İnsanoğlu, geleceği repertuarda, geçmişi kimlik dosyasında tutan ve gölgeyi geçmişten, ışığı gelecekten alan bir şimdiki zamanla hayatını taş taş ören bir kader mimarıdır.
Bir şey lazım mıymış? Sırf adlarını iyi insana çıkarmaya geliyorlar.
İyi insan: Henüz kasıtlı gaddarligini görmediğimiz kişi.
Bulmacada çıksa böyle yazarim.
*Tanımın güzelliği peki!
_Alçakta olan kimse düşmekten korkmaz.
_Çok süslenenlere bakın; hepsi de gizlenmek istiyordur.
_Boşuna kendinizi kandırmayın; sürekli yaptığınız şey neyse siz osunuz.
_Hukuk, her şeyin üzerinde olmalıdır.
_Bir düşünceyi kabul etmeden düşünebilmek, eğitimli bir zihnin işaretidir.
_Tanrılar da şakalara bayılır.
_Fazileti olmayan insan, hayvanların
Kelime-i Şehadet, bir şimşek gibi insanın gönlündeki kara ağacı deviren, onu nurlara boğan, gönüllere aydınlık bir gökyüzü, billurdan bir çeşme koyan, ilahi kılıçtır.
Benim inandığım ve bağlandığım dâva, ilk insan ve ilk yol göstericinin, dünyayı dolduran inkâra karşı özgür inanç gemisinin kaptanı olan Hazreti Nuh'un Ebedî Kurtuluş Sancağını uygarlıklar başkentine diken, Ateş imtihanından geçmiş ve Kurban şifasıyla azapların zehrini eritmiş Hazreti İbrahim'in, toplumu yönetecek altın kuralları sütunlar gibi ufkumuzda yükselten ve onları kıyamete kadar tarihin levhası olarak belirleyen Hazreti Musa'nın, ölüleri dirilten, ölü gönülleri diriltici soluğun sahibi Hazreti İsa'nın ve nihayet en büyük insan, en büyük yol gösterici, bütün insanlığa ışık tutucu, fiziği ve fizikötesini aydınlatıcı son Peygamber Hazreti Muhammed'in davasıdır.
Dâvamız ve dâva için kavgamız hakikat dâvası , hakikat savaşıdır.
İmâm Ebu Hâmid el- Gazzâlî şöyle demiştir:
Bil ki, başka bir şeye karışması düşünülen bir şeye, o başka şey karışmamış, ondan kurtulmuş ise, buna 'hâlis' derler.
Bu saf kalma ve karışmama fiiline de 'ihlâs' derler.