Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yeliz GÜL

Yeliz GÜL
@terapisanati
Terapi de bir sanat değil midir, sancılı bir süreci içinde barındıran, iyileştiren, yenileyen...
Uzm. Psikolog
Altınbaş Üniversitesi- Psikoloji YL, Ege Üniversitesi- PDR
İzmir
İzmir
217 okur puanı
Ekim 2019 tarihinde katıldı
55 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Ermiş bir yerde 12 yıl sürgün hayatı yaşadıktan sonra oradan ayrılmak üzereyken halk ona aşk, sevgi, evlilik, ölüm, neşe, dostluk, güzellik, haz, din gibi birçok konuda soru sorar. Ermiş de aslında verdiği yanıtlarla bir yandan da halka kendini anlatmaktadır. Ermiş'in Bahçesi ise Ermiş'in devamı niteliğinde yazılmıştır. Ermiş uzun yıllar süren sürgün hayatının ardından doğduğu yere ailesinin yanına, bahçesine dönder ve oradaki halkla bu sefer konuşmaya devam eder. Müritlerine yalnızlık, ayrılık, zaman, sevgi gibi birçok konuda öğütler verir. Öte yandan da kendi benliğinin arayışındadır. İlk olarak 1920 yılında yayınlanan Ermiş, dinsel inanç, doğunun gizemi ve felsefi düşüncelerin birleşimi olarak ancak sevgi yoluyla kutsal olana ulaşılabileceğinin mesajını verir. 1960'ların temel kitabı olsa da günümüzde de hala en çok satan kitaplar arasındadır. Felsefe ve deneme tarzında bu kısa ve derin anlamlı eserler ile mutlaka tanışın..
Ermiş
ErmişHalil Cibran · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202370,4bin okunma
Reklam
130 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 günde okudu
Dil-Küşa
Dil-Küşâ, 1900 yılındaki İstanbul'un bir sokağı, hala da anıları ile var olmaya devam eden nice hayatlar barındıran, masal tadında, nice kitaplara konu olan, yokuşları ile ünlü, bir Emirgan (Mirgün) sokağı... 《Bazı geçmişlere geç kalınır, geçmişin sükûta uğradıkça.》 Sözüyle başlıyor hikayemiz. Aspar ve Alesia'nın ruhunuzu canlandıran masalsı gençlik aşkları ve beklenmedik bir şekilde son sayfaya kadar gizemini koruyarak şaşırtması kitabın en dikkat çekici kısmıydı. Öte yandan işlediği esrarengiz olaylar çerçevesinde ele aldığı Rum-Türk dostluğu, kardeş gibi yaşanan arkadaşlıklar, samimiyet, aile bağları, masum duygular, buram buram tarih kokan sokaklar, özlemini duyduğumuz gerçek ilişkiler sizi kitaba bir anda bağlıyor. Son sayfalarında büyük bir şaşkınlık ve iç burukluğu ile yüreğiniz sızlayabilir. Ama çok keyif alarak okuyacağınız, akıcı bir dönem romanı... Yazar ile mutlaka tanışın!..
Dil-Küşa
Dil-KüşaMurat Terlemez · Luna Yayınlar · 2021153 okunma
100 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Esrarengiz dans çılgınlığı
Her çağın bir vebası vardı belki de ve içlerindeki en enterasan olanı dans salgını olabilir miydi?.. Gerçek bir efsaneden esinlenerek yazılmış, esrarengiz bir dans çılgınlığı.. Okurken gözünüzde canlandırmadan edemediğiniz ve son sayfasına kadar merak uyandıran bir eser.. Yalın, sade ve akıcı bir üslupla sizi Ortaçağın Fransa'sına
Frau
FrauMurat Terlemez · Luna Yayınları · 2021154 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
368 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Hakan Günday'ın beklenen kitabı 8 yıl aradan sonra geldi. Yazarın hayranı olarak ilk baskını kaçırmadan almak istedim. Her kitabında olduğu gibi yine büyük bir merakla okudum, aforizmaları ve olay örgüsü sayesinde siz de soluksuzca okuyacaksınız. Zamir dünyaya geleli daha birkaç gün olmuşken savaşın ortasında bulur kendini. Bu savaşın izini
Zamir
ZamirHakan Günday · Doğan Kitap · 20214,561 okunma
140 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Dostoyevski' nin en önemli eserlerinden biri olan Yeraltından Notlar, sarsıcı ve yeraltından savurduğu keskin ithamları ile sizi derin düşüncelere gönderebilir. Kitap iki bölümden oluşmaktadır. İlk bölüm olan "Yeraltı", tamamiyle yazarın felsefik ve psikolojik deneme tarzındaki anlatımıyla insan kişiliğini analiz etmektedir. İkinci bölümde ise bu analizini bir örnek vererek öyküleyici bir anlatımla bize sunmaktadır. Bir adamın kendi aşağılık duyguları ile nasıl baş etmeye çalıştığını ve bunu yenebilmek adına kimleri nasıl feda ettiğini açık bir şekilde gözler önüne serer. Adam o kadar yalnızdır ki, aslında hem kendisinden hem de herkesten nefret ederek kendinle bilinçaltında sürekli bir savaş halindedir. Her şeyin farkına varıp kendinle yüzleşmeye başladıkça da olağanüstü acı çekmeye başlamıştır: 《Baylar, yemin ederim ki, her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır.》 Tekrar tekrar okunabilecek, başucu kitabi niteliğinde
Yeraltından Notlar
Yeraltından Notlar
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020128,2bin okunma
Reklam
202 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 günde okudu
Etik
Psikologların olmazsa olmaz etik ikilemleri ile baş etme stratejilerini öğreten, Apa Etik Kurulunun belirlediği ve Türk Psikologlar Derneğini Etik Yönetmeliğinin etik ilkelerini kapsayan pozitif yaklaşım temelli pratik bir el kitabı. Psikoloji yüksek lisansı yaptığım şu dönemde kitabı en az 2 kez okuyup bir de kitabı wordde 5te 1ine özetleyerek
Psikologlar İçin Pratik Etik
Psikologlar İçin Pratik EtikKolektif · Mentis Yayınları · 201025 okunma
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
33 saatte okudu
Vatan aşkı mı gönül aşkı mı?
Tanzimat dönemi yazar ve şairlerinden olan vatansever Namık Kemal'in 1872 yılında yazdığı oyunu vatanseverlik aşkı aşılamayı başarmış ve edebiyatımızın ilk sahnelenen tiyatro eseri olmuştur (1873). Mustafa Kemal Atatürk: "Vatanın kurtuluşu ve istikbali için ölmeyi bugünkü nesle Namık Kemal öğretti." demiştir. Vatan Yahut Silistre, Namık Kemal'in hayattayken sahnelendiğini gördüğü tek oyunuymuş ve sonrasında da Magosa'ya sürülmüştür. Oyun 1853 Osmanlı Devleti ve Rusya arasındaki Kırım Savaşını konu alarak yazılmıştır. İlk görüşte aşka inanır mısınız? İslam ve Zekiye ilk görüştü aşık olup, ikinci görüşmelerinde ayrılmak zorunda kalmıştır. Çünkü savaş patlak verince İslam bir vatan aşığı olarak cepheye katılmış, Zekiye ise onsuz zaten öleceğine düşünerek onun ardından erkek kılığına girerek savaşa katılmıştır. Gerek kahramanlıklarını, gerek vatan aşkı için ölümün yok sayılmasını okurken tüyleriniz diken diken olacak. Türk edebiyatının sahnelenen bu duygu yüklü ilk tiyatro eserini kesinlikle okumalısınız, . 《Aklında olsun, gönlündeki sevginle vatan sevginini yarıştırmaya kalkışma!..》 . 《Kendinizi şimdiden ölmüş bilir misiniz? Ölümünüzü aramaya gidebilir misiniz?》
Vatan Yahut Silistre
Vatan Yahut SilistreNamık Kemal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201821,4bin okunma
129 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Müfettiş
Gogol Rus Edebiyatının kurucularından sayılır, hepimiz Gogol'un paltosundan çıktık diyen Dostoyevski de yazarımızdan oldukça etkilendiğini belirtir. Bir Delinin Hatıra Defteri, Burun ve Palto kitaplarından sonra mizahi anlatımına hayran olmuştum.. Müfettiş ise bir tiyatro eseri, Shakespeare tadında ve dünyanın her yerinde gösterime girmiş bir
Müfettiş
MüfettişNikolay Gogol · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20214,882 okunma
118 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Ölüm Cezası!
Bir idam mahkumunun 6 hafta sonra öldürüleceğini bilerek geçirdiği zamanı, bağışlanma umutlarını, hayal kırıklıklarını, umutsuzluklarını, iç çatışmalarını, öfkesini, huzursuzluğunu, acısını taa derinden hissettiriyor size yazar... Kitabın ilk baskılandığı 1829 yılında, Fransa'da hala uygulanan idam cezalarına bir protesto olarak yayınlamış ve yazar ismini gizli tutmuştur 3 baskı boyunca. İdam mahkumunun bir ismi yok, işlediği suç belirsiz ve tek bildiğimiz genç yaşında ardında 3 öksüz bırakacak olması; üç kadın oğulsuz, kocasız ve babasız kalacak... Bilinmezliklerin sebebi, hiç bir kimsenin hiç bir nedenden dolayı idama mahkum edilmemesi gerektiği düşüncesiydi bence. Çünkü öldürülen sadece cezalandırılmıyordu, geride bıraktığı ailesi de parçalanıyordu. Hayatı sonlandırmak bir insanın değil, Tanrı'nın işi olmalıydı. Yazıldığı dönemde oldukça ses getiren bir eser olmuş ve ülkesinde ancak 150 yıl sonra idam cezasını kaldırmayı başarmış ve diğer ülkeleri de bu karar üzerine etkilemekte öncü olmuş, halkı ayaklandırmıştır. Bir düşünün, idam mahkumu olmasanız da öleceğiniz günü veya öldürüleceğiniz bilseniz, neler hissederdiniz? Daha iyi anlatılamazdı herhalde..
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023120,3bin okunma
167 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Duyun Anlam Çığlığınızı
Yazar Victor E. Frankl'in "İnsanın Anlam Arayışı" kitabını sevdiyseniz, devam niteliğinde diyebileceğim, Logoterapinin kavramlarını ve tekniklerini daha ayrıntılı işleyen "Duyulmayan Anlam Çığlığı" kitabını da mutlaka okumanızı öneririm. Iki kitabinda da bahsettiği Paradoksik (Çelişik) Niyet, tekniğinin ne olduğu ve hangi
Duyulmayan Anlam Çığlığı
Duyulmayan Anlam ÇığlığıViktor E. Frankl · Öteki Yayınevi · 2003651 okunma
Reklam
170 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Logoterapi/ Anlam Yoluyla Terapi
Victor Emil Frankl, Varoluşçu Psikolonisinin bir şekli olan ve "Psikoterapinin Üçüncü Viyana Okulu" olarak bilinen Logoterapinin kurucusu nörolog ve psikiyatr. 2. Dünya Savaşı sırasında Yahudilerin toplama kampı deneyimlerini kitabın birinci bölümünde anlatan yazar, kız kardeşi hariç tüm ailesini, eşini ve çocuklarını bu toplama
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335,3bin okunma
96 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Başucu Kitabı
Hayatımız boyunca bir çok hastalık yaşayıp atlatmışızdır hepimiz; kimisi kolayca geçmiş, kimisi derin izler bırakmış, kimisi kronik olarak hala etkilemeye devam etmektedir. Bilişsel davranışçı terapi modeline inanan ve eğitimini alan biri olarak, hatalı düşünce kalıplarını değiştirebileceğimizin elbette mümkün olduğuna inanırım. Her hastalığın, özellikle devasız bulduğumuz kanser gibi hastalıkların da sebebini hep stres, üzüntü olarak adlandırırız. Ama neden oluş biçimlerini hayatı algılayış tarzımız olarak hiç düşünmemiş olabiliriz. Bu anlamda yüksek bir farkındalık yaratan kitap, A'dan Z'ye her hastalığın olası nedenlerini ve buna yönelik olarak geliştirilmesi gereken yeni düşünce modellerini tek tek anlatmaktadır. Kitabın belki de en eleştirilebilir kısmı da buydu; "doğru düşünce modeli buymuş ama ben kırk yıllık bu düşüncemden nasıl sıyrılabilirim ki..." Terapiyle bütünleştirilmesi gereken bir kitap olması bunun sebebini belki açıklayabilir. Terapist olarak danışanların hangi tür hastalıktan o an muzdarip olduklarını sormak ve varsa kronik hastalıklarını öğrenmek tedavi sürecini etkileyecektir. Bence hepimiz kendimizdeki hastalıkların okudukça listesini yapabilir ve kendi iç yolculuğumuza çıkabiliriz. İmkansız veya anlamsız gelse de kitabın yazarı bu inanç değiştirme yöntemi ile vajina kanserini yendiği için bu kitabı yazmaya ve bilgi birikimini aktarmaya karar vermiştir. Mutlaka kendinizi keşfetmeniz ve hastalık sebeplerinizle yüzleşmeniz için kitabı tavsiye ediyorum! Çünkü beden, ruh ve zihin ancak bir bütün olarak dengede kalabilir...
Tüm Hastalıkların Zihinsel Nedenleri
Tüm Hastalıkların Zihinsel NedenleriLouise L. Hay · Akaşa Yayınları · 2013427 okunma
79 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Azat buzat beni cennet kapısında gözet!
1970'lerde unutulmaya yüz tutmuş kuşçuluk maceralarını canlandırmak isteyen 3 gencin hikayesini okuyoruz. Ekmek parası kazanabilmek için gençler- eski bir gelenek olan- kuşları yakalayıp bir kafese kapatırlar ve bunları cami, kilise ve sinegog önlerine götürüp satarlarmış. Ama nasıl?! "Azat buzat beni cennet kapısında gözet!" diye bağırarak kuşları azat ederlermiş. Eski Istanbul'da insanlar için bir gelenek olan bu eylemde, insanlar kuşları azat ederken dua ederler ve kendilerini kuşların cennet kapısında bekleyeceklerine inanırlarmış. Çok düşük bir ücret karşılığında kuşları satın alıp hemen oracıkta salarlar ve sevaba girdiklerine inanırlarmış. Böylelikle gençler de kendi harçlıklarını çıkarırmış. Yıllar geçtikçe bu gelenek kaybolmaya başlamış. Kitap bu geleneği sürdürmeye çalışan gençler üzerinden aslında, kuşlar da gitti derken gidenin insan özgürlüğü olduğunu vurgulamaya çalışmış. Giden kuşlar insanlığımız, kafese kapatılan da duygularımızdı belki de... İnsan başkalarının eline özgürlüğünü, haysiyetini teslim ettikten sonra yine başkalarından kendisini kurtarmasını bekliyor. Hiç kimse diğerine karışmamayı düşünmediği için insanlar sonunda delirip, insanlık denen şeyi sadece kelimelerde özlediğini söylüyor. Yaşar Kemal'in okuduğum ilk kitabıydı, diline hayran kalmamak elde değil, yazarı merak edenler için başlangıç eseri olabilir.
Kuşlar da Gitti
Kuşlar da GittiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202213,5bin okunma
200 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
1960’larda sosyal psikolojinin en fazla araştırılan konusu olan bilişsel uyumsuzluk, kişinin birbiriyle tutarsız iki ya da daha fazla bilişe sahip olması sonucu ortaya çıkan psikolojik rahatsızlık durumudur. Uyumsuzluğa neden olan tutarsız düşünce veya davranışa sahip olunduğunda duygularla yüzleşmek olarak da tanımlanabilir. Diyet yapan kişi için kalorili bir yemeği tükettiğinde muhtemelen uyumsuzluk yaşar. Yemek tüketiminin geri alınması mümkün olmayacağından yemek yediği bilgisi üretici biliş olur. Bu durumda kişi, uyumlu bilişleri ekleyerek (bu yemek harikaydı!), uyumsuz bilişleri inkar ederek (diyet yapmak zorunda değilim), uyumlu bilişin önemini arttırarak (sadece bir kez yaşıyoruz, bu yüzden lezzetli yiyeceklerden mahrum kalmamalıyız!) veya uyumsuz bilişlerin önemini azaltarak (diyet önemsizdir) uyumsuzluğu azaltmaya çalışacaktır. Festinger uyumsuzluğun azaltılmasına yönelik psikolojik çabayı motive ettiğini belirterek, bireyin bunu 2 şekilde yapabileceğini savunur: 1. Davranış değiştirmek 2. Uyumsuz bilgiyi yok sayarak veya uyumlu yeni bilişsel unsurlar ekleyerek tutum değiştirmek.
Bilişsel Uyumsuzluk Kuramı
Bilişsel Uyumsuzluk KuramıEsin Yücel · Anı Yayınları · 20186 okunma
96 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Can Yayınlarının kısa klasikler serisinden çıkan kitabın- Jane Austen'ın dört kült romanından derlenen eserin- ortak konusu; evlilik! 19. Yüzyıl İngiltere'sinde evliliğe neden bu denli önem atfedildiği sorusunun cevabını bulabilirsiniz. İngiliz toplumunun evlilik merakı o yüzyılda farklı formlarda olsa da günümüzde de izdivaç programları ile bu
Evlilik
EvlilikJane Austen · Can Yayınları · 20201,939 okunma
34 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.