Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir İnsanı Unutmak Zorunda Kaldın mı Hiç?
Hiç bir insani unutmak, bir insandan vazgeçmek, bir insani hayatindan sonsuza kadar çikartmak zorunda kaldin mi hiç?
Nilgün Marmara'nın intihar mektubu... Ne kadar haklı bir hüzünlü veda.
¶¶ 13 Ekim 1987 Salı Sevgilim, Her gün kötücül bir düşü kurmak ve onu taşımak artık kılgıyı gerektiriyor. Sana böyle bir yük bırakmak istemezdim ama sen akıllı ve güçlüsün çabuk unutursun. Bu durumdan kimse kimseyi ya da kendini sorumlu, suçlu saymasın, çünkü suç yok, yalnızca ırmağın akışına bir müdahale söz konusu! Her anın niye'sini sorgulayan bir varlığın saygısızlığını yok etmek için kararlaştırılmış bir eylem bu! Çocukluğun kendini saf bir biçimde akışa bırakması ne güzeldi. Yiten bu işte! Bu tükenişle hiçbir yeni yaşama başlanamaz, bu nedenle tüm sevdiklerime elveda diyorum. Ben'i bağışlayın! (...) P. S. 1 Cenaze töreni istemiyorum, mümkünse yakınız lütfen! (...) 3 Sahneden çekilirken yaşamıma karışmış herkesi selamlıyorum. (...) ¶¶
Sayfa 533Kitabı okudu
Reklam
Deniz Gezmiş'in veda mektubu
Baba Mektup elinize geçmiş olduğu zaman aranızdan ayrılmış bulunuyorum. Ben ne hadar üzülmeyin dersem yine de üzüleceğinizi biliyorum. Fakat bu durumu metanetle karşılamanı istiyorum, insanlar doğar, büyür, yaşar, ölürler, önemli olan çok yaşamak değil, yaşadığı süre içinde fazla şeyler yapabilmektedir. Bu nedenle, ben erken gitmeyi normal karşılıyorum, ve kaldı ki, benden evvel giden arkadaşlarım hiçbir zaman ölüm karşısında tereddüt etmemişlerdir. Benim de düşmeyeceğimden şüphen olmasın, oğlun ölüm karşısında aciz ve çaresiz kalmış değildir, o bu yola bilerek girdi ve sonununun da bu olduğunu biliyordu, seninle düşüncelerimiz ayrı, ama beni anlayacağını tahmin ediyorum. Sadece senin değil, Türkiye'de yaşayan Kürt ve Türk halklarının da anlayacağına inanıyorum. Cenazem için avukatlarıma gerekli talimatı verdim. Ayrıca savcıya da bildireceğim. Ankara'da 1969'da ölen arkadaşım Taylan Özgür'ün yanına gömülmek istiyorum. Onun için cenazemi İstanbul'a götürmeye kalkma, annemi teselli etmek sana düşüyor, kitaplarımı küçük kardeşime bırakıyorum, kendisine özellikle tembih et, onun bilim adamı olmasını istiyorum, bilimle uğraşsın ve unutmasın ki, bilimle uğraşmak da bir yerde insanlığa hizmettir, son anda yaptıklarımdan en ufak bir pişmanlık duymadığımı belirtir, seni, annemi, ağabeyimi ve kardeşimi devrimciliğimin olanca ateşi ile kucaklarım. Oğlun DENİZ GEZMİŞ
Nasıl ki bir çiçek sararıp solar ve gençlik Bırakırsa yerini ihtiyarlığa , tomurcuklanır Aşamaları yaşamın , erdemleri, bilgelikleri, Gelince vakti saati veda etmek için hayata. Her çağrısında yaşamın hazır olmalı yürek Yeniden başlamaya eskiyi bırakıp gerilerde, Kucak açmalı yeni ilişkilere , yeni bağlara Yaslara bürünmeden, cesaretli ve gözüpek. Her yeni başlangıçta bir büyü saklı yatar , Tutar elimizden , kol kanat gerer yaşamımıza. Bir mekandan bir mekana konup göçeriz şen, Vatan bilmeden , fazla eğleşmeden hiçbirinde Evrensel ruh açar ufkumuzu , özgür kılar bizi, Aşama aşama alıp çıkarır yücelere , enginlere Bulur bulmaz yeni bir çevrede kendimizi , Alışınca biraz , bir gevşeme sarar bedenimizi Yollara , yolculuklara hazır olanlardır ancak, Yakalanmaz alışkanlıkların ağına amansız . Belki de bir gün ölüm çıkıp geldiğinde Yeni mekanlara yollar bizi henüz gencecik , Yaşamın çağrısı duyurur sesini sürekli… Durma ey gönül , veda et, kavuş esenliğe!
Sayfa 396 - YKY-Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Veda etmek için burnuna dokunduğumda hüzünlü bir bakış attı bana. Beni son kez gördüğünü biliyordu.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.