Dış ticaret açısından baktığımızda Uygurların komşu devletlere canlı hayvan, kösele, deri, kürk, hayvansal gıdalar sattıklarını, karşılığında hububat ve ipek aldıklarını görürüz. Bu devirde Türklerle komşuları arasındaki ticaret iki yoldan gerçekleşiyordu:
1) İpek Yolu: Bu yol Çin' den başlıyor, Türklerin çoğunlukta olduğu Orta Asya'dan geçip İran üzerinden Akdeniz'e ulaşıyordu. İpek Yolu'na hakim olan, o devirlerde dünya ticaretinin önemli bir kısmına hakim olacağı için büyük devletler arasında büyük bir rekabet konusuydu.
2) Kürk Yolu: Bu yol, Hazar ve Bulgar ülkelerinden başlayarak, Ural, Güney Sibirya, Altaylar, Sayan Dağları üzerinden Çin'e ve Amur Nehri'ne uzanıyordu.
"Sevgili Dost,
Postanedeki kargaşadan, mektubumu aldığını anladım."
Bu kitapta bize kelimlerle yazılan altmışbir mektubun bir mektubuna da şöyle başlıyor;
"Sözcükler binlerce kelime bildikleri halde konuşamazlar. Onları dilsiz yapan sahip oldukları kelimeleri baş harflerine göre ve alt alta sıralamalarıdır... Kelimeler ne zaman
• Ana yurttan yani Andranova bölgesinden ilk göç hareketi MÖ 1700'lü yıllarda Altay ve Tanrı Dağları'na olmuştu.
• Aynı tarihlerde Baykal Gölü civarına bir göç hareketi daha olmuştu.
• Don Nehri'ne doğru yayılma hareketi MÖ 1500'lerde meydana gelmişti.
• Kazakistan ve Maveraünnehir' e doğru bir Türk hareketi meydana geldi (MÖ 1300) .
• MÖ 1100'lerde Çin'in kuzeyindeki Kansu-Ordos bozkırlarına bir göç hareketi gerçekleşti.
• MÖ 1000'li yıllarda Kuzey Hindistan'a bir Türk grubu göç ederek ulaşmıştı.
• Altaylar ve Sayan bölgesini terk eden bir başka kitle Ural Dağları ve Sibirya havalisine çekilmiştir.
• MÖ 52'den Sonra Chih-chi Hunları Ötüken bölgesinden Batı Türkistan havalisine (Güney Kazakistan ve Fergana) geldiler.
Türklerin ana yurttan yani Andronovo Bölgesi'nden ilk göç hareketi MÖ 1700'lü yıllarda Altay ve Tanrı Dağlarına olmuştur. Bu ilk göç hareketleri Kazakistan ve Maveraünnehir'e doğru gerçekleşmiştir. (MÖ 1300). İlk göç hareketinden sonra MÖ 1100'lerde Çin'in kuzeyindeki Kansu-Ordos bozkırlarına göç hareketi görülmüştür.
15 Şubat 2013'te, Rusya'nın güneyindeki Ural Dağları'nın hemen doğusunda yer alan Çelyabinsk semalarında kocaman bir sey patladı. Patlayan nesnenin büyük bir kısmı atmosferde yandıysa da, bazı parçalar Dünya'ya ulasabildi. Parçalardan biri, donmuş Çebarkul Gölü'ne düserek 7 metre genişliğinde bir çukur açtı. Ekim 2013'te bir dalgıç tarafından çıkarılan bu parça 570 kg ağırlığındaydı. Ayrıca bölgeden daha küçük parçalar da toplandı.
Gökbilimciler, patlayan cismin 17-20 metre genişliğinde, 10.000 ton ağırlığında bir asteroit olduğu sonucuna vardılar. 30 kilometre yükseklikte gerçekleşen ilk patlamada, 500 kiloton TNT'ye -Hiroşima'ya atılan atom bombasının 30 katına-eşdeğer bir enerji açığa çıktı. Bu, bilinen tarihte Dünya'nın maruz kaldığı en büyük dünya dışı darbeydi.
Çelyabinsk göktaşı, Dünya yüzünde keşfedilen 30.000 göktaşından yalnızca biridir. Göktaşları bazen hemen düşmelerini takiben bulunsalar da, genellikle olayın ardından uzun süre oldukları yerde kalır, ancak daha sonra keşfedilirler. Hepsinin de ilginç bir öyküsü vardır.
Sayfa 26 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları / Birinci Basım 30 Mayıs 2019 - Çeviren Yonca Aşcı DalarKitabı okudu
"The Sabres of Paradise: Conquest and Vengeance in the Caucasus" orijinal adıyla Ketebe Yayınları tarafındansa Şeyh Şamil Efsanesi "Cennetin Kılıçları" adıyla yayınlanan eser ilk defa 1960 yılında, Müridizmin bitişinden yaklaşık 100, Şeyh Şamil'in vefatından 89 yıl sonra orijinal adına denk düşecek biçimde
Parlak idari yeteneklerini sergileyen Vorontsov, verimli ama imar edilmemiş bir yerde yeni bir Rus kolonisi kurmayı başardı. Odesa'da ticareti geliştirerek limanlar, okullar, hastaneler, bir opera binası ve yollar yaptırdı. Etrafında aristokratlardan oluşan bir grup toplayarak bu kişileri şehre yönetici atadı. İzlediği politikalar sayesinde
Dış ticaret açısından baktığımızda Uygurların komşu devletlere canlı hayvan, kösele, deri, kürk, hayvansal gıdalar sattıklarını, karşılığında hububat ve ipek aldıklarını görürüz. Bu devirde Türklerle komşuları arasındaki ticaret iki yoldan gerçekleşiyordu:
1) İpek Yolu: Bu yol Çin' den başlıyor, Türklerin çoğunlukta olduğu Orta Asya'dan geçip İran üzerinden Akdeniz'e ulaşıyordu. İpek Yolu'na hakim olan, o devirlerde dünya ticaretinin önemli bir kısmına hakim olacağı için büyük devletler arasında büyük bir rekabet konusuydu.
2) Kürk Yolu: Bu yol, Hazar ve Bulgar ülkelerinden başlayarak, Ural, Güney Sibirya, Altaylar, Sayan Dağları üzerinden Çin'e ve Amur Nehri'ne uzanıyordu.
Ayrıca işlek ticaret yollarından sağlanan vergi ve gümrük resimleri, madencilikten elde edilen yüksek gelir devletin mali gücünü artırıyordu. Para olarak da üzeri resmi damgalı ipek parçaları kullanıyorlardı.
Mukan şahsiyeti hakkında kaynaklarda en çok bilgi verilen hükümdardır. Özellikle zeki, bilgili, sert tabiatlı olduğu belirtildiği gibi, askeri mücadelelerde çok haşin olduğu vurgulanmıştır. Olağanüstü cesur olduğu bildirilen Mukan, askeri taktikleri çok
iyi biliyordu.
Burada özellikle vurgulanması gereken, Kerulen Nehri'nden Ural Dağları'na kadar yayılmış hrude yaşayan, Töles adlı bütün Türk boylarının bir birlik halinde Mukan'a bağlanmalarıdır.
MÖ Yapılan Türk Göçleri:
• Ana yurttan yani Andranova bölgesinden ilk göç hareketi MÖ 1700'lü yıllarda Altay ve Tanrı Dağları'na olmuştu.
• Aynı tarihlerde Baykal Gölü civarına bir göç hareketi daha olmuştu.
• Don Nehri'ne doğru yayılma hareketi MÖ 1500'lerde meydana gelmişti.
• Kazakistan ve Maveraünnehir' e doğru
Virginia: Dinozorumsu ve sürüngenimsi gruplar geldiklerinde bu gezegende hangi gruplar evrimleşiyordu?
Washta: Şimdi nesli tükenmiş bulunan ve insanlarla doğrudan ilişkili olmayan bir primat grup vardı.
Virginia: Onlar buraya nasıl gelmişlerdi?
Washta: Onlar doğal evrim sürecinin bir parçası idiler ve ilk gelen dinozorumsu ve sürüngenimsi grup tarafından yok edildiler. Yalnızca memeli-deniz-yaratıkları-önceli olan grup Ural Dağları'ndaki geniş mağaralara saklanarak hayatta kalabildi. Bu yüzden, bu gezegenin evrimleşme süreci bu gün Dünyalı jeologların, antropologların ve paleontologların inandıklarından tamamen farklıdır.