Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bir ülkenin dilini yok etmek, o ülkenin, o ulusun, o milletin adını tarihten silmek demektir.
Oktay Sinanoğlu
Oktay Sinanoğlu
Kitaptaki en güzel söz
"Sana bakınca aklıma hep ne geliyor biliyor musun Pamuk?... Vatan... Bu kız var ya diyorum. Benim vatanım. Doğduğum evim. Yurdum. Sığınağım. Edirne'den Kars'a, karış karış toprağım. İzmir'in dağlarında açan en güzel çiçeğim, mavi mavi bakan Atatürk'üm...Neşe saçan cumhuriyetim... Ellerin parmakların, dudakların, gülüşün, bakışın, tenin, kokun, vatanımın binbir parçası...Kutsal, korunası, tapılası, uğruna ölünesi...Benim..."
Reklam
544 syf.
10/10 puan verdi
·
12 günde okudu
#gökçen Yine çok severek okuduğum #gökçen serisinin ikinci kitabı Geride Kalanlar kitabının yorumu ile geldim. Bu seriye olan sevgimin tarifi yok. Çok kıymetli ve çok özel. Bu serinin her sahnesini saatlerce konuşabilirim. Sahne komikse kahkaha, hüzünlüyse ağlama moduna geçebilirim. Neden mi? Çünkü hayata dair her şey var ve karakterler öyle
Gökçen 2
Gökçen 2Loresima · Ephesus Yayınları · 2024439 okunma
ou sogomon
15 Mart 1921, Berlin Charlottenburg semtindeki Hardenberger Sokağı'ndaki 4 numaralı evde ikamet eden Talat Paşa 15 Mart 1921 sabahı bir arkadaşıyla sohbet ederken, vatana kavuşanların toprağı nasıl öptüklerini anla- tırken, arkadaşının "Herhalde siz de onlar gibi toprağı öpeceksiniz..." deyince Talat Paşa ağlayarak, "Ne dersin sen? Ben öpmekle doyamam ki... Yiyeceğim vatan toprağını, yiyeceğim..." yanıtını verdi. Eşi Hayriye Hanım'la vedalaştı. Saat 11.00'e doğru tütün ve eldiven almak için evinden çıktı, birkaç kez geri dönüp evine baktı... 17 numaralı evin önüne vardığında, karşısından gelen gri paltolu bir genç önce Talat Paşa'nın kendisini geçmesine izin verdi. Ama bir iki adım sonra birden geri dönüp Talat Paşa'nın ensesine dayadığı tabancasını ateşledi. Paşa oracıkta son nefesini verdi...
“Türk; yurdun dağlarında, ormanlarında, ovalarında, denizlerinde, her bucağında, nasıl bir bilgi ve kendine güvenle yürüyor, dolaşıyor, yurdun göklerinde de aynı şekilde dolaşabilmelidir. Bu ise Türk’ü çocukluğundan vatan kuşlarıyla, vatan havası içinde yarışa alıştırmakla başlar.” Ankara, 1935
Gelecek için hazırlanan vatan evladına, hiçbir güçlük karşısında baş eğmeyerek tam sabır ve dayanma ile çalışmalarını ve öğrenimdeki çocuklarımızın anne ve babalarına da yavrularının tahsillerinin tamamlanması için her fedakârlığı göze almaktan çekinmemelerini tavsiye ederim. Büyük tehlikeler önünde uyanan milletlerin ne kadar kararlı olduklarını tarih doğrulamaktadır.” Ankara, 1921
Reklam
• uçurumun kenarındayız. namuslu, şerefli bir şekilde yaşamak istiyorsak, mes'ut aile yuvaları kurmak istiyorsak, her şeyden evvel kadın meselesini ele almak zorundayız. onları hakiki yerlerine, evlerine iade etmeliyiz. yarının Türkiyesi, Türk kadınlarının yetiştirdiği namuslu, fedakâr vatan çocuklarının omuzlarıda yükselecektir. osman yüksel serdengeçti, mâbetsiz şehir
bu ülke, düşünce insanlarımızı yerden yere çaldı, onları vurdu, vuramadıklarını yaraladı, bilim yuvalarının dışına kovdu; yetmedi, vatan sınırlarının dışına kovdu ve eğer arada sırada da onlar için birazcık iyi bir şey yapmak zorunda kaldıysa, bunda da hep geç kaldı. onların ya bunayacak kadar yaşlanmalarını ya ölümlerini bekledi.
“Köylü çocuklarını köylülüklerini kaybetmeyecek biçimde yetiştiriyoruz, iki ödevleri olduğuna inandırıyoruz: Çocuk okutmak... Gerekirse vatan savunmasına koşmak...”
Sayfa 32 - KETEBE - 1. BaskıKitabı okuyor
İlim ve vatan adamı olunuz. Hiç biri yalnız başına, ne sizi de milleti kurtarabilir.
Reklam
...Sevgiyle sırtlarını okşadı. Candarmalara: "Onlar vatan için çıkmışlar yola!" dedi, "Onlara yardımcı olmak bizim vatan borcumuz!"...
Sayfa 197 - Cumhuriyet Kitapları, 13. Baskı: Nisan 2010Kitabı okuyor
Bir kadın spiker gür sesle şehidin adını, görevini ve rütbesini söylerdi. Ardından şehidin ailesinin, kendisini vatan ve başkomutan için feda eden oğullarıyla övünüp gurur duyduklarını açıkladıkları bir video yayınlanırdı. Vatan ve başkomutan kelimeleri hep beraber söylenirdi. Birkaç ay sonra askerî bando, çelenkler ve bayraklar unutulup gitti. Vatan ve başkomutan için kendini feda eden yoksul ailelerin çocuklarıyla övünen kadın spikerlerden de iz kalmadı.
Sayfa 13 - Delidolu Yayınları
Birinci Dünya Savaşı'nda biz bir vatan ve millet olduğumuzu ispat ettik. Vatan için savaşan, millet için ölen insanlar başka yerde yoktur. Uzun savaşlarda gençlerimiz, zanaatkârlarımız, çiftçilerimiz, eli ayağı tutan herkes şehit oldu. Dört yıllık bu savaş, bize milli bir bilinç kazandırdı ve Cumhuriyet'i de işte bu bilinçle kurduk.
Nutuk - Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Nutuk - Gazi Mustafa Kemal Atatürk
"Önceden yaşamak nedir bilmezdim ama yine de yaşamayı herkesten daha fazla severdim"
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.