Kirişikırmalar! nehrin diğer tarafına! evirip çevirmeler ve çarmıha germeler! tufana kapılıp gitti! Yükselmeler! Anlıktanrı görümleri!
Umutsuzluklar! On yılın hayvani çığlıkları ve intiharlar! Bellekler! Yeni aşklar! Kaçık nesil! Zamanın kayalıklarından aşağı!
Yükselmeler! Anlık tanrı görümleri! Umutsuzluklar! On yılın hayvani çığlıkları ve intiharlar! Bellekler! Yeni aşklar! Kaçık nesil! Zamanın kayalıklarından aşağı!
II.
Alüminyum ve çimentodan nasıl bir sfenkstir ki kafataslarını açıp parçalamış beyinleri ve imgeleri yiyip bitirmiş?
Molok! Yalnızlık! Pislik! Çirkinlik! Külkovaları ve elde edilemez dolarlar! Merdiven diplerinde çocuk çığlıkları! ordularda hıçkırarak ağlayan oğlançocukları! Parklarda gözüyaşlı ihtiyar adamlar!
Molok! Molok! Kabus Molok!
carl solomon
için
gördüm kuşağımın en iyi beyinlerinin çılgınlıkla yıkıldığını, histerik çıplaklıkla
açlıktan geberdiğini,
zenci sokakların şafağında gördüm onları bozuk kafalarıyla mal ararken,
gecenin makinesinde yıldızlı dinamo ile eski cennetsel bağ için yanıp tutuşan
melek kafalı hipsterler,
yoksulluk ve paçavralar ve sahte gözlerle
Peyami Safa'nın ölümsüz eseri; 1992 ve 2013 yıllarında iki defa dizi uyarlaması yapıldı. Romanı okurken genellikle karakter gözümün önünde 2013 oyuncularıyla canlandı. 1992 dizi uyarlamasını ilk kez Mehmet SAMSAKÇI ve Şeyma Gül KARAÇAM'ın birlikte yazdığı "Fatih Harbiye Uyarlamaları Etrafında Romandan Televizyona Uyarlama
evirip çevirmeler ve çarmıha germeler! tufana kapılıp gitti! yükselmeler! anlık tanrı görümleri! umutsuzluklar! on yılın hayvani çığlıkları ve intiharlar! bellekler! yeni aşklar! kaçık nesil! zamanın kayalıklarından aşağı!
II
Alüminyum ve çimentodan nasıl bir sfenkstir ki kafataslarını açıp parçalamış beyinleri ve imgeleri yiyip bitirmiş?
Molok! Yalnızlık! Pislik! Çirkinlik! Külkovaları ve elde edilemez dolarlar! Merdiven diplerinde çocuk çığlıkları! ordularda hıçkırarak ağlayan oğlançocukları! Parklarda gözüyaşlı ihtiyar adamlar!
Molok! Molok! Kabus Molok!
Refik Halit kendisinin bizzat yaşadığı üç döneme projeksiyon tutuyor.Abbdülaziz , Abdülhamit ve Cumhuriyet yılları...Giderek gelişen temel gereksinimlerini karşılayan medeni bir topluma doğru kayış göze çarpıyor.Ama bunun yanında eskinin güzellikleri ve kaybolan değerleri de yazarımızın kıvrak dili ile insana Tüh, yazık olmuş dedirtiyor.Ve kitabın sonunda da yetiştiği devre yetişemeyenlere üzüldüğünü belirtiyor yazar.Aziz devrinde: Çocuklar okullara minderlerini alıp gider.Çocuklar okulda hep bir ağızdan sallanarak derslerini verir.Hoca çoğu zaman şahsi dükkanında çocuklarla yardımcısı ilgileniyor.Hamit devrinde:Okullar leyli ,nehari, iptidai , rüşti , idadi gibi kısımlara ayrılıyor.Tahta , kürsü beliriyor.Hoca artık sınıfında.Şimdi:Yeni bina okullar, araç-gereçler mevcut.Başı açık bayan öğretmenler var.Fişler, masal ,bilmece , oyun.. Resmi binalar başlarda sandalyesiz , masasız her türlü satıcının girip çıktığı lağım vb. kokan yerler iken şimdi olması gerektiği gibi.Eskinin özlemle anılan en önemli güzelliklerinden aşklar kapalı ve samimi.Kişi bırakın yüzünü görmeyi siluete aşık oluyor.Sevdiğinin peşinden amaçsızca dolanıyor.Aşkı ilan etme yöntemlerinden belki de en güzeli:Kömür(aşkınla karardım), limon( aşkından sarardım) , kuru ekmek(seninle bir kuru ekmeğe dahi razıyım) motifi.Şimdi ise sevgi metalaştı.Artık aşkdan ziyade beden ön planda.Tarhana, mantı, balkabağı,bumbar,erişte bunların artık yeni nesilce bilinmemesi...
Üç Nesil Üç HayatRefik Halid Karay · İnkılap Kitabevi · 2022193 okunma
hikayeler ve aşk.. zamanımıza bakınca bana bile ne aşklar varmış dedirten kitap kaldı ki yeni nesil anlayamayacak bu aşkları biz gene yaşamasak ta:) anlayabiliyoruz..
birkitapbinyurek.blogspot.com.tr/2017/06/gitme-s...
* GİTME SANA AŞIK OLDUM * BENGÜ HAVVA KESKİN *
*CİNİUS YAYINLARI *
En büyük aşklar kavgalarla başlar, bazen de tuhaf iddialarla. Bengü Havva Keskin ilk romanı Gitme! Sana Aşık Oldum’da bir yandan genç bir çiftin sıradışı, eğlenceli ve sancılı tanışma öyküsünü
Kitap aşka bilimsel bir açıdan yaklaşması yönünden oldukça ilgi çekici ve orijinal bir nitelik taşımaktadır. Belki bu alanda örnek ve öncü bir eser olabilir. Aşkın insan anatomisi üzerindeki etkilerini derinlemesine inceleyen kitapta ilişkilerin devamı açısından psikolog hanımefendi danışanlarindan ve hayat tecrübelerinden yola çıkarak çok önemli tavsiyelerde bulunmuş. Ayrıca bilimsel bir eser olmasına rağmen açık ve anlaşılır bir dil kullanılmış tıp jargonuyla okuyucu yorulmamış. Kitabın rahatsız olduğum tarafı ise kısa süreli birlikteliğe dayanan hoşlantilarin da aşk kaydı içinde yer alması aşk bu olmasa gerek. Hani Hz.Mevlana der ya Eğer şehvet aşk olsaydı eşekler aşıkların sultanı olurdu diye. Bizim itikadimizda aşk kutsaldır lakin zamanımızda aşk kalmadı yeni nesil aşklar böyle denilecek olursa biz bu tip ilişkilerin aşk kaydı içinde yer almaması taraftarıyız. Tabi burada şunu da belirtelim gençlerimizin evlilik dışı ilişkiler kurması da bizi son derece üzmektedir.