Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Programlar ve Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tiyatro Yazarlığı bölümlerini bitirdi. Hacettepe Üniversitesi'nde Sosyal Antropoloji yüksek lisans programına katıldı.
Öykü, şiir ve makaleleri; "Varlık, Milliyet Sanat, Hürriyet Gösteri, kitap-lık, Doxa, Bütün Dünya, akşam-lık, Kent ve Gençlik, Bireşim, Hoşça kal Bay Düzyazı' gibi dergilerde yayımlandı.
Televizyon, sinema ve sahne için drama yazarlığı yanı sıra, televizyon için bir çocuk programının yazarlığını yaptı. Radyo oyunları TRT tarafından ödüllendirildi.
2002-2007 yılları arasında, Ankara Üniversitesi Devlet Konservatuarı'nda, Dünya Edebiyatı dersleri verdi.
Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın 'Kaynanam nasıl kudurdu?' romanından yaptığı uyarlama, 2009-2010 sezonunda Devlet Tiyatroları tarafından sahnelendi.
"Kadın Öykülerinde Ankara' ve "Belki Varmış Belki Yokmuş' adlı çok yazarlı kitaplara öyküleriyle katıldı.
"Şehper; Dehlizdeki Kuş' adlı öykü kitabı, 2009 Notre Dame De Sion Edebiyat Ödüllerinde, mansiyon aldı.
Kağıt Gemiler adlı öykü kitabı, 2010 Yunus Nadi Öykü Ödülü'nü aldı.
1980 yılında İzmir'den Ankara'ya gelmişti, halen orada yaşıyor.
"Sevdiği, âşık olduğu birini özlerken, içten içe kendini özlemez mi insan? Aklında o günlerden kalan şey, aslında kendisi değil midir? O yürek çarpıntıları, o yaşama hevesi..."
"büyüyünce
şöminenin üstünde bir fotoğraf olacağım
mevsimlere aldırmayan
sarı çiçekli bir duvar yükselecek yanı başımda
yüzümde ayaklı lambanın sessiz ışığı
saçlarımda sim bırakan, ince, gümüş çerçeve..."
Bu sene hem nitelik bakımından iyi kitaplar okudum hem de farklı alanlardan beslendim. Benim için verimli bir seneydi. Bende iz bırakan kitapları hem bütün olarak burada kaydetmek hem de ilgili okurlar ile paylaşmak istedim. Eserleri beğeni sırasına göre değil okunma sırasına göre listeledim. Okuduğum zamanlarda verdiğim puanları da dikkate aldım
Köşe bucak her yer, yazılmayı bekleyen hikayelerle doludur. Fakat rastladığınız her kimsesiz hikayeyi alıp eve getiremezsiniz. Aklınızın, uykunuzun kapılarını açıp , onu içeri buyur edemezsiniz. Çünkü bazı hikayelerin hiç başlamaması , bazılarının da çoktan bitmiş olması gerekir...🌾
Öncelikle beni bu keşfedilmemiş hazineyle tanıştıran
Tacdin ‘ e teşekkür ederim. Hatta bana ilk söylediğinde okusaydım keşke bu kadar ertelemeseydim. Ertelememin sebebi ise bir türlü yenemediğim
isim takıntım. Şimdi ben ne Ayşegüller tanıdım falan demicem :D Sırası da değil zaten. (O Ayşegüller bazı boşlukları doldurup kendi
Yaşamaktan vazgeçmiş ya da hiç başlamamıştık, bilmiyorum
Ayşegül Çelik. 80 küsür sayfaya 16 hikaye sığdırmış. Anlatılan öyküler farklı gibi görünse de dönmedolaplar, lunaparklar, umutlar, yakarışlar, hamile karnındaki çocuğa böcek yakıştırması aynı öykünün içinde olduğumuz hissini veriyor. Normalde kelimeler, cümleler değişir farklı öyküler
E-pub kütüphanemde rastgele denk geldiğim kitap. Hiç umulmadık anda böyle güzel eserlere denk gelmek mutluluk verici. 80 sayfaya 16 farklı hikaye sığmış. Hepsinin farklı derinliği ve hisleri. Her ismin farklı bir hikayesi ve kaderi olması. Kütüphaneye eklenecek nadir bilinen harika kitaplardan biri