Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
44 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
BEN NASIL LEYLA OLDUM EZEL ÖZTÜRK Her okuduğunuz şiirle ruhunuzda farklı pencereler açtırmayı başarmış, kendinizden de birseyler bulacağınız dizelerle aşk, özlem, serzeniş var Sevgili #ezelöztürk Hanımın dizelerinde, otuz sekiz şiiri yer alıyor, kitabına niye bu ismi vermiş diye de merak ettim, TDK ve ekşi sözlükte Leyla' nın
Ben Nasıl Leyla Oldum
Ben Nasıl Leyla OldumEzel Öztürk · Tilki Kitap · 20239 okunma
270 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Üç Kuruşluk Roman/ Bertolt Brecht “İnsan insanın kuruşudur.” Bu alıntı aslında kitabın özeti niteliğindedir. Bir yerlere gelebilmek, bir şeyler kazanabilmek için insanın harcayacağı ilk şey insandır; ama bu insan güçsüz, yaralı, aciz ve kullanılmaya müsaitse. Yaralı bir asker olan savaşta tek bacağını kaybeden George Fewkoombey’in ülkesine döndükten sonra kendisine iş olarak sunulan bir dilencilik şirketine girmesiyle başlıyor roman. Şirketin sahibi Peschum kolay yoldan para kazanabilmenin başka yollarının arayışı içindeyken ucuzluk dükkanları zincirine katılır ve entrikalarla dolu bir dünyanın kapısı da böylece aralanır. Kapitalizmin acımasızlığının hüküm sürdüğü, her türlü yalan ve dolanın mübah sayıldığı bir dünyaya ağır bir politik ve antimilitarist eleştiri hakimdir romanda. Finalinde ise; kurulan mahkemede görülen davalarda Darwin’i düşünüyoruz ve evrim mekanizmasının her yerde kusursuzca işlediğine bir kez daha tanık oluyoruz. “Büyük balık küçük balığı yer.” Ve her zaman da bu duruma göz yumulur, itinayla… tüm destekçileriyle…. bakanları ve din adamlarıyla… Söyleyecek çok sözüm var ama bu romanı okuyun da öyle konuşalım diyorum şimdilik. Okuyanlar beni anladılar eminim. Sevgiler #alıntılar “Her şeyi para kazanmak için yapmak isteyen kişi bir zavallıdır, bu parayı kazanabilse bile. Özü eksiktir. Hiçbir şey değildir ve olamaz.” “Çok az insan ne kadar kötü yaşadığını biliyor.” “Ama ben biliyorum ki: Ancak büyük suçları işleyenler yakalanmazlar. Ve böylece küçük suçları da işleyebilirler.” #önerikitap
Üç Kuruşluk Roman
Üç Kuruşluk RomanBertolt Brecht · Oda Yayınları · 2013558 okunma
Reklam
88 syf.
·
Puan vermedi
Faiz Belası
Günümüzdeki binbir türlü tehlikeden belki de istemeden en çok bulaşıp bize en çok dost gözükeni; faiz. Merhum Erbakan Hoca'da faiz için "mikrop" tabirini kullanacaktır. Gözükmeyen ve hasta eden... Üstelik o kadar alışmış ve hayatımıza sokmuşuz ki ortadan kaldırmanın dahi mümkün olamayacağı yönünde çok fazla kanaat var. Erbakan
Faiz Belası
Faiz BelasıM. Mustafa Uzun · Ravza Yayınları · 201628 okunma
124 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
İdeoloji ayrılığımız olsa da ahenk olarak tam puan.
Yayınevinin rezilliğine (Ocak Yayınları) yani yanlış kelime sayısının doğrulardan fazla olmasına ve yazarın görüşlerimi zerre yansıtmamasına rağmen şiirlerdeki ahenk hatrına direnerek bitirdim. Halk dilinden fazlaca sözcük de işimi biraz zorlaştırdı. Her ideolojiden şahsiyete zihnimde yer vererek kendi ideolojimin ne kadar doğru olduğunun farkına daha çok varıyorum. En Beğendiklerim: Selam (11) Senet (17) Zayıfım Sanma (22) Bir Tip Adam (25) Yuh Olsun (34) Yemin (35) Açık Mektup2 (55) Genelge (62) Ucuzluk (66) Barışmam (71) Kırkıncı Yıl Hesabı (74) Sergi (85) Balon Adam (88) Tenezzül Meselesi (97) Yazı - Tura (102) Kırk Akıllı Destanı (108)
Kan Yazısı
Kan YazısıAbdurrahim Karakoç · Kadim Yayınları · 2018559 okunma
333 syf.
4/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Lexi'nin arkadaşlarından nefret ettim. Genelde kadın karakterin arkadaşları, bir hayatı olmadığı ve tüm dünyası erkek karakterin etrafında döndüğünde rahatsız edici oluyor. Ama bu kadar uyduruk, yapmacık, zorlama karakterler yazılacağına hiç arkadaşı olmasaymış. Yazarlar ne zaman sakin ana karakterin arkadaşlarını fazla çılgın yapma saçma-klişesinden vazgeçecekler? Hayır, çılgınlık olsa hadi yine tamam ama bu artık ucuzluk. Baby-babe kelimeleri kitaptaki her karakterin ağzına sakız olmuştu. Tüm karakterler hepimiz aynı kalemden çıkıyoruz diye feryat figan bağırıyordu. Olay örgüsü zayıftı. Yazar karakterlerin kişiliklerini, geçmişlerini, arka planlarını kitap ilerlerken daha yeni tasarlıyordu. Okunur mu? Okunur da sizi tatmin etmiyor. Kitabın sonundaki bir olay şaşırttı ve hafif üzdü. Şu an ikinci kitabı okuyorum. İkinci kitap konusu, yazım tarzı ve karakterleri ile daha iyi duruyor. Yani bu kitabı okursanız ve ne okusam ne yapsam diye düşünüyorsanız ikinci kitaba devam edebilirsiniz.
Raw
RawBelle Aurora · 20145 okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
##Bir marketin ucuzluk reyonundan adı ilgimi çektiği için almıştım. Meğer ne güzel bir romanmış. Karakterlerin derinliği, konunun ilginçliği her şey mükemmeldi. Ortadoğu cehenneminde insan kalabilmenin muhteşem öyküsü, son bölümdeki kalp atışını hızlandıran heyecan... Benim için unutulmayacak kitaplardan biri oldu.
Limasol
LimasolYishai Sarid · Koton Kitap · 2012102 okunma
Reklam
264 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Olayların ortak paydası Şebnem. Kimsenin hayatına tam dahil olamamış bir karakter. Güzelliği yüzünden kıskanılan ve hor görülen Şebnem intikamını dergide kapak kızı olarak almak istemişti. Onu yarı yolda bırakan Ersin ve gerekli ilgiyi göstermeyen diğer kuzeni Selda'nın bir tren yolculuğunda karşılaşmalarıyla ve Şebnem üzerinden kendi hayatlarını sorgulamaya başlarlar. Şebnem onlar için neyi ifade ediyordu? Saf sevgi? Cesaret? Şehvet? Ucuzluk? Şebnem babasının geçirdiği kazadan sonra annesinin babasını terketmesiyle annesiyle beraber yaşamaya başlar. Babasının başına gelenlerin suçlusu olarak hep Hülya görülür. Aile toplantılarının ana konusu hep Hülya ve onun yaptıkları. Tek suçu Cavit ile evlenmek ve güzel olmaktı. Kendi açımdan düşününce o durumdaki eşimi terkeder miydim evet Hülya'nın yaptığını yapardım. İnsan kendine yardım edemezse kimse yardım edemez. Hülya'nın, Şebnem'i yatılı okula bırakıp kaybolduğunda annesine duyulan nefret Şebnem'e devredilmişti. Hiç kimse tarafından istenmemişti. Kendi mutsuzluklarını, yaşayamadıklarının acısını anne kızdan çıkaran bu ailenin yaşadıklarının tek sorumlusu bu iki kişi. Ersin ve Selda kapak fotoğrafından sonra kendi iç dünyalarına inerek asıl sorunun kendilerinde olduğunu anlamış ve bu yük onlara çok ağır gelmiştir. Ersin daha çok sevseydi Şebnem'i, Selda kuzenine daha yakın olsaydı, Şebnem bu yolu seçer miydi acaba? Tam bir iç hesaplaşma kitabı Okurken kendinizi sorgulayacağınız bir kitap.
Kapak Kızı
Kapak KızıAyfer Tunç · Can Yayınları · 20207,4bin okunma
328 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
SOĞUK SESSİZLİK KİTAP YORUMU
Şubat ayının ilk kitabını bitirmiş durumdayım. Hatta ikinci kitabı da bitmek üzere diyebilirim. Açıkçası bu kitabı alırken fiyatındaki ucuzluk beni şaşırtmış ve kapağı da oldukça dikkatimi çekmişti. Arkasını öyle üstünkörü okuduktan sonra da okuyabileceğimi düşünerek almıştım. Fakat alırken ve okumaya başlarken böyle bir konu beklemediğimi
Soğuk Sessizlik
Soğuk SessizlikGülşay Tülay Çırak · Epsilon Yayınları · 201973 okunma
·
Puan vermedi
2022/143. Kitap: Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde. Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde; 152 sayfadan oluşan bir hikâye kitabıdır. Yazardan okuduğum ilk kitaptı. 2018 yılında okumuştum. Bir vesile ile yeniden okudum. İrili ufaklı 14 hikâyenin olduğu eserde en çok "vakitlice gelmeyen çiş" adlı hikâyeyi çok sevdim. Yazarın ilk kitabı olması
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde…
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde…Mahir Ünsal Eriş · İletişim Yayınları · 20152,642 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
“…bir yandan eşlik ediyorlar Ferdi Bey’e, yarı dudaklarıyla.İnsanların kederli olmayı çok sevdiği yıllar. Her şeye sinmiş bir Maltepe kokusu, bir ucuzluk, bir pazardan alınmışlık…” “Her şeyin biteceği hakikatini aklına getiremeyecek kadar çocuk olmak ne büyük mutlulukmuş meğer.” Çocukluğu 90’lı yıllara denk gelmiş insanlarız biz. O yıllarda bangır bangır Ferdi çalmayan ev yoktur heralde. İnanır mısınız bu kitabı tam da bu yüzden okudum diyebilirim. Bir parça da olsa o yılları tekrar hatırlamak için. Benim için bir kitabın inanılmaz edebiyat yapması, konusunun çok ilginç olması çok da önemli değil. Hatta ben bu konuda basit seviyorum bile diyebilirim. Beni, konu komşuyu, yoldan geçen herhangi bir insanı anlatsın yeter. O yüzden bilimkurgu sevmiyorum. Olamayacak değil olmuş olanı kendime daha yakın bulduğumdan olsa gerek. Sizin de zevkleriniz benim ile benzeşiyorsa bu kitap hoşunuza gidecektir. Çünkü kitapta tam da 80’li 90’lı yılların olayları çok samimi, eğlenceli biraz da eleştirici şekilde anlatmış yazarımız. Size de keyifli okuma
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde...
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde...Mahir Ünsal Eriş · Can Yayınları · 20212,642 okunma
Reklam
167 syf.
·
Puan vermedi
Bizim Büyük Çaresizliğimiz
DİPÇE: Halihazırdaki durumlar karşısında çözümsüzlük , yetkinsizlik hissidir çaresizlik. Kitabın ismi daha öyküyle buluşmadan bazı maddeler sıralatıyor insana, sonra zihnimiz hızlı bir tasnife geçiyor: büyüklü küçüklü çaresizliklerimiz... ya da farkına varmadan talihsizlik,zamansızlık, olanaksızlık olarak adlandırdıklarımız. Belki bu öykü
Bizim Büyük Çaresizliğimiz
Bizim Büyük ÇaresizliğimizBarış Bıçakçı · İletişim Yayınevi · 20208,1bin okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Henüz sevdiğiniz birini kaybetmediyseniz, okumalısınız!
Erdem Bayazıt'ın tüm şiirlerini içeren kitap, şairin şu hitabıyla başlar: "Okuyucuma! Şiir diye bir ömür tüketerek yazdıklarım iki saatte okunuyor. Bundan ucuz ne olabilir havadan başka?" Hemen hemen her yaştan insanımızın muhakkak bir dizesine denk gelmiş olduğu kıymetli şair Erdem Bayazıt'ın hitabına binaen inceleme nasıl
Şiirler
ŞiirlerErdem Bayazıt · İz Yayıncılık · 20215,3bin okunma
116 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Okyanustaki Rüzpar-Gökhan Dikmen Merhaba kitap kurtları Haftanın ilk yorumu gelsin o zman demi. Bugünün kitabı bir anı kitabı. Ama bu kadar eğlenceli bir anı kitabı daha önce okumadım. Bildiğiniz ülke ülke gezdim sanki ABD, İtalya, Ukrayna, Tayland, Filipinler, Japonya ve bir çok ülke. Ve o güzel anlılardan öğrendiklerim; Ukrayna nın gelişmemiş bir ülke olması, Almanya daki yaşanan duygusal anılar, Milano ile Roma arasındaki ucuzluk ve pahalılık konusundaki uçurum, Empire Stante binasındaki yaşanan trajik komedi her yerde türkler olabilir düşüncesini yerleştirdi bende. Ama en cok Hadi Beyler Gidelim de güldüm. Ve Yeni Zelenda şuan oraya olan merakım daha çok arttı. Sadece ülkelerdeki anlılar değil yazarımız karşılaştığı ve kendisini etkilediği bir kaç insanla olan anılarınada yer vermiş. Ve de Yeni Zelenda ya gitmek isteyen bizlerede nasıl gidebiliriz diye yardımcı oluyor. Yazarımızın kalemi çok akıcı hiç sıkılmadan okudum. Sayesinde bir çok ülkeyi görmüş kadarda oldum. Kaleminize sağlık
Serap
Serap
@gokhan_dikmen_ @dorlionyayinlari
Okyanustaki Rüzgar
Okyanustaki RüzgarGökhan Dikmen · Dorlion Yayınevi · 092 okunma
160 syf.
9/10 puan verdi
“İnsanların kederli olmayı çok sevdiği yıllar. Her şeye sinmiş bir Maltepe sigarası kokusu, bir ucuzluk, bir pazardan alınmıştık, bir muşambalık.” Bizi biz yapan, bizi insan yapan pek çok detay var bu öykülerde. Bandırma’yı, Erdek’i, Çan’ı, sarışın ve çilli Serkan’ı, Evrenos’u, Gülderen’i, kara Şefika’yı, bizi derinimizden, utançlarımızdan, çocukluğumuzdan yakalıyor sanki. Yeşilçam’da komik ve saçma gelen pek çok sahne vardır ama o kadar bizi yansıtır ki bu yüzden garipsemeden kabullenir ve izlemeye devam ederiz. Bizim coğrafyada olur böyle şeyler, mümkündür deriz. Bu öyküler de tam olarak öyle; samimi, sıcacık, bizden. Salçalı ekmek mesela… “Bari ekmeğe salça sürüp verseydi annem.” Bu cümleden sonra kendimi, çocukluğumda dedemle, yemeğe daha vakit çoksa anneannemden gizli atıştırdığımız o lezzetli anıda buldum. Ya da futbolcu kartlarını biriktirme işi, marifet saymak bunu, arkadaşlarla yarıştırmak… Ama bu öykülerin hepsinin nostaljik ve gülümsetici olduğunu düşünmek yanılgı olur. Çünkü karşı karşıya kalınan şey ölüm, ayrılık, aşk acısı, haksızlık, fakirlik olacak çoğunlukla. Yine de karakterlerin başına gelen kötü olaylara üzülürken bir anda gülümserken bulabilirsiniz kendinizi. En sevdiğim kısım da bu olabilir öykülerdeki; mizahın ve acının bir arada olduğu bir anlatım biçimi. Kitapta sevmediğim, sıkıldığım, bitsin diye hızlı hızlı okumaya çalıştığım bir öykü bile olmadı. Yazarın diğer kitapları da okunma sırasında yerini aldı. Okuyacaklara şimdiden keyifli okumalar.
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde...
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde...Mahir Ünsal Eriş · Can Yayınları · 20212,642 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
·
4 saatte okudu
"Can ne kıymetsiz ne ucuzmuş gençken." Kesinlikle. 🫖 Mahir Ünsal'ı ilk okuyuşum. Ve bu da ilk kitabıymış. İsabet. Hikâyeler yabancı değil. Hepsini olmasa da birazını biliyorum olayların. 80leri 90ları bilmekten değil aslında. Türk sineması izlemekten.Tam çözemedim adamı. Biraz araştırma yapsam anlarım ama bunu yapmak istemiyorum. Artık kimseyi ocu bucu diye düşünmek istemiyorum. Zor oluyor. "Bangır bangır Ferdi çalıyor evde, zamanın çoğu evi gibi... İnsanların kederli olmayı çok sevdiği yıllar. Her şeye sinmiş bir Maltepe sigarası kokusu, bir ucuzluk, bir pazardan alınmışlık, bir muşambalık." Ferdi Tayfur'u sevmeyen hatta nefret eden insanlar için söylüyorum bunu da, Sadece tek bir cümle geçiyor kitapta. O da o dönemi o anı hissettirmek için. İbo ya da Müslüm-Orhan baba çalıyor da diyebilirdi. O kadarcık.
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde...
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde...Mahir Ünsal Eriş · Can Yayınları · 20212,642 okunma
37 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.