Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Vehhabiler;
«-Biz itikadda selef, amelde Hanbeli mezhebindeniz. Esasen Ahmed b. Hanbel, itikad hususunda selefin nasçı, yani Eseriye kolunu temsil eder. Onun, amelde de yolu budur. Bu sebeple, biz, itikadda ve amelde Hanbeli'yiz; Vehhabilik diye birşey yoktur. Abdü'l-Vahhab, ilmen ve fiilen bu mezhebin yenileyicisi ve şeyhulislamıdır.» derler. Ancak bunlar, çıkışlarında, kendilerini hakiki muvahhid, diğer Müslümanlari ise adeta müşrik sayarak çok sert ve katı bir anlayışla hareket etmişler; feci bir aşırılığa vararak, İslâm camiası arasinda köklü ve berbat bir fitne uyandırmışlardır.
Vehhabiler korkumuzdan yeni bir takiye geliştirmiş! 'Ben Hanefi Selefiyim(!)' Vallahi bunu ilk defa duyuyorum ve "çüş" demek zorundayım! Yahu bir adam nasıl hem Hanefi (mezhepli) hem Selefi (mezhepsiz) olabilir?! 'Hem Osmanlı'yım, hem Laikim(!)' demek gibi garâbet!
Reklam
Bir gavurun bile yapamayacağı şiddette ve ibadet maksadıyla yapıyorlar!
Vehhâbîler: 1924 yılında Mekke istilası yapıyorlar. Efendimizin ﷺ doğmuş olduğu evi tarumar ediyorlar, yıkıyorlar. Hazreti Hatice validemizin (Radıyallâhu anha) ve diğer ashab-ı kiramın türbe ve kabirlerini yıkıyorlar bunu da bir ibadet maksadıyla yapıyorlar. Orada çok Müslüman kanı döküyorlar. Birlik diyorlar birlik derken bölüyorlar, parçalıyorlar. Onun için onların bu söylemlerine asla kanmamak gerekiyor! Hiçbir zaman birlikten yana olmadılar Ümmeti böldüler. Hatta fikri bölmekten yana fiili bölmeye de başvurdular.
Ömer Faruk Korkmaz
Ömer Faruk Korkmaz
Mehmet Ali Paşaa yaktın bizi :D
Padişah II. Mahmut, Mısır Hidivi Mehmet Ali Paşa'dan yar­dım istemişti. Mehmet Ali Paşa'nın oğlu İbrahim Paşa, 1818'de Vehhabileri yenerek liderleri Abdullah bin Suud'u yakalamış ve İstanbul'a yollamıştı. Abdullah burada idam edildi ve Hac yolu yeniden açıldı. En sonunda ise Birinci Dünya Savaşı'nda Araplarca arkadan vurularak yenilen Osmanlılar, Hicaz'dan çekilince İngilizlerin yardımıyla yine Vehhabiler ve liderleri Suud Ailesi bölgeye ege­men oldu, bugünkü Suudi Arabistan kuruldu.
EHL-İ SÜNNET DEMEK İHTİLÂL DEMEKTİR, CİHAD DEMEKTİR, FETİH DEMEKTİR...
Burada sadece İsrail bütün gücüyle saldırmıyor. ABD, İngiltere, Fransa, Almanya gibi ülkeler de silah ve paralarının yanında özel kuvvetleriyle savaşın içinde. Karşılarında da doğru dürüst silahı ve nüfusu olmayan bir avuç direnişçi ve toprağını terketmek istemeyen bir halk... Ne kadar insanlık dışı bir saldırı yürütüldüğünü bütün dünya görüyor.
VEHHÂBÎLİK...
- "18.asır ortalarında Arabistan yarımadasında ortaya çıkan, on dokuzuncu yüzyılda geniş bir bölgeyi etkisi altına alan dînî ve siyâsî bir akım. Kurucusu Şeyh-i Necdî diye de anılan Muhammed bin Abdülvehhâb’dır. Benî Temîm kabîlesine mensûb olan ve 1699 (H. 1111) senesinde Necd gölündeki Hureymile kasabasına bağlı Uyeyne köyünde doğan
Reklam
Vehhabilik, 1700'lü yılların başında Arabistan'ın Necid bölgesinde Riyad yakınlarında bulunan Uyeyne köyünde dünyaya gelen Muhammed b. Abdülvehhab m (1206/1792) önderliğinde gelişen bir şiddet harekeidir. Vehhabiler, İbn Teymiye (728/1328) ve talebesi İbn Kayyim el-Cevziyye'nin (751/1350) fikirlerini esas alıp kendilerini Ahmed b. Hanbel'in mezhebini devam ettiren Sünniler olarak göstermeye çalışmışlardır. Halbuki onlar, birçok mevzuda asırlardır İslâm ulemasının ortaya koyduğu esasları ve Müslümanların kabullendiği İslâm anlayışını reddedip, İslâm Tarihi'nde benzerine az rastlanan bir şiddetle başkalarını görüşlerini kabule zorladıklarından Vehhâbilik, ayrı bir mezhep olarak kabul edilmiştir. Vehhabiler, gerek görüşleri gerekse de gelişme ve yayılma döneminde uyguladıkları şiddet ve aşırılıklarından dolayı tarihte Haricilere benzetilmiş, özellikle Osmanlı belgelerinde ve kaynaklarında kendilerinden "Harici" olarak bahsedilmiştir. Vehhabilik, Osmanlı Devletine ve diğer rakiplerine karşı takip etmiş olduğu hareket tarzında tekfir, dışlamacı, ölçüsüz katı, kabir yıkıcılığı, modern icatlara tepki gibi Müslümanların çoğunluğunda bulunmayan tutum ve uygulamalarıyla meşhur olmuştur.
Sayfa 90 - ensarKitabı okudu
296 syf.
·
Puan vermedi
Kafa modern gönül postmodern!
Ramazan ayı başlarken hac yolculuğunu konu edindiğini arka kapağından öğrenip, bir kitap sitesinden ucuza edindiğim (5 al 20tl öde) eseri, muhafazakar takipçilerimin isteği ve huşu ile okudum. Tarihi roman furyasına kapılmış giderken, 2021 basım seçkime dahil etmemin mükafatını da, hem #orhanpamuk gibi yazarlarla karşılaştırma olanağı hem de
Kervan
Kervanİskender Pala · Kapı Yayınları · 20213,355 okunma
Vehhabiler
Ulemanın, bidat ile ilgili tesis etmiş oldukları kaideleri de görmezden gelerek. Dünyevi, konularla alakalı olacak olsa bile. Dinle taalluk etmese bile her şeyi bidat sayacak bir anlayışa sahiptirler.
Ömer Faruk Korkmaz
Ömer Faruk Korkmaz
- "Nakşîbendîlikten fikri çıkardığın zaman geriye ne kalır? Vahhabîlik gibi bir şey. Çünkü Nakşîbendîlik özü itibariyle fikirden ayrılamaz. O, tarihi boyunca daima en yüksek fikirlerle birlikte oldu. Hallac-ı Mansur’u, Cüneyd-i Bağdadî’yi, Şeyh Muhyiddin Arabî’yi fikir kapasitesinden mahrum kimseler -ön Vehhabîler- tekfir ettiklerinde,
242 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.