Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ÖĞRETMENİN BENİM OKUL NUMARAM YÜZ SEKSEN İKİ
Dün geceden Önlükler dikilmiş, kalemim, defterim, çantam hepsi hazır Bugün aceleyle okula gidiyorum,güne başlıyorum Çalışmak, öğrenmek ve oynamak Okumanın eğlenceli ve matematiğin harika olduğunu Yazmak hiç de eğlenceli olmasa da Medeniyet seviyesindedir Okulum huzurlu bir okuldur Diğer okullara benzemez
Bir şeyi yazdığında bütün dikkatini ona verirsin. Bir şey düşünüp başka bir şey yazmak neredeyse olanaksızdır. Yazmak, niyet ve arzularını birbirine hizalamanı sağlar.
Sayfa 169 - PDFKitabı okuyor
Reklam
Cumhuriyet'in ilk yıllarında resmî makamlara verilen "dilekçe", yani küçük dilek denilecek ve bunların hitab kısmında da "ihtiramkar" hiçbir sıfat kullanılmayarak, "Dileğimdir!" kelimesiyle başlanılacaktı. Bu mecbûrî tutulmuştu. Mektupların üzerine "muhterem..." yazmak yasaktı. Sadece "bay" veya "bayan" denilecekti. Bay, kadîm türkçede zengin demek olduğu halde böyle bir mana erozyonuna uğratılmış ki, Türkçe olan bey ve beyefendi, hanım ve hanımefendi kanunla yasaklanmıştı. Halbuki hanım "kraliçe" demekti. "Bayan"sa, "bay" kelimesine müterâdif olarak hiçbir mantık ve lisânî kaaideye tebaiyet endişesi duyulmadan uydurulmuş bir kelimeydi. Asaletsizliği esas alan, senli-benliliği samimiyet telakki eden o zihniyetin sokaktaki insanımızı ne hale getirdiğini anlatmaya hâcet yok!.. Eski türk evinin hürmet ve muhabbet dolu havası dağıtılmış, onun yerine zorla eşyadan tavırlara kadar asāletsizlik hâkim kılınmıştır.
SULUSEPKENE DAİR
“Aslında biz ölü doğmuş yaratıklarız; zaten çoktandır canlı olmayan babalardan dünyaya geliyoruz ve bundan da gittikçe daha çok hoşlanıyoruz. Bundan zevk alıyoruz. Yakında bir kolayını bulup doğrudan doğruya fikir dölleri olarak dünyaya geleceğiz. Ama yeter bu kadar; daha fazla ‘Yeraltından’ yazmak istemiyorum…”
Sayfa 139 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
288 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
Yasemin Karahüseyin’i ben de çoğu okur gibi Ademin Kanadı ile tanıdım Hazerfen’in hayatına içten dokunmak hoşuma gitmişti. Bu kitap hayattan çok kopuk geldi bana. Devler, periler, ifritler, yamyamlar, cadılarla dolu bir hikaye diğer sayfada ne olacağını tahmin ettiğim için artık bitse dediğim bir romandı. Kalemi akıcı sözcükleri kuvvetli bir yazar sanırım hikayenin devamını yazmak istiyor Hayal Cadıyı öldürmeyip islam askerleriyle buluşturacak ama hiçbir merak kıpırtısı yok içimde başka bir hikaye yazsa biz okurlara başka bir dünyanın kapılarını açsa benim için daha merak uyandırıcı olacaktır.
Dostun Evi
Dostun EviYasemin Karahüseyin · Ketebe Yayınları · 202212 okunma
84 syf.
9/10 puan verdi
Sana bir nefes olamayan şiirden de geçtim
Yaşıyoruz Sessizce, Şükrü Erbaş’ın 2.5 yıl boyunca kanserle mücadele etmiş ve sonrasında da hayatını kaybetmiş olan eşi Hatice Erbaş’a; hastalık öncesinde, hastalık sürecinde ve öldükten sonra da yazmış olduğu şiirlerden oluşuyor. **Tek bir kadına sadık kalarak da şiir yazılabildiğini, şiirlerinin başrolündeki kişiyi hiçbir zaman değiştirmeden-
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201612,9bin okunma
Reklam
250 syf.
10/10 puan verdi
#virginiawoolf der ki, 30 yaşından önce kitap yazmayın. Ama Lara gibi genç yazarlarla yolum kesişince diyorum ki halt etmişsin sen Öyle güzel genç kalemler okudum ki bu aralar kadar, iyi ki yazmak için büyümeyi beklememişler dedirttiler bana.Yazdıkları şeylere şaşırdım evet çünkü boylarından büyük hikayeler anlatmışlardı bize ama sonra bu
55
55Lara Taş · 20231 okunma
Bir şey olmasaydı yazmak olmayacaktı.. Başka bir şey de olmasaydı Silmek olmayacaktı.
Sayfa 463 - Yapı Kredi Yayınları 30. BaskıKitabı okudu
Yazdığım her paragrafta içimden yirmi sayfa daha yazmak geliyordu.
Sayfa 132Kitabı okudu
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.