Albert kesinlikle dünyadaki en iyi insan olabilir. Dün çok garip bir durum yasadik. Onun yanına veda etmek için gittim. Çünkü bu dağlarda bir kaç gün geçirmeyi kafama koymuştum. Ve şu anda sana buradan yazıyorum. Odasında bir aşağı bir yukarı volta atarken gözüm tabancalarina takıldı. Bana yolculuğum boyunca tabancalarını ödünç ver dedim. Tabiii ki diye cevap verdi. Eğer onları doldurma zahmetine kalacaksan neden olmasın Çünkü su anda sadece orada süs olarak duruyorlar..
Endişe muhtemelen tüm hayatınızı boyunca yanınızda olmuş bir eşlikçidir ve ona veda etmek oldukça zor olabilir. Diğer yandan endişe yüzünden harcadığınız onca zaman ya da kaçırdığınız onca deneyim için üzgün ya da sinirli hissediyor olabilirsiniz. Bu duygular tamamen normaldir ve bir kayıp hissi yaşamanız da normaldir. Bazı insanlar için bu bir yas tutma sürecine benzeyebilir, hem kendiniz için, hem de bir şeyleri değiştirmeye karar vermenizden önce sahip olduğunuz hayat için yas.
Nasıl ki bir çiçek sararıp solar ve gençlik
Bırakırsa yerini ihtiyarlığa , tomurcuklanır
Aşamaları yaşamın , erdemleri, bilgelikleri,
Gelince vakti saati veda etmek için hayata.
Her çağrısında yaşamın hazır olmalı yürek
Yeniden başlamaya eskiyi bırakıp gerilerde,
Kucak açmalı yeni ilişkilere , yeni bağlara
Yaslara bürünmeden, cesaretli ve gözüpek.
Her yeni başlangıçta bir büyü saklı yatar ,
Tutar elimizden , kol kanat gerer yaşamımıza.
Bir mekandan bir mekana konup göçeriz şen,
Vatan bilmeden , fazla eğleşmeden hiçbirinde
Evrensel ruh açar ufkumuzu , özgür kılar bizi,
Aşama aşama alıp çıkarır yücelere , enginlere
Bulur bulmaz yeni bir çevrede kendimizi ,
Alışınca biraz , bir gevşeme sarar bedenimizi
Yollara , yolculuklara hazır olanlardır ancak,
Yakalanmaz alışkanlıkların ağına amansız .
Belki de bir gün ölüm çıkıp geldiğinde
Yeni mekanlara yollar bizi henüz gencecik ,
Yaşamın çağrısı duyurur sesini sürekli…
Durma ey gönül , veda et, kavuş esenliğe!
Karşımda duruyordu, veda etmek için elini bana uzattı. Farkında olmadan yüzüne baktım, hem sevecen hem de hafif utangaç halde karşımda duran bu yaşlı kadının çehresi, insanı etkileyecek kadar güzeldi. Geçmişte yaşadığı heyecanın yansıması mı, yoksa yanaklarından kır düşmüş saçlarına kadar birden tırmanan kızarıklığın verdiği huzursuz heyecandan gelen şaşkınlık mıydı bu; ama tam bir genç kız gibiydi, hatıraların bir geline yakışır şekilde mahcup kıldığı, kendi itirafından utanmış halde karşımda duruyordu. İstemeden duygulandığımdan ona olan saygımı bir sözle belirtmek icin kendimi zorladım. Ancak sözler boğazımda düğümlendi. Öne doğru eğilip hazan yaprağı gibi hafifçe titreyen solgun elini saygıyla öptüm.
Sayfa 70 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
İslamiyet'in ilk zamanlarında ve İslamiyet'ten evvel, Recep,Zilkade,Zilhicce ve Muharrem aylarında harp etmek haram idi. İslamiyet'ten evvel Araplar, Recep veya Muharrem aylarında harp edebilmek için, ayların yerini değiştirir, ileri veya geri alırlardı. Resulullah(Sallallahü Aleyhi ve Sellem), hicretin onuncu senesinde, doksan bin Müslüman ile veda haccı yaptığı zaman; "Ey Ashabım! Haccı tam zamanında yapıyoruz. Ayların sırası, Allahü Teala'nın yarattığı zamandaki gibidir" buyurdu.
Hicaz'a karşı girişilecek hareketi planlamak üzere Şam'da Enver Paşa'nın başkanlığında bir toplantı düzenlendi. Mustafa Kemal Paşa bunun için 26 Şubat'ta Şam'a gitti. Ancak bu toplantıda Hicaz'a yeni kuvvetler gönderilmesi fikrinden vazgeçildi. Hicaz'daki birlikler geri çekilecekti. Ahmet İzzet Paşa'nın Doğu
Cenaze merasimi saat lO'da, kilisede başladı. Ölenin arka daşlanna ve temsilcilere kartlar dağıtılmıştı, bunlar kiliseye girmek için izin kağıdı olarak kullanılıyordu. Bu kartlardan el de edemeyen Anna, seyirci kalabalığının arasından geçip yeri ne varmak için çok güçlük çekti ve ancak merasim başladıktan sonra yerini aldı. Günlerden pazardı ve bütün Petersburg sey retmek ve ölmüş olan kahramana veda etmek için toplanmış t ı . Merasim sona erdi ve ailesi, arkadaştan arkalanndaki kala balıkla beraber tabutu mezarlığa götürdüler. Eski bir gelene ğe göre, tabut mezara indirildikten sonra, ölenin dostları ve temsilciler tarafından konuşmalar yapılırdı; konuşmalann sa yısı ve uzunluğu ölenin anısına gösterilen saygının ölçüsüy dü. llk konuşmacı 1849'da Semenevski Alam'ndaki idam seh pasında Dostoyevski ile birlikte bulunanlardan Palın adındaki önemsiz bir romancıydı. Daha sonraki gençlik arkadaşı Grigoroviç, dostu Soloviev, Apollon Maikov ve bu kitapta zaman za man adı geçmiş diğer kişiler konuştular. Bir üniversite profesö r ü ve bir öğrenci konuştu. Bazılan bu olay için yazılmış şiirler okudular. Her konuşan mezara bir çelenk bıraktı; toplam ola rak 75 çelenk bırakıldı.