp milletvekillerine uyguladığı tarihi bir anket, milletvekillerinin hukukun üstünlüğüne ve halk egemenliğine olan inançlarını açık bir biçimde gösteriyor.
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asil, Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyle, sefil, Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına; Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına. Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz... Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz. Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb, Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb (ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE )
Devletlerarası ilişkilerde, sömürmek veya sömürülmek duygusu ve fikri yerine karşılıklı menfaat dengesi kurmak esas alınmalıdır. Aksi takdirde meydana gelecek olan alçak ve yüksek basınç merkezleri arasında doğacak olan fırtınaların tahribatı önlenemez.
Sayfa 80 - Hamle/Töre YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
"Bence hiçbir şey yılların yaptığı tahribat kadar acı değildir."
Sayfa 14
‘’ Fakat şu işgaller ve boykotlar nedir? Aldıkları emri yerine getiren polisleri, çileden çıkaran o hakaret beyannameleri nedir? Üniversite yönetiminde söz sahibi olmayı istemek gibi bayağı şımarıklıklar nedir? İşgal edilen üniversite binalarında yapılan tahribat nedir?’’
Çılgınca tahribatı totaliterlik nedeniyle ya da özgürlük ve demokrasi adı altında yapmak ölüler, yetimler ve evsizler için ne değiştirir?
Ucbin yilda uc büyük medeniyeti çökerten satmanın Anadolu da yaptığı tahribi otuz senede bir neslin hayatinda yapabilen spor felaketi, gençliğimizin beyninde açılmış bir ürdür. Darbeleriyle muvaffakiyet ve kazanç istifalarını arttıran bu hayvanı egzersiz, bütün nesli bulaşıcı bir hastalık halinde sararak çocuklarımıza her yaşta aşılamaya çalıştığımız fedakarlık telkinlerini bozmakta, zeka ve his terbiyelerini imkansız kılmaktadır.
Sayfa 29 - Dergah yayinlariKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.