Yalnızların, bir köşede öylece unutulanların, adı sanını, hikayesini birkaç kişinin bildiği, kendine göre bir şeyleri dert edinmiş, acı duymuş, korkmuş, heyecanlanmış, pişman olmuş, üzülmüş, aşık olmuş, sevmiş, sevilmemiş, hata üstüne hata yapmış, duyguların kralını yaşamış, anlamakta zorlanılan haller yaşamış, terk edilmiş, başının çaresine bakmak zorunda bırakılan, her şeyi dibi dibine yaşayan, birbirinden bağımsız ama birbiriyle bir şekilde ilişkili yaşamlar, kendilerini yaşamlarını, halleti ruhiyelerini bu hale nasıl geldiklerini, öfkelerini, ağzıları kimi zaman bozuk, kimi zaman umursamaz, her gelen kelimeyi biteviye yerinde söyleyen, hayatın sertliğine, acımasızlığına kafa tutan, esaslı kadınlar, erkekler, çocuklardı onlar
Yazarın bakışı, dili, sanki mahalle havasında bir atmosferde, mahalle sakinlerine tek tek göz attık, çocuk dünyasından ölüm, kadın dünyasından sevmek, erkek dünyasından ilişkilerde yaşanan ayrılıklar, arkadaş ilişkileri, sevmek, korkular, küslükler, vicdan azapları, umursamaz tavırlar, ihanetler, hastalıkların getireceği ölümün dayanılmaz korkuları, yanlış tercihler, seçimler, bedeli ağır ölümler, birbirine bilmeden bir şekilde bağımlı halde kaderin cilveleri, sokağın nabzını, mahallenin havasını, hayatın kaderin örgülü anlarına şahit olacağınız, yaşayan için uzun ve zor bitmeyecek gibi gelen yaşayan, görmekte zorlanılan, es geçilen hikayelerdi, varlar ve var olmaya devam ediyorlar