Seni tozlu aynalarda tanıdım
Saçların alnına düşmüştü, tel tel
Gözlerin göz olduğundan habersizdi
Kederliydin sonbahar akşamları gibi
Ve sonbahar akşamları kadar güzel
Kitaplar hakkında biraz içimi dökmek istiyorum. Daha doğrusu okuyucu kitlesi hakkında. Ben 18 yaşındayım ve kitap okuma alışkanlığını geç kazandım. 16 gibi.
Ve kitap okumaya Dostoyevski ile, Tolstoy ile, Gogol ile başlamadım. Ben de tıpkı diğer yaşıtlarım gibi Aslı Arslan ile, Beyza Alkoç ile, Dilara Keskin ile başladım. Evet şimdi bana çok da
Öncelikle kitabın tasarımından konuşmadan edemeyeceğim. Ahmed Arif'in Leyla Erbil'e yazdığı mektupları içeren bu kita, kapaklarıyla sanki gerçekten mektupmuş gibi tasarlanmış. Öncelikle toplumcu şairlerden en sevdiklerimde başta gelen isimlerden biridir Ahmed Arif. Bu yüzden de çok merak ederek almıştım bu kitabı ancak hayal kırıklığına uğradım çünkü her ne kadar günümüzdeki anlamlarıyla kullanılmamış olsa da çok fazla küfür ve hakaret içerikli. Tabii ki de Leyla Hanım'a doğrudan hakaret etmiyor ancak ben yine de okurken küfür ve hakaret görmekten çok yorulduğum için kitabı yarım bırakmak zorunda kaldım. Cümlelerinde beni çok etkileyen şeyler oldu. Çok fazla altını çizdiğim yer oldu ancak 118. sayfada dayanamadım ve bıraktım. Kötü demiyorum ancak beğendiğimi söyleyemeyeceğim. Eğer bunlara dayanabileceğini söyleyen biri olursa bence kesinlikle okunması gereken bir kitap.
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,2bin okunma