Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Babamın söylediğine göre Sultan Abdülhamid kendisine "Sendeki kabiliyetlerden faydalanmamı engelleyenlerin Allah müstehakını versin. Şu devleti ele geçiren güruha bir türlü güvenemiyorum" deyince babam şöyle cevap vermiş: "Zat-ı şahanelerinizin Arap bölgelerinde büyük itibarınız var. Eğer oralara gelirseniz, devlet ve saltanat için aradığınız korumayı bulacaksınız. Ne zaman buna ihtiyaç duyarsanız biliniz ki üzerine düşecek görevi ilk yapacak Arap ülkesi Hicaz olacaktır. Hz. Peygamber (s.a.v) 'Medine onlar için en hayırlısıdır, keşke bilseler' buyuruyor. Eğer siz de muhterem ailenizle birlikte oraya gelirseniz, malımız canımız size feda olacak ve bütün asiler size boyun eğecektir. Ayrıca orada kimse size erişemeyecektir." Bunları duyan Sultan'ın gözleri yaşarmış ve "Çok teşekkür ederim. Allah sizden razı olsun, ancak bunları düşünmek için henüz erken" demiş. Daha sonra babama üstün hizmet ve övünç madalyasını kendi elleriyle takıp uğurlamış.
Sayfa 21 - (Babası: Şerif Hüseyin)
Azıcık kımıldadı ve karyolanın çıkardığı ses Macide’nin başını o tarafa çevirtti. Genç kız onun uyanmış olduğunu görünce gülümsedi. Bu, onun beyaz ve şimdi biraz zayıflamış gibi duran yüzüne dayanılmaz bir cazibe veriyordu. Hiçbir sözün ifade edemeyeceği kadar kuvvet ve samimiyetle: “Sana teşekkür ederim. Seni seviyorum. Beni saadete götürdün!” diyen bu tebessüm delikanlının içine bir çiçek kokusu gibi yayılıyor ve onu derin derin nefes almaya sevk ediyordu.
Sayfa 113Kitabı okudu
Reklam
Karşıdan ses geldiğinde doktor kendini tanıttı, sonra, hızla, Iyiyim, teşekkür ederim, dedi, sekreter kız, Nasılsınız, doktor bey, diye sormuştu kuşkusuz, zayıflığımızı belli etmek istemediğimizde, Iyiyim, deyip geçiştiririz ya öyle söylemişti, hatta ölecek durumda olsak bile iyiyim deriz, kabaca buna yiğitliğe bok sürdürmemek denir, olayları böyle mantıksızca tersine çevirmek yalnızca insan türüne özgüdür.
~tesadüf
"Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana, dünyada başka türlü bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin. Bunu sonuna kadar götüremediysen, kabahat senin değil... Bana hakikaten yaşamak imkanı verdiğin birkaç ay için sana teşekkür ederim. Böyle birkaç ay, bir ömür kıymetinde değil midir?"
Canımı yaktıkça içime dolduğun her anım için teşekkür ederim. Aşkın varlığını hissettirdiğin her an için de teşekkür ederim. Yaşadığımı hatırlattığın her an için de teşekkürler. Gittiğin yerde kaldın ve ebediyen sana tahsis edilmiş bir imparatorluğun tek varisisin. Hoşça kal. Gidenlerin sana acı vermediği bir ömrün olmasını dilerim.
"Hayır yüzbaşı, teşekkür ederim." dedi. "Vladivostok'a gidemem. Orada ne yapabilirim ki? Avlanamam, samurlara tuzak kuramam. Şehirde yaşarsam hemen ölürüm." Sözlerinin gerçekten doğru olduğu anlaşılıyordu.
Reklam
Hep Genç Kalacağım..
İhtiyarlığımda çekilmez bir adam olacağım hakkındaki iltifatına teşekkür ederim. Ama bu tahminin doğru çıkmayacak sanırım. Çünkü ihtiyarlayacağımı kim söyledi? Hep genç kalacağım.
"İhtiyarlığımda çekilmez bir adam olacağım hakkındaki iltifatına teşekkür ederim. Ama bu tahminin doğru çıkmayacak sanırım. Çünkü ihtiyarlayacağımı kim söyledi? Hep genç kalacağım."
Sayfa 129 - Yapı Kredi Yayınları, 12. BaskıKitabı okudu
Mahkum- Teşekkür ederim Reis Bey ! Mühürlü kalbinizin bir gün açılması dileğiyle...
1.059 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.