Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
1909 ve 1910 yıllarında iki kez Finlandiya’yı ziyaret etme fırsatı buldum. Diğer ülkelerden çok farklı bir görünüme sahip olan Finlandiya’nın konumu çok dikkat çekicidir. İnsanlarının düşünceleri, ruhsal yapıları, dünya görüşleri bizimkinden çok farklıdır. Bu insanları inceleyecek olan biri, onların sanki dünyamıza değil de başka bir
Bulgarca Çevirinin Önsözü - Dr. BojkofKitabı okudu
İnsan
.... bütün denizleri, dağları, nehirleri ve vadileri özetliyor insan. Bütün zirveleri ve uçurumları aynı anda barındırıyor. En diple en yüce arasında gidip geliyor..
Reklam
Şimdi Asya'nın buz kesen bozkırlarında üşüyen öğretmenleri görünce; köylerinde, kentlerinde anne babaların yanında sımsıcak yuvalarında olması gereken insanları bu soğuk gurbetlere düşüren nedir diye düşünüyorum. Ömürlerinin baharında on binlerce genci, sevgililerinin siyah gözlerine koşar gibi Asya'nın bozkırlarına, ya da Afrika'nın kızgın çöllerine koşturan sevda nedir? Bir Leyla gibi sevdikleri köylerinden kasabalarından neden uzaktalar? Bazıları niçin grubu olmayan gurbetlere gömülmeyi vasiyet etti? Niçin, bazılarının mezarları mavi gökler ülkesi. Moğolistan bozkırlarında, bazılarının Afrika çöllerinde, Hint Okyanusu'nun kenarında? Niçin, öğrencisini kurtarmak Ural'ın azgın sularına atlayan Yasin'imiz, şimdi az ilerimizde Tanrı Dağları'nın eteklerinden uçsuz bucaksız bozkırları seyrediyor? Bir dilenciye para vermekten yüksünen nice iş adamlarımız neden kendilerini cömertlik okyanusuna salıverdiler de; dallarına bahar değen bir ağaç gibi, cömertlik suyu yürüverirdi damarlarına? Sahi ne oldu, ne değişti bu insanların hayatında?
Kelimeler ne zaman sözlüklerden çıkıp yan yana gelirler, ne zaman üçlü beşli gruplar oluştururlar, o zaman başlar heyecan. Tek başlarına taşıdıkları küçük çuvalı sırtlarından indirip beraberce dağları taşımaya kalkışırlar. Çağrışım o kadar büyük bir güçtür ki dağları taşımakla kalmaz nehirleri de tersinden akıtabilir. Çağrışım öyle bir sihirdir ki şapkadan tavşan da çıkarabilir, kelimelerden kan da. İlkinin adı hokkabazlık, ikincisinin adı sanattır.
Sayfa 171 - Şule Yayınları
206 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Her seye ayni bakis acisi ile bakmamak lazim. En ufak seyler bile en onemli seyler olmali bizim icin. Ya da mutlu olmaliyiz onlarla. Kulak ardi ettiklerimiz asilmaz daglari asabilir
Posta Kutusundaki Mızıka
Posta Kutusundaki MızıkaA. Ali Ural · Şule Yayınları · 202019,9bin okunma
Pierene Dağları'nın bir tarafında doğru olan şey,öbür tarafında yanlıştır. İnsan dünyanın idaresini kuvvete, genel kanate ve geleneklere mi dayandıracaktır? Oysa kuvvete dayanmayan adalet aciz, adalete dayanmayan kuvvet zalimdir.
Reklam
Heyecanını kaybetti diriler
Hangi Avukat heyecanla giriyor duruşmaya? hangi doktorun kalbi ameliyatta titriyor ?Hangi öğretmen heyecanla yazıyor kara tahtaya? Sabah namazına heyecanla uyanan kimler? hangi Baba çarpan bir kalple evine dönüyor? ne zaman çaldı heyecanı suçlular bizden ?En kıymetli şeyimizdi.Buz dağları gibi dua ediyoruz, Onlar heyecanla suç işlerken.
Günah Gölgesi
İşte bu sıcak günlerde dünyanın en güzel şehri İstanbul, bir düğüne ev sahipliği yapma hazırlıkları içindedir. Gelin ve damat, güneşin dağları kuma çevirdiği bir beldeden gelmişlerdir İstanbul'a. Sarah ve Malik için Çırağan Sarayı hazırlanmış, üç gün sürecek muhteşem bir düğün için hiçbir masraftan kaçılmamıştır. Arabistan'dan gelen aşçılar,
Sayfa 117 - Şule YayınlarıKitabı okudu
Başkurtlar
Başkurtlar Orta idil bölgesinde yaşarlar. Tatarların doğusunda otururlar. Ufa, Perm, Orenburg, Şamara gibi eskinin askeri kentlerinde yaşarlar. Ülkeyi yer yer ormanlarla kaplı Ural dağları ikiye böler. Başkurtlar vadilere ve dağlık kesimlere yerleşmişlerdir. Dağ dizisinin güney kesimlerinde zengin maden yatakları vardır. Başkurtlar hayvancılık ve tarımla uğraşırlar. Başkentleri Ufa'dır. Başkurtların büyük çoğunluğu (% 75'den fazlası) Özerk Başkurteli topraklarında yaşarlar. Başkurtelinde 1999 sayımlarına göre 3.944.000 kişi yaşar. Ayrıca, Rus federasyonunun çeşitli bölgelerinde küçük topluluklar biçiminde yaşayan Başkurtlar vardır. Böylece Başkurtların toplu sayıları son verilere göre iki milyona yakındır. Tatarlarla aynı bölgede yaşayan çok sayıda Başkurt anadil olarak Tatarcayı kullanırlar. Gerçekte dilleri Tatarcanın bir ağzı gibidir.
Kelimeler ne zaman sözcüklerden çıkıp yan yana gelirler, ne zaman üçlü beşli gruplar oluştururlar, o zaman tutuşur heyecan. Tek başlarına yüklendikleri küçük çuvalı sırtlarından indirip beraberce dağları taşımaya kalkışırlar. Çağrışım o kadar büyük bir güçtür ki dağları taşımakla kalmaz nehirleride tersinden akıtabilir. Çağrışım öyle bir sihirdir ki şapkadan tavşan da çıkarabilir, kelimelerden kan da.
Reklam
Ağıtlar
(...) Vatanlar, vatanlar, esir vatanlar, Ey yüreyi vatan için atanlar, Toplanın elleri silâh tutanlar, Kıyam etsin ölülerim, sağlarım, Nerde benim yaslı Tanrı dağlarım?.. Esen yellere bak sevda yelidir,
Sayfa 24 - Kurgan Edebiyat YayınlarıKitabı okudu
180 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.