Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Arka Kapak
İnsan iktidar isteği ile Tanrı'nın kıyamet ve dehşet tehdidini çalmıştır. Ölüme karşı direnmenin yolu ise emre karşı koymak ve yaratmaktır.
80 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Birey Tanrı ilişkisi ve Varoluş mücadelesi
Ingmar Bergman , İsveçli oyun yazarı ve film yönetmenidir. Papaz bir babanın oğlu olarak din dogmalarıyla yetiştirilmiştir. Dindar ailesinin baskıcı tutumları onu bulunduğu çevrenin tam aksine Tanrı ve dini sorgulamaya sürüklemiştir. Buna istinaden Bergman eserlerinde sert bir şekilde bireysel çatışmalara ve tanrısal sorgulamalara yer verir.
Yedinci Mühür
Yedinci MühürIngmar Bergman · İz Yayıncılık · 2010224 okunma
Reklam
127 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bahtiyar’ı Kim Ağlattı?
Bahtiyar’ı Kim Ağlattı?
Merhaba kitap sever dostlar bugün sizlere @erhanhocaylatarzitarih kaleminden çıkmış olan #bahtiyarıkimağlattı kitabı ile geldim. 4 hikaye 4 farklı hayat okudum. Hepsi ayrı noktalardan yüreğe dokundu. Akıcı ve yerinde betimlemeler ile muhteşem anlatım tarzı ile güzel bir kitaptı. #kitabınkonusu Affet Beni; ''Hayat çarpar adamı.
Bahtiyar’ı Kim Ağlattı?
Bahtiyar’ı Kim Ağlattı?Erhan Metin · Bir Kitap · 202313 okunma
Kaygusuz Abdal’ın Mısır Gezileri ve Kıyı Olayları -Eğitimi
İsmail Kaygusuz
İsmail Kaygusuz
1359’larda Abdal Musa Sultan ömrünün son yıllarını yaşıyordu. Henüz 18-19 yaşlarındaki ve yola kabul edilmiş Kaygusuz Abdal’ın akıl, inanç ve bilgi gücünü çok iyi anlamıştır. Ona en gözde abdalı-dervişi olarak bakıyordu. Belli ki Kaygusuz’u, kendi yerine baş ardıl (halife) yetiştirmek istiyordu. Bunun için genç Kaygusuz’un zamanın tüm
Tanrı'nın tek isteği bizi hayal kırıklığına uğratmaktır.
80 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Her sayfasında, her cümlesinde dolu dolu düşünceler bulunan 80 sayfalık bir şaheser. Çok çok beğendim, okuduğum birçok cümle bende ıstişare etme isteği uyandırdı. İnsanoğlu yıllar boyunca bedeniyle hem savaşmış hem de sınanmıştır. Birçok kez kontrolünü kaybetmiş ve sonra yeniden ele geçirmiştir. Peki ya modern çağda insan kontrolünü ele alabilmiş
Ten Medeniyeti
Ten MedeniyetiSertaç Timur Demir · Açılım Kitap · 2018141 okunma
Reklam
YEŞİL RENKLİ NAMUS GAZI OPERASI «Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.» Uvertür Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük. * Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte birçok
407 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kendime Notlar-1
Yolculukların en çetini kendime olandır demiş Farabi. Mevzubahis kendine yolculuksa eğer ben lafı yine biraz uzatacağım. Bu kitabın bende uyandırdığı hisleri okurluk tarihime not düşmezsem kendi yolculuğuma haksızlık etmiş olurum. Şimdi zamanı geri sarmak istiyorum. Antik çağa, Büyük İskender’in ve Diyojen’in devrine uzanıyorum. Kendine
Mantık Al-Tayr
Mantık Al-TayrFeridüddin Attar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20194,786 okunma
125 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
İsmet Özel'in ''Çağdaş bir mesnevi yazdım'' dediği Bir Yusuf Masalı Adlı eseri "Münacaat" "Naat" "Sebeb-i Telif" "Dibace" ve yedi bölüm "Yusuf Masalı" bölümlerinden oluşuyor. İsmet Özel, Bir Yusuf Masalı' na Münacât' la başlıyor. Münacât; Tanrı'ya
Bir Yusuf Masalı
Bir Yusuf Masalıİsmet Özel · Şule Yayınları · 20122,116 okunma
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
Reklam
Tolstoy ve giden ömre ağıt!
Ölüm fikrinin ona esinlediği sorgula­maları içeren ltiraflarım (1882) adlı eserinde, elli bir yaşında, Savaş ve Barış ve Anna Karenina gibi eserleri kaleme almış ve dünya çapında üne kavuşmuş zengin bir yazar olduğu halde kendiyle ilgili önemli gerçekleri fark etti: erken yaşlardan be­rii kendi değer yargılarına göre değil Tanrı'nın ve toplumun değer yargılarına göre yaşamıştı. Bu yüzden de dur durak bil­meden başkalarından daha güçlü, daha ünlü, daha önemli ve daha zengin olması gerektiğini düşünmüştü. Kendi sosyal çevresinde "azim, güçlü olma tutkusu, kıskançlık, cinselliğe düşkünlük, gurur, öfke ve öç alma isteği" daima saygı uyan­dıran duygulardı. Ama şimdi ölüm düşüncesinin gelip zih­nninde yer edinmesiyle birlikte Tolstoy eski arzularının geçer­liliği üzerinde düşünmeye başlamıştı: "Diyelim ki Samara' da 6000 destayina toprağın ve 300 tane de atın oldu, sonra ne ola­ cak peki? .... Güzel. . . Diyelim ki Gogol'den, Puşkin'den, Sha­kespeare ya da Moliere'den daha ünlü oldun, eee, sırada ne bekliyor seni? İşte bu sorulara bir cevap bulamıyorum."
Sayfa 256Kitabı okudu
120 syf.
·
Puan vermedi
"İnsandan doğan bir kimsenin insan olması mümkünken, zamanın özlük hamurunu yoğurduğu yılların ardından insan kalabilmesi mümkün degildi." Sizlere aslında fantastik kurgu tarzında yazılmış ama bence özünde çok fazla şey barındıran "Hayallerin Gemisi" kitabı ile geldim bugün. Neden fantastik derseniz; Ayruk isimli bir yerde yaşayan insanları anlatıyor. Bu insanların isimleri doğadan veya varlıklarından geliyordu. Yalnızca "adam" ismi insanlığın tüm vasıflarını taşıyanlara veriliyordu. İşte bu adam kimsenin cesaret edemediği Tanrı'nın Dağına gitmeye karar verdi. Çünkü bir isteği vardı. Kendisine bir gemi verilmesi istedi. Bu gemi ona verildi. Tayfaları ise Adil, Zeki, Hırslı, Hükümdar,Yalnızlık ve Sevgi idi... Kaptan, bir limanda sevgiyi bırakıp ve yalnızlığını alıp gitti. Peki yolculuğun kalanında sevgisiz devam edebilmek mümkün müydü? Kaptan neden sevgiyi bırakıp yalnızlığı yanına almayı tercih etti? Kitabın sonunda ise Mecnun, Tuma ve Nuh'un gemisinden de küçük anektodlar var. Tabi ki bu hikayelerin de oturduğu ortak nokta aşk. Çok güzel detaylar vurgulanmış bu bölümlerde de. Altını bol bol çizeceğiniz, fantastik bir alemde ama sanki iç sesiniz ile konuştuğunuz bu hikayeyi beğeneceğinize eminim. Keyifli okumalar dilerim...
Hayallerin Gemisi
Hayallerin GemisiÇağrıl Taştan · Karina Yayınevi · 07 okunma
" Şimdi siz beni dinleyin, " Bugün ya da yarın, bu şehre veya şu şehre gideceğiz, orada bir sene geçireceğiz, işimize devam edeceğiz ve para kazanacağız diyenler. Niye çünkü yarın ne olacağını bile bilmiyorsunuz. Sizin hayatınız nedir ki? Bir süre için ortaya çıkan, sonra kaybolan sis'siniz. Onun yerine söylemeniz gereken şudur: Tanrı'nın isteği ise, yaşayacağız ve şunu ya da bunu yapacağız."
Sayfa 200 - Beyaz Baykuş Yayınları - PdfKitabı okudu
Tanrı'nın isteği
Geceleri uykusuz kalacağım, sabahlara kadar oturup bunları düşüneceğim. Tanrı biz kullarından ne istiyor? Tanrı'nın istediği iyilik mi yoksa iyiliği seçebilme şansına sahip olabilmek mi? Kötülüğü seçen biri gerçekte iyiliğe zorlanan birinden daha mı geçerli Tanrı'nın gözünde?
Ayasofya!
Ayasofya, her zaman şeriatçıların bir bahanesi ve kavga nedeni oldu. Neydi Ayasofya'nın önemi? Bu kavga daha ne kadar sürecekti? Bu soruların yanıtını biraz daha net alabilmek için tarihe bakmak gerekiyor. Ayasofya, 24 Ekim 1934'te, Atatürk'ün emri ve Bakanlar Kurulu Kararıyla müzeye çevrildi. Aradan geçen 60 yıl boyunca,
Sayfa 94 - Toplumsal Dönüşüm Yayınları /3.Baskı 2010Kitabı okudu
1.099 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.