Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Her soruya yanıt olabilecek, istenilen yere çekilebilecek gösterişli cümleler kullanırdı İlya. Amaç, kuramı yaşamın hizmetine sunmak değil, ne pahasına olursa olsun inancın doğruluğunu kanıtlamak olunca basit gerçeğin yalın sözcükleri yerine, basmakalıp olanın görkemli ama kof laflarını kullanmak kaçınılmaz oluyordu. Bu cümleler aspirin gibi her derde devaydı; gerektiğinde düşünme molası yerine geçer, gerektiğinde tartıştığınız insanları şaşırtabilirdi; verdiği entelektüel hava da cabası. Marifet biraz da bu cümleleri kullanan kişinin oyunculuğundaydı ki İlya değme aktörlere taş çıkartacak kadar yetenekliydi.
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
184 günde okudu
“Gençler; umut demek, umut varsa gelecek var demek... Ben onlara inandım, sizler de inanın demeyeceğim. Var olmanızı veya yok olmanızı sizlere bırakıyorum. Biz var olmayı seçtik, sadece bilmenizi istedim.” Sözlerimle çıktığım/çıktığımız yolda: “Ormanın derinliklerinde güneş görmeyen bir ağaç olabilirim. Sesim dağlarda yankılanamayacak kadar az olabilir. Belki ufak bir kıvılcım büyüyecek, yakacak, beni yok edecek. Olsun ben tohumlarımı rüzgâra savurdum. Bir gün, en azından bir tohumum toprakla buluşacak bunu biliyorum. Filizlenecek, köklenecek ve büyüyecek. Belki kimse beni bilmeyecek, olsun, önemli değil. Güneş beni görmediği, dağlar sesimi duymadığı için utanacak ya... Bu bana yeter.”
Paf Takımı
Paf TakımıÜmit Dağcı · Dorlion Yayınevi · 20169 okunma
Reklam
Reece durdu. Minnettarlığı bir an sinirle ve yorgunlukla savaştı. Minnettarlık kaybetti. "Sen kaba, anlayışsız ve küstah piçin tekisin." Brody arabasına yaslandı. "Söylemek istediğin?" "Bugün bir kadın öldürüldü. Boğazlanarak öldürüldü. Anlıyor musun? Yaşıyordu ve şimdi öldü, kimse ona yardım edemedi. Ben ona yardım edemedim. Sadece orada durup seyretmek zorundaydım. Hiçbir şey yapmadan, tıpkı önceden olduğu gibi. Adamın onu öldürüşünü izledim ve tek konuşabildiğim kişi sendin. Anlayışlı olmak yerine kibirli ve ilgisiz davrandın. O yüzden canın cehenneme. Seninle bu maço arazi arabana binip evimin üç kilometrelik yolunu gitmektense, o patikaya geri dönüp yokuş yukarı kendi başıma yürümeyi tercih ederim. Çantamı ver bana." Brody aynı pozisyonda durmaya devam etti ama artık sıkılmış görünmüyordu. "Sonunda. Sende normal bir ruh halini gösteren ufacık bir şeyler var mı diye meraklanıyordum. Daha iyi misin şimdi?" Daha iyi olduğu için kendinden nefret ediyordu. Brody nin ilgisizliği korku ve endişelerini püskürtmesini sağladığı için kendine çok kızgındı. "Hâlâ cehenneme kadar yolun var." "Yerimin rezerve edilmiş olmasını ümit ediyorum. Ama bu arada arabaya bin. Boktan bir gün geçirdin." Kapıyı açtı. "Sadece bilgin olsun diye söylüyorum. Erkekler kibirli olmazlar. Biz fizyolojik olarak kibir duygusuna elverişsizizdir."
Ama hep o olsun sahnede. Kesiksiz ve süresiz o olsun. Uzaktan görsem yeter. Belli belirsiz sesini duysam, bu yetecek bana. Hayal meyal görebilsem yüzünü; başka bir şey istemem. Hadi çık artık diye bağırmamak için kendimi güç tutuyorum. Çık da zaman değerlensin. Çık da bambaşka bir anlam kazansın yaşamam. Çık da bütün çaresizliklere meydan oku. İmkânsızlıklar erisin dudaklarında, ellerin karanlıklan kovsun. Ben senin vefalı seyircin; oturduğum yerden bütün gücümle haykırıyorum, duymuyor musun? Yokluğun yetti artık. Gel! Gel! Ne olur gel!..
Sayfa 194Kitabı okudu
İçimden dünyayı ipe çekmek geliyor Cümle yıldızlar şahidim olsun Yapmazsam adam değilim
Ülkemiz İnsanına Özgü Tespit İçeren Usta İşi Bir Bölüm
Bunlardan biriyle konuşurken: “Azizim!” diye sormuştu: “Sen tıbbiyeyi bitirince ne yapacaksın? Köye mi gideceksin?” Öteki birdenbire boş bulunarak: “Ne münasebet!” dedi. Sonra, pek ustaca olmayan bir ricat yaptı: “Mamafih, icap ederse giderim!” “İcap etmesi nedir? Nasıl icap eder? Köyün doktora ihtiyacı var! Sen gitmek istersen kimse
Sayfa 189 - YKY
Reklam
Amacınız ne kadar yüce olursa olsun, kendi öz çocuğunuza bile zorla hiçbir şey yaptıramazsınız.
Sayfa 459Kitabı okudu
Zor zamanlar vardır tuhaftır. Bir çıkış ümidimiz olmasa da, karamsarlığın en felaket hâli vuku bulsa da geçer gider. Fakat insanlığın bütünüyle, amansızca karanlığa sürüklendiği şu asırda ümit etmek bir görevdir insanlık adına. Akgün Akova, " Çocukluğunu yüklediğin kağıt gemiler yağmurda yitip gitse de herşeye yeniden başla." der Leylasına. Gününüz umutlu gününüz güzel olsun. Umudu diri oldukça yıkamaz insanı hiç bir yağmur hiç bir fırtına.. 🌼🧡
"Olsun, yine de insanların sizi sevmesi güzel."
Şehirlerden, insanlardan uzakta bir evimiz olsun isterdim...
Reklam
Düşün, sensizliğe bile razıyım. Seni düşünmek olsun da... Seni özlemek olsun da...
Sayfa 218Kitabı okudu
Güzellik bu işte! Fiyatı olmayan şey, satın alınamayan şey: Bir güneşin doğuşu, yıldızlı bir gökyüzü, bir ormanın sessizliği, fırtınalı bir denizin uğultusu hep satın alınamayan şeyler bunlar. Güzellikler karşısındaki hayranlığımız bize çirkinliğimizi unutturuyor çoğu zaman. Güzellik bizi kendi aydınlığıyla yıkıyor. Onun eşsiz parıltıları altında biraz olsun güzelleşiyor, ona benzemeye çalışıyoruz. Güzellik; gem vuramadığımızı o vahşi at! Güzellik; parçalanamayan şey. Güzellik; hapsedemediğimiz varlık!
Sayfa 232Kitabı okudu
Hep Bir Ümit Uğruna / Özdeyiş
...Çal bakalım kemancı , Şöyle maziden kırık bir parça ... İçimizde kalıp giden ne varsa işte... Bilirim ki, Yıllanmış şarap gibidir tüm yaşananlar. Birisi senden olsun , birisi benden olsun . Sen teline dokun, Bense yüreğime dokunayım. Bak o zaman ne söyletecek mazi, bizim için bir keman sesiyle...! Belki bir damla yaş akacak gözlerden , Belki de bir kelime düşecek dudaklardan...
AyKut KOÇ
AyKut KOÇ
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.