Ömer Toy
@wiseguy
Üniversite
İstanbul - Ataşehir
Antalya
29 okur puanı
Mart 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Yüzü, derinliklerinde her şeyi güvenle tutacak sakin bir göl gibiydi.
Sayfa 146Kitabı okudu
Bir ressam, ana unsurları oluşturduktan sonra önemli detayları en doğru yerlere ekleyebilir. Fotoğrafçılıkta bunu yapamazsın. Neredeyse içgüdüsel olarak fotoğrafı oluşturan ya da yok eden küçük detayların doğru konumlara yerleşeceğini umarsın.
Sayfa 95Kitabı okudu
Kimsenin canının ışık yakmak istemediği bir alacakaranlıktı.
Sayfa 49Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Fotoğrafçı, yankesicidir. Kendisini eylemin içerisine yerleştirir, istediğini alır ve soyduğu insanların arasına karışmadan geri çekilir. Bunu yapmak için sağduyulu bir kişiliğe sahip olmak gerekir. İşte o kişi Cartier-Bresson’du. Hayata parmak uçlarında yaklaşıp zaman içinde bir avcı haline gelmişti.
Sayfa 333Kitabı okudu
Aden Arabie
Günlük izbeliğimizin dışında yollar, limanlar, istasyonlar ve başka ülkeler vardır. Bunu görebilmek için bir gün olsun her gün kullandığımız metro istasyonunda inmemek yeterlidir.
Bresson üzerinde derin etki bırakan Paul Nizan’ın makalesinden alıntıdırKitabı okudu
Bu yeni “tersine göçmenler”den birinin, ifade ve toplantı özgürlüğünü ve hür teşebbüsü korkunç biçimde kısıtlayan yeni devrimci rejimdeki yaşamı betimlemek için kullandığı şu ifadeyi hala hatırlıyorum: “Artık yasak olmayan her şey mecburi!” Bana otoriterliğin mükemmel bir tanımı olarak gelen bu cümleyi hiç unutmadım.
Sayfa 31Kitabı okudu
Ölçü güllerin belleğiyse, bir bahçıvanın öldüğü asla görülmemiştir.
Sayfa 11Kitabı okudu
Siyahlar ölünce insana dönüşüyordu. Ancak o zaman eşitlerdi beyaz adamla.
Sayfa 158Kitabı okudu
İnsan kendi başına gelen talihsizliklerin benzersiz olduğunu sanabilirdi ama gerçek dehşet bu deneyimlerin evrenselliğiydi.
Sayfa 119Kitabı okudu
Kendini bildi bileli hüzünlüydü, daha doğrusu neşeden yoksundu; çok yüksek bir dağın güneş ışığını engellemesiyle suları kararan ve melankolikleşen göller gibiydi. O dağ oradan alınabilseydi güneşin suları şenlendireceği bilinirdi ama dağ daima oradaydı ve göl de hüzünlüydü. Marcello da o göller gibi hüzünlüydü ama dağ neydi bilmiyordu.
Sayfa 76Kitabı okudu
Ona göre her mevsim belli bir resim tekniğiyle uyuşuyordu: Kış kömürkalemle yapılmış bir eskiz, ilkbahar suluboya, yaz yağlıboya resim, sonbaharsa bir asit baskı ya da gravürdü.
Sayfa 188Kitabı okudu
Gerçekten de şişenin içinde, hiçbir yere gitmeyen bir gemi gibiyim.
Cinsel arzu karşılıklı olduğunda iki kişinin başının altından çıkan bir komplodur; kimi koşullarda dünyayı belirleyen tüm öteki komplolara meydan okuyan bir komplo. İki kişinin gizli ittifakıdır bu.
Maksat karşı tarafa, dünyanın acılarından onu esirgeyecek bir erteleme sunmaktır. Mutluluk olmasa da, bedenin acıdan olağanüstü etkilenmesine karşı fiziksel bir erteleme.
Arzuların tümü iştah kadar merhamet de içerir. Görece oranları ne olursa olsun, bu ikisi sıkıca bağlıdır birbirine. Arzunun hiç yara almadan tasavvur edilebilmesi mümkün değildir.
Bu dünyada yaralanmamış birileri varsa eğer arzudan nasiplerini almamışlar demektir.
Sayfa 210Kitabı okudu
İnsanların tarihi, tanrı’yla anlaşmazlıklarının tarihidir; o bizi anlamaz biz de onu anlamayız.
Sayfa 73Kitabı okudu
Bana farklı bir gerçekliğin rüyasını gördürerek gerçekliği değiştirmeye teşvik ediyor beni.
Sayfa 57Kitabı okudu
