Ümit.
Ümit; bir damla bal, baharda açan bir lale tarlası gibi. Taze bir yağmur, fısıldanan bir yemin, bulutsuz bir gök, bir cümlenin sonundaki mükemmel noktalama işareti.
Ve bu dünyada dibe batmama engel olan şey.
Başa çıkamayacaklar. Yağmur tükürür gibi yağacak onların yüzlerine. Rüzgar boğazlarına kayaları tıkayacak. İçtikleri su donacak midelerinde. Taşlar taşa tutacak onları.
Hepimiz böyle mi yaşıyoruz? İki yaşam: dışavuran ideal ya- şam, bir de imgelemin egemen olduğu, gizlerimizi sakladığımız içsel yaşam.
İşin garibi, yolculuklarımı ne kadar uzattıysam o kadar uza- ğımda kaldılar. Tradescant yolculuklarını tamamlayabiliyor. Yol- culuklar zamanı güzel geçirmenin bir yolu ve de sonlar az ya da çok belli. Oysa ben yola
"Ancak, ah, Tanrı'nın yağmur ve güneşi bizim yerli yersiz isteklerimizden dolayı vermediğini hissediyorum, hatırladıkça üzüldüğüm o zamanlar niçin çok mutluydum, çünkü sabırla onun ruhunu bekliyor, üzerime yağdırdığı mutluluğu tüm kalbimle ve içten minnet duygularıyla kabulleniyordum!"
Adam güneşe dedi ki, "Ne kadar isterdim, ışığın hayatımın her gününe vursun!"
Güneş adama dedi ki, "Lâkin yalnızca yağmur ve gece hatırlatır sana benim ışığımı."
Ölmeden önce dünyanın en şerefli, en akıllı ve en kıymetli canlısı olan insan ölünce, kuru bir dal, sararan bir yaprak,yere düşen bir yağmur damlası gibi sıradanlaşıyordu.